Onedio Logo

Kamikaze Drone Sürüleriyle Savaş Çağına Girdik…

Kapak Görseli

Dünya, artık ileri teknoloji kullanılan savaşlar çağına girdi. Tek bir düğmeyle onlarca, yüzlerce kamikaze drone aynı anda havalanıyor, hedefe sürü hâlinde çarpıyor ve çoğu zaman savunma sistemleri henüz ne olduğunu anlayamadan her şey bitmiş oluyor. Cepheye ilk giden artık asker değil, drone sürüleri.

Günümüzde savaşlar tıpkı savaş oyunlarında konsol başında savaşmak gibi; uzaktan kumandalı pager’lar, drone’lar, istihbarat böcekleri, robotlar gibi teknolojilerle yürütülüyor. Ordu karargâhları, teknoloji komuta ve iletişim üslerine dönüşüyor.

Özellikle Ukrayna ve İsrail savaşlarında kullanılan son yöntemler beni bu yazıyı yazmaya yöneltti. Araştırdım ve gördüm ki bu saldırıların planlanmasında ve uygulanmasında; kamuya açık, internette herkesin erişebildiği “açık kaynak kod – open source” sistemler kullanılmış.

Savaş teknolojilerindeki bu büyük dönüşümün arkasında yatan “açık ve kapalı sistem” nedir konusunu yazmaya karar verdim Ancak ona geçmeden önce, tarihte az kaynakla büyük etki yaratmış bazı saldırılara göz attım. Aşağıda kısa özetlerini bulacaksınız. Sonrasında açık ve kapalı sistemlerin farklarının savaşı nasıl yeniden şekillendirdiğine geçeceğim.

Tarihte Az Kaynakla Büyük Etki Yaratan Saldırılar:

Tarihte Az Kaynakla Büyük Etki Yaratan Saldırılar: Görseli

Bunları açıklamadan önce, bu noktaya nasıl gelindiğine bakmak istedim. Az kaynak ve sınırlı imkânlarla, dönemi için şaşırtıcı etki yaratan saldırılardan bazılarını aşağıda özetliyorum:

  • Venedik Balon Saldırısı (1849): Avusturya-Macaristan, Venedik’e 200 dinamit yüklü pilotsuz balon gönderdi. Fitilin yanma süresi hesaplanarak, balonun Venedik’in üstüne geldiği anda patlaması hedeflendi. Rüzgar nedeniyle bazıları hedefi şaşırsa da ilk uzaktan hava saldırısı olarak tarihe geçti.

  • Pearl Harbor (1941): Japonya, ABD’nin Hawaii üssüne 353 savaş uçağıyla saldırdı. 2.403 kişi öldü, dünya şok geçirdi, ABD savaşa girmek zorunda kaldı.

  • Bat Bomb – Yarasa Bombası (1944): ABD, Japonya’ya patlayıcı yüklü 1.000 yarasa bırakmayı (biyolojik taşıyıcı) ve yangın çıkarmayı planladı. Ancak testlerde bazı yarasalar kontrolden çıktı ve patlayıcılarla birlikte ABD üslerinde yangınlara neden oldu, proje iptal edildi. Şimdi o yarasalar drone oldu.

  • V-1 Uçan Bomba (1944): Almanya, İngiltere’ye 9.500 insansız füze fırlattı. 6.000 sivil öldü, moral çökertme hedeflendi.

  • USS Cole Saldırısı (2000): El Kaide, Yemen’de ABD destroyerine patlayıcı yüklü botla saldırdı. 17 asker öldü, düşük maliyetle büyük darbe oldu. ABD donanması şoka uğradı.

  • ARAMCO Saldırısı (2019): Yemenli Husiler, Suudi tesislerine 18 drone ve 7 füze gönderdi. Küresel petrol üretiminin %5’i durdu.

  • Pager Saldırısı (17–18 Eylül 2024): İsrail, Hizbullah’a ait 5.000 pager ve 700 telsize uzaktan patlatılabilen düzenek yerleştirdi. İki gün süren operasyonda toplam 42 kişi öldü, 3.500’den fazla kişi yaralandı. Hedef, iletişim altyapısını çökertmek ve psikolojik etki yaratmaktı.

