Anneannelerimizin, babaannelerimizin, dedelerimizin zamanında ne internet ne de doğru düzgün her evde televizyon vardı. Hatta gazetelere bile kolay ulaşamadıklarını söylüyorlardı. E doğal olarak evdeki en büyük bilgi kaynakları da saatli maarif takvimleri oluyordu.
Bizim de çocukken çokça aşina olduğumuz, hatta bazı insanların koleksiyonunu yaptığı saatli maarif takvimlerinin; bir dönemin Google'ı olduğunun 12 kanıtı.
Yapacak yemek mi bulamıyorsun? Aç takvim yaprağının arkasını, o güne bak. Oh mis. Ne yemek yapacağım derdi yok, her gün aynı yemeği de pişirmemiş oluyorsun. Ev içerisindeki en büyük dertten kurtarıyor seni.
Kültürlenmek mi istiyorsun, arkadaş ortamında söyleyip sükse kazanacağın Mevlana sözü mü arıyorsun? Aç takvimi, bak özlü sözler bölümüne Onlarcasını bulursun...
Hiç boşuna hesaplama telaşına girme. Ramazan mı geliyor? 3 aylara mı girdik, bak işte takvime.
Tarih hakkında sağlam bilgi kaynağı.
Cami hocasını darlama. Al bir takvim bak işte; ezan kaçta okunuyormuş, imsak ne zaman oluyormuş. 😁
Bir dönem; bu fıkraları ezberleyip, ilkokulda arkadaşlarına anlatarak popülerlik kastı. 😄
Hepsinde yoktu ama ara ara bazı maarif takvimlerinin arka yüzlerinde bu sorulara rastlayabiliyorduk. Beynimizi az yormadık bu sorular yüzünden. Cevabını da bir sonraki günün sayfasından öğrenebiliyorduk. 😅
Tam bir Coğrafya hocası.
'Ya bu geceler çok uzadı.' diyorsun ya, bak işte yazıyor üst tarafında, günün ne kadar kısalıp uzadığı.
Lazım olur belki. 😅
Adamlar 1 yıl önceden takvimi hazırlıyorlar ama yine de hava durumunu tahmin edebiliyorlar. Helal olsun. 👊😅
-Abi çocuğa isim bulamıyorum ya, ne koysam acaba?
-Saatli maarif takvimine baktın mı?
-Oha! Nasıl aklıma gelmedi. Çocuğuma saatli maarif takviminden isim koyayım tabii. (Saatli maarif takvimi yine hayat kurtardı. 👊😂 )
Takvimlerin arkasında okuduğum ilginç bilgiler halen aklımdadır
asdfgghhhj
reklamlar bile vardı