Merhaba Ezoterist dostları. Giderek derinleşeceğimizi söylemiştik.
Neyin doğru olduğunu, ancak neyin yanlış olduğuyla karşılaştırabilirsek anlayabiliriz. Ben de Ezoterist’te öyle yapmaya çalışacağım. Bugünkü konumuz ezoterizme merak salanların en merak ettiği iki konu “Mu” ve “Atlantis”. Buyurun bakalım.
Ezoteristlerin üzerinde en çok tartıştığı konular Mu ve Atlantis’tir.
Ve büyük bir ihtimalle, en azından bu konuda hiçbir zaman fikir birliğine varamayacaklardır.
Kayıp olduğu söylenen bu sözde iki kıta için, ezoterizme ayağı yere basarak yaklaşanlar “saçmalık” diyor.
Hayal kurma yolunda kendisini alabildiğine serbest bırakan öteki ezoteristler içinse, Mu ve Atlantis son derece gelişmiş uygarlıklardı.
Dünyada uygarlığın başlangıcını, dört yüz elli bin yıl önce, başka bir gezegenden gelen gelişmiş yaratıklara bağlayanlar bile var.
Mu efsanesine inananlar, birbirinden farklı onlarca söylence anlatıyorlar.
Üzerinde anlaşma sağlanan, bu medeniyetin bir doğa olayı sonucu denizin dibini boylamış olması.
Sözde Mu Kıtası’nda kurulu olan ezoterik organizasyonun adına Naacal Kardeşliği, bıraktıkları söylenen “bilgi hazinesi”ne de Naacal Tabletleri deniliyor.
Aslında bu olay gerçekten boş sonuçta marihana çukuruna inecek kadar dayanıklı cihazlar var hatta deniz dibi haritası çıkaracak kadar pro cihazlar var sonar yardımıyla dip şekli tam olarak meydana çıkarıyor ki 2 medeniyet denilen efsaneden hiç eser yok