Bu yazıyı yazmama neden olan son iki, yine dünyayı şaşırtan saldırı:

  • Ukrayna, “Operation Spider’s Web (Örümcek Ağı Operasyonu)” ile Rusya’daki dört stratejik hava üssünü vurdu. Kamyonetlere gizlenmiş 117 kamikaze drone kullanıldı. En az 41 askeri uçak imha edildi ya da ağır hasar gördü. Rus stratejik bombardıman filosunun yaklaşık üçte biri etkisiz hâle geldi.

  • İsrail, “Operation Rising Lion (Yükselen Arslan Operasyonu)” ile İran’ın nükleer ve askeri altyapısına 200’den fazla hava aracıyla saldırdı. 100’den fazla hedef vuruldu. 78 kişi öldü, 329 kişi yaralandı. Öldürülenler arasında 9 nükleer bilim insanı ve en az 6 üst düzey askeri komutan yer aldı. Hemen ardından Iran, 100’den fazla drone ve yüzlerce balistik füze ile İsrail’e yönelik misilleme yaptı; Tel Aviv ve çevresine yapılan bu saldırılarda en az 3 sivil öldü, 70–200 kişi yaralandı.

Açık Kaynak (Open Source) ve Kapalı Kaynak (Closed‑Source) Kodlama Hakkında:

Tüm dünyayı şaşırtan son 3 saldırı da (Pager ve Drone saldırıları) kamuya açık, internette herkesin erişebildiği yazılım altyapıları (açık kaynak kod – open source) kullanılarak planlanmış ve uygulanmış.

Dünya genelinde kullanılan yazılım sistemleri ikiye ayrılıyor: Açık ve kapalı kaynak kodlu olanlar

Açık kaynak (open source) sistemlerde yazılımın kodu herkesin erişimine açıktır. Bir yemek tarifinin paylaşılması gibi düşünülebilir; isteyen indirip kullanabilir, değiştirebilir, hatta yeniden dağıtabilir. Bu yaklaşım, demokrasiyi andırır; kolektif zekâ ve gönüllü katkılarla gelişir.

Örneğin Ukrayna'nın saldırı dronlarında kullanılan ArduPilot isimli otopilot sistemi, açık kaynaklı ve Linux tabanlı bir yazılımdır. Geliştirme süreçlerinde düşük maliyet sağlar, şeffaftır, hızla adapte olur, dünyanın her yerinden bireysel katkılarla gelişebilir. Hatalar daha çabuk fark edilir, onarım süreçleri hızlı ilerler.

Ancak bu açıklık aynı zamanda bir risk de yaratır. Çünkü kötü niyetli kişiler de bu sistemlere ulaşabilir, kodu inceleyip zaafları tespit edebilir ve saldırı amacıyla kullanabilir. Açık sistemlerde güvenlik, erişimle birlikte tanımlanmış olur. Herkesin bildiği, herkesin iyileştirdiği ama herkesin de manipüle edebileceği bir yapıya dönüşebilir.

Gelecekte açık kaynak sistemlerin, özellikle hız, esneklik ve adaptasyon gerektiren alanlarda daha da yaygınlaşacağı öngörülüyor. Ancak bazı durumlarda, güvenlik ve kontrol ihtiyacı nedeniyle hibrit sistemler – yani hem açık hem kapalı unsurlar içeren yapılar – öne çıkacak gibi görünüyor.

Kapalı kaynak (closed source) sistemler ise bu yaklaşımın tam tersidir. Kod dışarıya kapalıdır, sadece sahibi ya da lisanslı geliştiriciler tarafından görülüp değiştirilebilir. Kullanıcı, yazılımı yalnızca olduğu gibi kullanabilir. Bu yapı, kontrolün ve kararın merkezde olduğu, otoriter bir düzen gibidir.

Çin merkezli DJI gibi büyük drone üreticileri, kendi kapalı sistemlerini kullanır. Benzer şekilde birçok devletin savunma ve istihbarat sistemleri de kapalı kodlarla çalışır.

Kapalı sistemler, dış müdahaleye karşı daha korunaklıdır. Güvenlik açıkları kamuya açık olmadığından istismar edilmesi daha zordur. Ancak şeffaf değildir, dış denetime kapalıdır. Geliştirme yalnızca merkezi ekiplerce yapılır, dış katkı alamaz, bu da zamanla hantallığa neden olur. Güncellemeler yavaştır, maliyet yüksektir, adaptasyon kabiliyeti sınırlıdır.

