Gençler özel sektördeki durumdan son yıllarda şikayetçi. Yüksek beklentiler, aylar süren mülakatlar, düşük şartlar ve bu kadar zorlu bir sürecin üzerine teklif edilen komik rakamların pek çok kişiyi isyan noktasına getirdiğine sık sık rastlıyoruz. İş sayısının az iş arayan sayısının fazla olması şartları da ağırlaştırıyor. Ancak bazı gençlerin beklentileri piyasa şartlarına göre yüksek. Bir röportajda 80-100 bin arası maaş, 4 gün mesai, ofiste uyku odası, oyun odası gibi şartlar isteyen gençler ise tartışma yarattı.
74 doğumlu dayınız olarak söylüyorum, aza kanaat ederek ülkeyi bu hale getiren biziz. Aza kanaat edersen, daha azını da sana layık bulmazlar.
İki üç şey hariç baya bi saçmalamışlar, uyumak, hamakta sallanmak, meyve tabağı, oyun alanı, abur cubur, sabahın yedisinde olmasın, tamam yeenim yarın gel başla, haftada dört gün mesai, hergün onbirde işbaşı, onikide yemek molası, öğleden sonra bir-iki arası siesta, üçte çay çerez, akşam yemeğinden önce meyve keyfi, ardından sizin o çok sevdiğiniz vayt çaklıt moka, nazik kçınıza masaj koltuğu ve paydos, yüz bin maaşla hayırlı olsun 😉
Size ozel sektör çalışanı olarak söylüyorum. Yasadigim mobbing in haddi hesabi yok. Anlatsam 5 ciltlik roman olur. En çok satanlar listesine girer. Peki neden öyle bir yerde çalışıyorsun denilirse mecburiyet maalesef. Bu tür istekler iyi hoş keşke olsa ama sadece Z kuşağı için değil. Emek vererek , dişini tırnağına takarak çalışan herkes için de olmalı , ama ne yazık ki ütopyada değil distopyada yaşıyoruz. Yani imkansız