Kimisinin ilk adı var ama kullanmıyor, kimisi ise kendine komple yeni bir isim bulmuş. Biz onları, kendilerini tanıttıkları haliyle zaten seviyoruz ama bu gerçek isimlerini öğrenince şok olmamıza engel değil tabii ki...
Kimisinin ilk adı var ama kullanmıyor, kimisi ise kendine komple yeni bir isim bulmuş. Biz onları, kendilerini tanıttıkları haliyle zaten seviyoruz ama bu gerçek isimlerini öğrenince şok olmamıza engel değil tabii ki...
Kuşum Aydın'ın gerçek isminin Muharrem oluşunu açıkçası kırk yıl düşünsek bilemezdik.
Baha denilince çok farklı, Bahattin denilince ise bambaşka olan bu kısaltmayı bulan kişileri kutluyoruz. Güzel olmuş!
Nevzat Doğan'ın Nev olarak kullandığı ismi de sanki çamaşır makinesinde çekmiş narin bir pamuklu gibi.
Nez'in gerçek ismi de çamaşır makinesinde çekenlerden.
Azer Bülbül'ün orijinal ismi, en az sonradan oluşturulan ismi kadar ilginç. Buradan da kendisini saygı ile analım.
İsminin tamamı yenilenmiş olan Berdan Mardini, bildiğimiz komşumuz gibi, ne bileyim iş arkadaşımız gibi gerçek bir isme sahip.
Soyadını adı olarak kullanan bir ünlümüz de Yalın. Ama onda da tam Hüseyinler'e özgü bir naiflik var sanki.
Mabel Matiz'in adı Kumral Ada Mavi Tunar romanında yer alan 'Tuna' karakterinin takma adı 'Mabel' ve çok sarhoş, düşkün kimse anlamlarına gelen Eski Yunanca kökenli kelime 'Matiz'in birleşiminden oluşuyor.
İsimden ve soyadından biraz kırpmış Hande Yener. Öbür türlü uzun kalmış demek ki.
Yalnız Emre Altuğ da gerçekten de bir Niyazi tipi var. Oldukça da güzel bir isim, arada kullanabilir bizce.
Cenk Eren'in gerçek adı aslında daha afili değil mi sizce de? Vallahi arasan bulunmaz böylesi.
Herkes adını değiştirir ama Rafet El Roman soyadını değiştirmiş gördüğünüz gibi. Rafet El Roman, 'EL ROMAN' ismini 1400'lü yıllarda yaşayan bir İspanyol masal kahramanı ELROMANO'nun hayat hikayesinden etkilenerek 1992 yılından itibaren kullanmaya başlamış ve daha sonra resmi olarak soyadını bu şekilde değiştirmiş.
Biz Bediş biliyorduk ama Fatma da güzelmiş.
Aslında tam güven veren bir emlakçı ismi gibiymiş böylesi. İnsan üşeniyor tabii hepsini söylemeye, iyi böyle iyi.
Gerçekten de çalışmadığımız yerden çıktı bu olay. Aslında Mert Fırat, dizilerde ilk adını kullanmak istemiş ama uzun bulunmuş. Ha Şahabettin, ha Mert canım ne fark eder...
Emre Altuğ’un resminde gözleri kanayan bir tek ben olamam :(
yüksel venedik ismini almak için 100 bin euro verirdim..
Mert fırat şokunu nasıl atlatıcam ben