Kapalı sistemlerin gelecekte güvenliğin en öncelikli olduğu alanlarda – özellikle askeri, nükleer, finansal yapılarda – varlığını sürdüreceği öngörülüyor. Ancak yüksek hız, inovasyon ve çeviklik isteyen alanlarda açık kaynak yapılar karşısında zorlanacakları kesin.

Bazı Platformlar Hangisini Kullanıyor?

Açık Kaynak: Google (Android), Meta (React), Google (Gemma), Perplexity (DeepSeek R1)

Kapalı Kaynak: Apple (iOS), Microsoft (Windows), X, Grok, OpenAI, Gemini, Claude, Perplexity (genel platform)

Hibrit: Amazon (AWS), Tesla, Google (genel), Meta (LLM’ler)

Rusya ve İran’daki Dron Saldırılarının Detayları: 

Rusya’daki Dron Saldırısı (Haziran 2025), öncesinde Ukrayna, 18 ay boyunca “Örümcek Ağı” operasyonunun planını hazırladı. Hedef hava üsleri belirlendi.

Dronlar, ahşap konteynerlerde, uzaktan açılan kapaklı “mobil ev” görünümlü tırlarda saklandı ve gizlice Rusya’ya taşındı. Tırlar, üslere yakın park edildi, sürü halinde dronlar bekletildi. Konteynerler, dronlar fırlatıldıktan sonra kendi kendine yandı.

Bunun için küçük, FPV dronlar*, ArduPilot üzerinden programlandı ve yönlendirildi, gece düşük irtifada uçtu. Mobil ağlarla iletişim kurdular, Tu-95, Tu-22M uçakları ve A-50 platformları vuruldu. En az 12 uçak hasar gördü, 41 vurulduğu iddia edildi.

İran’daki Dron Saldırısı (Haziran 2025) öncesinde İsrail veya Batı istihbaratı (CIA/MI6 şüphesi) tarafından planlandı, OSINT ve casuslukla hedefler seçildi. Dronlar, pikap ve kamyonetlerde saklandı ve gizlice taşındı, hedeflere yakın noktalarda sürü halinde bekletildi. Saldırı 8 ay gibi uzun bir sürede planlandı. 

Bunun için FPV dronlar, gece düşük irtifada uçtu, küçük araçları ve nükleer / askeri tesisleri hedef aldı. Mobil ağlar ve açık kaynak yazılımlar kullanıldı. İran’ın hava savunması eleştirildi, failler netleşmedi. Küresel güvenlik tartışmaları yoğunlaştı.

FPV drone (First Person View – Birinci Şahıs Görüşlü Drone): Üzerinde kamera bulunan, operatörün sanki drone’un içindeymiş gibi gerçek zamanlı görüntüyle yönettiği insansız hava aracıdır. Genellikle gözlük (goggle) ya da ekran aracılığıyla kontrol edilir. Saldırı ve keşif amaçlı kullanımlarda hedefe çok daha hassas ve düşük irtifadan yönlendirme avantajı sağlar.

Rusya ve İran Drone Saldırılarının Benzerlikleri

Rusya'daki (Ukrayna kaynaklı olduğu iddia edilen) ve İran'daki (dış unsurlara atfedilen) drone saldırılarının ortak paydası, modern savaşın sinsi ve maliyet etkin yüzünü göstermesi oldu. 

Her iki durumda da keşif ve hedef belirleme aşamasında hedefler (askeri tesisler, şehir merkezleri, enerji altyapısı gibi kritik noktalar) dikkatle seçildi. Zayıf noktalar, hava savunma boşlukları analiz edildi. Saldırılar genellikle hava savunmasının en az beklendiği zaman veya rotalarda planlandı. Basit, ticari drone'lar veya kolayca üretilebilen sistemler, patlayıcı taşıyacak ve menzil kat edecek şekilde modifiye edildi. Sürü Taktiği ile birden fazla dronun aynı anda veya art arda kullanılması, hava savunmasını bunaltma stratejisi olarak uygulandı. İnsansız araçlar, operatörleri riske atmadan kilometrelerce öteden yönlendirildi. 

Asimetrik savaşın zirvesi olarak da yorumlanabilecek şekilde birkaç bin dolarlık dronlarla milyonlarca dolarlık hava savunma sistemleri veya altyapıya zarar verme amacı güdüldü ve başarıldı. Saldırılar, sadece maddi hasar vermekle kalmadı, aynı zamanda halkta ve yöneticilerde korku, belirsizlik ve moral bozukluğu yarattı. Başkentlere, güvenli bölgelere ulaşılması, psikolojik bir zafer havası yarattı. Propaganda değeri çok yüksek oldu. Başarılı saldırılar, saldırgan taraf için moral, savunma yapan taraf için zafiyet göstergesi oldu.

