BBC Türkçe'den Yusuf Özkan'ın aktardığına göre, Pécs Üniversitesi bilim insanı Dr. Norbert Pap öncülüğünde başlatılan, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) ve Macar Bilimler Akademisi'nin (MTA) finansman ve bilimsel desteğiyle süren çalışmalar, birkaç yıl içinde sadece türbenin yerini tespit etmekle kalmadı, o güne kadar bilinmeyen bir kasabayı da ortaya çıkardı.
'Üzüm Tepesi'nde bulunan türbenin izleri, araştırmacıları türbe etrafında Osmanlı tarafından kurulan bir kasabaya götürdü.
Kasabının, etrafı hendek ve duvarlarla çevirili merkezinde bir türbe, bir tekke, bir cami ve bir kışla vardı. Kasaba, ilk olarak bu tesislere hizmet vermekle yükümlü insanların yerleştiği ve zamanla genişleyen iki mahalleden oluşuyordu.
1664'te Evliya Çelebi, seyahatnamesinde kasabadaki binaların bir kısmının inşasının devam ettiğini yazdı. 1683'te Viyana seferi yolunda Kara Mustafa Paşa da burayı ziyaret etti ve hemen türbenin yanındaki binada konakladı.
Bir tarih daha ortaya çıktı. Ne güzel.
butun macarlar aynimidir bilmiyorum ama tanistigim macarlarda gordugum diger balkan halklari gibi osmanliya nefretle yaklasmiyorlar, biraz hayranlikla daha pozitif ve empatiyle bakiyorlar. bu empatinin kaynagi belkide koklerinin hunlara gitmesinden olabilir.