Övmelere Doyamıyoruz! Lana Del Rey'in Çağımızın En Güzel ve En İkonik Kadını Olduğuna Dair Kanıtlar! 😍

Son yedi yıldır hayatımızda Lana Del Rey var. Piyasaya öyle bir girdi ki; gençlerden oluşan çılgın ve çok geniş bir hayran kitlesi oluşturmakla kalmadı, en alakasız insanları bile etkiledi. Bu kadının ölesiye feminen, hafif, baygın müziğini koca koca sert adamlar bile dinliyordu. Güzelliği ise zaten tartışmaya kapalıydı. Hem aşırı popüler oldu, hem de alt kültürler tarafından dahi saygı gördü. Zor işti başardığı, anlayacağınız!

Şimdi bu olağanüstü kadının 'Lana Del Rey' olma serüvenine bir göz atalım.

Piyasaya Video Games ile ilk çıktığı andan itibaren belliydi: Bu kadının tarzı "vintage" kelimesinin tam karşılığıydı adeta!

Hipster akımıyla başlayan geçmişe, vintage'a dönüşün ekmeğini mi yedi? Yoksa bu akımı o mu besledi tam kestiremiyoruz. Bizce geçmişi geri getirecek kadar güçlü bir enerjisi vardı.

Fakat onu farklı kılan şey bambaşkaydı!

Olabildiğince vintage tarzına bürünüp geçmişi soluk anılar gibi geri getirirken; aynı zamanda çok da orijinaldi. 

Şarkıları, tarzı ve kendisi; hem çok tanıdık ve alışılmış, hem de çok sıra dışı ve yeniydi sanki!

Daha önce bu gizemli havaya sahip büyülü kadının iç dünyasını çözmeye çalıştık...

Kraliçeyi Tanıyalım: Lana Del Rey Hakkında Muhtemelen Daha Önce Duymadığınız 20 Bilgi

O hem geçmişin, hem de Amerikan kültürünün reenkarne olmuş hali; kendisinin de dediği gibi "Elvis'in kızı!"

Belki de bu yüzden en büyük esin kaynağı Elvis'in karısı Priscilla Presley. Lana, ilk çıktığı Born to Die döneminde daha çok 50'ler tarzını benimsemişti.

Amerikan bayrağı, Coca Cola, kot şort, kovboy çizmeleri, Converse...

Lana Del Rey, hepsinden öte muazzam bir imaj çalışması, tam bir konsept başarısı! İşte bu yüzden, şimdi kliplerdeki Lana'yı bir kenara bırakacağız ve kameraların önünde olmayan Lana'yı inceleyeceğiz.

Lana Del Rey'i sokakta görseniz, yüzünü görmeden tanıyamayabilirsiniz!

Çünkü olabildiğince sade bir tarzı tercih ediyor. Günlük hayatında çok fazla makyaj kullanmıyor. Beyaz tişörtler ve jeanler ise vazgeçilmezi. Parmakarası şıpıdık terliklerle gezebilecek kadar rahat bir kadın o!

Birazcık özen göstermesi gereken yerlere giderken bile mavi jeanlerini çıkarsa da; beyaz üstlerden vazgeçecek gibi değil.

Bir insan nasıl bu kadar sade ve nasıl bu kadar etkileyici olabilir yahu?! 😍

Ödül törenlerine ve gecelere katılırken ise yine adeta baş döndürücü!

Renkler her zaman belli: Siyah, beyaz, kırmızı! Elbiselerin çizgileri olabildiğince zarif ve sade... Sanki elbiselerin güzelliğinin önüne geçmesini istemiyormuşçasına!

Bazen vamp olmaya karar verdiğinde ise... Biz vefat!

Vampir misin be kadın?! Bir insan siyahların içine nasıl bu kadar ışıldayabilir?!

2017'ye doğru Lana'nın hem müzikal anlamda, hem de imaj bazında tarzında değişimler başladı.

Ruh hali dışına yansıyor gibiydi aslında. Yeni şarkıları eskisi gibi depresif değil, giyim tarzı da biraz yumuşamış gibiydi. Artık 'uzay cadısı' diye tabir edebileceğimiz kılıktaydı. Grammy Müzik Ödüllerine bu elbisesi ve kafasındaki yıldızları ile katıldığında, onun bir Tanrıça olduğuna yeniden emin olduk.

Sahne kıyafetleri de bu değişimden hakkını aldı. Born to Die ve Ultra Violence dönemindeki mini elbiselere veda ediyordu.

Kabartılmış saçlara da...

Onun yerine artık İspanyol kol çiçekli ve ince elbiseler geldi. Lana artık 50'lerin mutsuz ev kadını değil; 60'ların mistik kafalardaki doğal hippi kızlarına daha yakındı. :)

Saçlar da daha doğal halde artık. 

Müziği de nitekim... Stevie Nicks ile diet yaptı yahu, daha ne olsun?!

Tarzı ne kadar zaman yolculuğu yaparcasına değişirse değişsin; tek bir şey hiç değişmedi: Uzun saçlar ve göz vurgulu makyajlar!

Çünkü Lana Del Rey, zor oluşturulmuş bir kimlik ve bu kimlik kesinlikle o surat! :)

Ama elleri de unutmamak lazım tabi... Bir diva olmak böyle bir şey!

Kocaman tırnaklar, nail art'lar ve yüzükler... Bizde bununla yarışabilecek bir Bülent Ersoy var, o kadar!

Peki koskoca Hollywood'da tarzını güzelce oturtan o mu var? Elbette hayır... Onu ayıran şey, kesinlikle sıcacık kişiliği!

Hayranlarına ne kadar sıcak davrandığı, hatta bazen dm'lerine bile cevap verdiği biliniyor. Öyle bir kadın biliyor musunuz?!

Ve evet, hayranlarını böyle dudaklarından şaaap diye öpüveriyor! 😂

Artık bu tarz fotoğraflar hayranları arasında seri haline geldi. Kadında kapris sıfır, hayranlarını görünce kaçmak bir yana dursun sarılıyor, öpüyor, hal hatır soruyor ve fotoğraf çekiliyor.

Kardashian'ların önderliğinde bir nesil kaşlarını boyayıp suratına kontürler yaparken; Lana Del Rey, özlediğimiz o zarif güzellikle göz zevkimizi kurtardı adeta.

Ve daima üretti, üretti, üretti.

Seninle aynı nesilde yaşadığımız için çok şanslıyız, Lizzy!

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
01.04.2018

Lana hayatımda gördüğüm en doğal, güzel, yetenekli, kendine has tarzı olan, saçmalıkları ile gündeme gelmeyen ve yine benim için en başarılı sanatçı. Gerçekten iyi ki var çünkü onu şarkıları benim için bir ihtiyaç...

01.04.2018

Hatunum yaa :))) Tam bir dişi.Hem ruhu,hem karakteri,hem kalbiyle muhteşem bir insan..Yaptığı müzikle sanat dünyasında çok ciddi bir farkı var.Mütevaziliği ise dillere destan tabii ki. "Born to Die" hayatımda baştan sona her şarkıdan ayrı ayrı zevk aldığı nadir albümlerden biridir.İyi ki varsın Lana.

04.04.2018

nasıl söylesem bilmiyorum hastayım sana ölüyorum lana !!

TÜM YORUMLARI OKU (20)