Atatürk Havalimanı'nda birkaç saat önce yaşanan patlama sonrası, birbirimize en çok yardımcı olmamız gereken bu anlarda, havalimanı çevresindeki taksilerden bir kısmının uyguladığı 'kriz tarifesi' büyük tepki çekecek cinsten.
Atatürk Havalimanı'nda birkaç saat önce yaşanan patlama sonrası, birbirimize en çok yardımcı olmamız gereken bu anlarda, havalimanı çevresindeki taksilerden bir kısmının uyguladığı 'kriz tarifesi' büyük tepki çekecek cinsten.
Taksiciler ise muhtemelen krizi fırsata çevirmeyi çok ama çok yanlış anlamış olacak ki, biraz da insani duygulardan yoksun şekilde 100 liralık bir ücret biçiyorlar kişi başı.
Canın değil, malın önemli anlayacağın.
Hem Paris, hem de Brüksel patlamaları sonrasında o bölgedeki taksiler tamamen ücretsiz şekilde hizmet vermeye başlamışlardı.
Bir oraya bakıyoruz, bir de bize... Durum içler acısı.
Buzzfeed'in İstanbul muhabiri olan Borzou Daragahi de onlardan biriydi: 'Taksicinin teki az önce havalimanından eve götürmek için bizden 100 dolar istedi. Normalde hep 20 dolar tutuyordu. Yolda kalan insanları sömürüyorlar.'
Bizim insanımız ne ara bu kadar çıkarcı hale geldi?
Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi Başkanı Fahrettin Can bugün öğle saatlerinde yaptığı açıklamada, ortaya çıkan durumun iftira olduğunu söyledi ve yine de bildirilen plakaları araştıracaklarını belirtti. Dünden beri sosyal medyaya bomba gibi düşen durumla ilgili olarak Can'ın açıklamaları tam olarak şöyle:
'Patlama anında 3 arkadaşımız hayatını kaybetti, 1'i ağır olmak üzere 11 arkadaşımız da çeşitli yerlerinden yaralandı. Bir arkadaşımız şu an yoğun bakımda. Canımızın derdine düşmüşken böyle bir şey olur mu? Kendi arkadaşının kanı üzerinden para kazanmanın peşine düşer mi? Kendi canımla uğraşırken diyorlar ki 'sizin arabalar böyle yapmış'. Bizim arabalar parçalandı, burada 2 bin 100 kişi çalışıyor. Patlamadan sonra geri gelip yaralıları toplamaya başladık. Zaten bizim arabalar da içeri giremedi. Ambulanslar gelinceye kadar yaralıları ilk biz taşıdık. Bunlar iftira ama iddia edilen plakaları da araştıracağız.'
99 depremini ve sonrasında yaşananları hatırlayın. 1 paket makarnayı 20 tl'ye satanlar vardı. Enkaz altındaki insanların ellerini, kollarını keserek yüzükleri, bilezikleri hatta ağzındaki altın dişi çaldılar bu ülkede, giden yardım kolilerini çaldılar, su kolilerini çaldılar su kadar hayatî önemde bir şey jandarma müdahale edip de orospu çocuklarını bulana kadar karaborsada satıldı bu ülkede böyle bir acı yaşanırken. Bütün bunlar yaşandı ama daha kötüsü neydi biliyor musunuz, Deprem yaralarını sarmak için vatandaşına özel vergi koyan devlet o vergiden gelen parayı hiçbir zaman depremzedeler için harcamadı. Yani o da çaldı. Şimdi taksici bunu yaptı diye hayıflanmak Türk milleti yardımseverdir palavrasına inanmak kadar saçma. işten işten geçti, üzgünüm
Ülkenin her yerinden pislik akıyor.Dindar neslin ahlakı bu kadar olur zaten.
Ulan amk ipneleri daha düne kadar televizyonda korsan taksicilik hırsızlıktır hakkımızı çalıyorlar diye ağlıyorlardı simdi kendileri hırsızlık yapıyorlar. Ne kadar taksici tanıdıysam alayı şerefsizdi, görünüşe bakılırsa hala da öyleler...