Çatışmalar, patlayan bombalar, her an her şeyin olabileceği hissiyatını veren siyasi gündem, ölen insanlar, tek tek ölenler ve topluca ölenler... Sevdiklerini kaybeden insanların acısıyla hiçbir şey karşılaştırılmıyor. Sevdiklerini henüz kaybetmemiş olanların ise üç beş sene öncesine kadar hiç bilmedikleri, karanlık bazı alışkanlıkları var artık. Bir ülke dönüşürken, şüphesiz ki o ülkenin insanları da dönüşüyor. Tam da bu yüzden; savaşı olan ülkelerle, savaşı olmayan ülkelerin vatandaşlarının bakışları, hep birbirinden farklıdır. Dönüştüğünüz ve dönüşmek zorunda kaldığınız bu insanın, tüm bu güvensiz, histerik ve umutsuz hallerinden bir gün tekrar kurtulmanız temennisiyle.
O kadar umutsuzum ki gidebileceğim başka bir ülke olsa bugün gel deseler giderim. Gayet insani olarak çocuğum için iyi bir gelecek istiyorum hepsi bu.
12. ve en kötüsü bunlara alışmak.
Dünkü patlamayı canlı canlı oturduğum yerden hissettikten sonra bugün dışarı çıkmaya korkar oldum. Çıktığımda da her yere attığım şüpheli bakışlar cabası~ Ülkenin başkentinin göbeğinde kaçtır patlama oluyor, durum burada böyleyse diğer yerlerde durum ve güvenlik nasıldır o zaman? Gerçi millet de artık duyarsızlaşmış. Artık konuşulmaya bile gerek görülmüyor, normal karşılanıyor...