Hayri Cem Yazio: Olimpiyat Karnemiz

Osmanlı Dönemi'nde 1896 yılında yapılan ilk Modern Olimpiyatlara Osmanlı Devleti'nden de sporcular katılmıştır. Symirna (İzmir) futbol takımı oyuncuları, kendi imkanları ile bu Olimpiyat oyunlarına katılmış ve Osmanlı Devleti’ni temsil etmişlerdir.

Futbol ilk Olimpiyat Oyunlarında resmi bir yarışma dalı olarak kabul edilmemiş ancak gösteri maçları yapılmıştır. Symirna Futbol takımı, Danimarka Karması ile oynadığı maçı 15-0 kaybetmiştir.

1906 ara Olimpiyat oyunlarına Osmanlı devletini temsilen İstanbul, İzmir ve Selanik'ten 1 Ermeni, 10 İngiliz, 18 Rum, 1 Musevi olmak üzere 30 sporcu katıldı.

Atletizm, jimnastik eskrim, güreş ve futbol dallarında sporcular Osmanlı Devleti'ni temsil ederken, bunlar arasında yarışan Yorgo Aliprantis adlı jimnastikçi 10 metrelik ipe tırmanma yarışmasında, 11.4 saniyelik derecesiyle dünya rekoru kırarak birincilik kürsüsüne çıkmıştır.

Aliprantis'in bu rekoru, ipe tırmanma yarışının ertesi yıl olimpiyat sporu kategorisinden çıkartılmasına rağmen günümüzde de geçerliliğini korumaktadır.

1908 yılında Meşrutiyetin ilanı ile dernek kurmayı serbest hale getiren Dernekler Yasası çıktı ve bugünkü Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin temellerini oluşturan Osmanlı Olimpiyat Cemiyeti kuruldu.

Bu derneğin kurulmasından sonra Türkiye, resmi olarak Olimpiyat Oyunları'nda temsil edilme hakkını kazandı.

1908 yılındaki olimpiyatlara katılan tek Osmanlı sporcu olan jimnastikçi Aleko

Mulos, olimpiyatlarda resmi olarak Türkiye'yi temsil eden ilk sporcu olarak

tarihe geçti.

1912'deki olimpiyatlarda Türkiye'den katılan 2 sporcu Vahram Papazyan ile Mıgırdıç Mıgıryan'dı. Ancak bu sporcular madalya kazanacak başarıyı gösteremediler.

I. Dünya Savaşı nedeniyle 1918'de Uluslararası Olimpiyat Komitesi üyeliğinden çıkarılan Türkiye'nin Milli Olimpiyat Komitesi de dağıldı. Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'na neden olan ülkeler arasında görüldüğü için 1920 oyunlarına çağrılmadı.

Cumhuriyet Dönemi

1922'de Selim Sırrı Tarcan'ın çabalarıyla Türkiye Milli Olimpiyat Cemiyeti tekrar

kuruldu ve komitenin başkanlığına seçildi.

Türkiye'nin Olimpiyat Oyunları tarihinde şeref kürsüsüne çıkan ilk Türk sporcusu serbest güreş 79 kg'da bronz madalya kazanan Mersinli Ahmet Kireççi oldu. 

1924’ten itibaren Türkiye tüm Olimpiyat Oyunlarına (1932 hariç) katıldı.

Ruhi Sarıalp (15 Aralık 1924, Manisa - 3 Mart 2001, İzmir) Avrupa Atletizm Şampiyonası ve Olimpiyat Oyunları tarihinde madalya kazanan ilk Türk atlettir.

Londra'da gerçekleştirilen 1948 Yaz Olimpiyatları'nda Türkiye'yi üç adım atlama dalında temsil etmiş ve bronz madalya kazanmıştır.

Darüşşafaka Lisesi'nde beden eğitimi öğretmenliği yaptığı dönemde öğrencisi olma şerefine eriştim. 1948 Olimpiyatları'nda hakkının yendiğini ayağı çizgiye değdiği gerekçesi ile üçüncü sayıldığını anlatmıştı. Kendisi ise çizgiye basmadığından son derece emindi. Bu konuda Ruhi Sarıalp’i destekleyen pek çok yabancı gazete ve dergi haberi mevcuttur.

Ruhi Sarıalp’in 1948 yılında kazandığı bronz madalya, 2004 Yaz Olimpiyatları'nda Eşref Apak'ın çekiç atma dalında aldığı bronz madalyaya kadar 56 sene boyunca Türkiye'nin olimpiyatlarda, atletizm dalında aldığı tek madalya oldu.

Sarıalp, aynı başarıyı Brüksel'de düzenlenen 1950 Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda da gösterdi. Bu şampiyonada alınan madalya da 2002 yılında Süreyya Ayhan Kop'un 1500 metrede kazandığı altın madalyaya kadar 52 sene boyunca Türkiye'nin Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda kazandığı tek madalya oldu.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC), 1906 yılında Atina’da yapılan Oyunları resmi Olimpiyat oyunlarına dahil etmemekte ve “Ara Olimpiyat Oyunları” olarak değerlendirmektedir. Dolayısıyla Yorgo Aliprantis’in 1906 yılında kazandığı altın madalya aşağıdaki tablolara dahil edilmemiştir.

Türkiye, 1896 yılından günümüze kadar 29 kez gerçekleşen Olimpiyat Oyunlarında toplam 91 madalya kazanmıştır. Bu alandaki karnemizin ne kadar zayıf olduğunu kavrayabilmek için ABD’nin toplam 2523 madalya kazandığını belirtmemiz yeterli olacaktır. Nüfusu Türkiye’den çok az olan Romanya’nın toplam madalya sayısı 306, Hollanda’nın 285, Küba’nın 226, Yunanistan’ın ise 116’dır. Çeşitli özelliklere sahip olan bu ülkelerle karşılaştırdığımızda Türkiye’nin sporda pek çok ülkeye göre çok geri kaldığı ortaya çıkmaktadır.

Spor dallarına göre madalya dağılımı

Madalyaların spor dallarına göre dağılımına baktığımızda, toplam madalyaların %69’unun ata sporu olarak kabul edilen güreş dalından geldiğini görmekteyiz. Halterden kazandığımız 11 madalyanın 6’sı ise devşirme sporcularımız Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu tarafından kazanılmıştır.

Türkiye'nin Yaz Olimpiyatları'nda kazandığı madalyalar

Olimpiyat karnemiz ülkemizde sporcu yetiştiremediğimizin en güzel kanıtıdır. Bu konunun nedenlerine ileride yayınlayacağımız yazılarımda değineceğim.

Popüler İçerikler

Yaş Farkından Dolayı Artık Kocasını Beğenmediğini İtiraf Eden Kadından Dumur Eden Açıklamalar
Doğu Ekspresi Seyahatinin O Kadar da Romantik Olmadığını Söyleyen Adam Bilinmeyenleri Anlattı
"Ödül Zaten": Tarikat Konusu Sebebiyle RTÜK'ten Ceza Alan Arka Sokaklar'a Gonca Vuslateri'den Destek!