Teknoloji ve Yapay Zekânın Savaşlara Etkisi – Yakın Gelecekte Kullanılacak Sistemler

Saldırı Sistemleri:

  • FPV (kamikaze tipi) drone’lar

  • Otonom drone sürüleri

  • Akıllı cephane (kendi hedefini bulan mermi/bomba)

  • Otonom tanksavar sistemleri

  • Yapay zekâyla hedefleme yapan insansız kara araçları

  • Robot köpekler (silahlı ve devriye tipi)

  • Nano drone sürüleri

  • Savaş böcekleri (mikro robot ya da genetik modifiye)

  • Biyolojik silah taşıyıcı mikro organizmalar

  • Kimyasal madde püskürten mini robotlar

  • Siber taarruz algoritmaları

  • Uydu tabanlı lazer saldırı sistemleri

Savunma Sistemleri:

  • Gelişmiş radar ve füze kalkanı ( Demir Kubbe-İsrail, Altın Kubbe-ABD gibi)

  • AI destekli radar/termal tespit sistemleri

  • Mikrodalga ve lazer silahlar

  • Elektronik karıştırıcı sinyal silahları

  • Otonom hava savunma top sistemleri

  • Drone avcı drone’lar

  • Siber savunma yapay zekâları

İstihbarat & Gözetim

  • FPV keşif drone’ları

  • Uzay tabanlı gözetim uyduları

  • Dijital ses-görüntü yakalayan yapay zekâ sensörleri

  • Böcek boyutunda casus robotlar

  • Sosyal medya analitiği yapan istihbarat yazılımları

  • Giyilebilir sensör entegreli asker takibi

İletişim & Komuta

  • Uydu destekli şifreli haberleşme sistemleri

  • Kuantum şifreleme sistemleri

  • Dijital ikiz tabanlı harp simülasyonu

  • AI komuta destek sistemleri

  • Savaş alanında internet sağlayan drone uyduları

  • Gömülü çip destekli asker-sistem entegrasyonu

Teknolojiye erişim, küresel güç dengelerini değiştiriyor.

- Geleceğin savaşlarında artık sınırlar harita üzerinde değil, sinyal erişim mesafesinde çizilecek. 

- Kimse fiziksel olarak cephede olmayacak, ama herkes dijital olarak hedefte olacak. 

- Güç dengeleri, orduların büyüklüğüyle değil, kodlarının zekâsıyla belirlenecek. 

- Bugün bir drone'un gözünden görülen, yarın bir yapay zekânın sezgisiyle yönetilecek. 

Artık mesele kimin daha çok silahı olduğu değil, kimin daha hızlı öğrenen algoritmalara sahip olduğu. Ve bu denklemde üstünlük; insandan çok, onun geliştirdiği yapay sistemin çevikliğine bağlı olacak. 

Tüm sektörler gibi, hatta onlardan daha önce, savaş ve savunma teknolojileri dönüşüyor — ve dönüşecek.

Bu tablo, insanlık adına derin bir çelişki barındırıyor.

Kaynaklar, insanların sağlığına, eğitimine, temel ihtiyaçlarına ve doğanın korunmasına ayrılabilecekken; yıkıma, korkuya ve tehdide yatırılıyor olması üzücü.

Çok üzücü.

Instagram

X

Linkedln

Facebook

YouTube

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Sigaraya Büyük Zam Geliyor: Sigara Fiyatlarına Ortalama 10 TL Zam Yapılacak!
Sigaraya Büyük Zam Geliyor: Sigara Fiyatlarına Ortalama 10 TL Zam Yapılacak!
Kurtlar Vadisi Dizisinde Cevat Akarsu Rolüyle Tanınan Şekip Taşpınar Hayatını Kaybetti
Kurtlar Vadisi Dizisinde Cevat Akarsu Rolüyle Tanınan Şekip Taşpınar Hayatını Kaybetti
FIFA'ya Yeterli Gelmeyen Maç ve Turnuva Sayıları Futbolcu Sağlığını Yok Sayıyor
FIFA'ya Yeterli Gelmeyen Maç ve Turnuva Sayıları Futbolcu Sağlığını Yok Sayıyor