Kendimize sürekli şu soruyu yönelttik: Herkes nerede?
NASA ise bu soruya cevap bulmaya en yakın kurum olarak gözüküyor.
Keşfin merkezinde ise bu kez Satürn ve Jüpiter gezegenlerinin uyduları var.
Daha sonra uzaya yolladığımız gözlem uyduları sayesinde yapılan incelemeler yoğunlaştırılmış ve yüzeyi buzla kaplı olan Enceladus uydusunun zemininin altında okyanus olduğu keşfedilmiş.
Europa’nın da zemininin altında okyanus olduğu ve aynı şekilde hidrojen salınımı olduğu görülmüş.
Kısacası, tıpkı Dünyadaki okyanusların tabanındaki hidrotermal bacalar ve bu bacaların çevresindeki kemosentetik yaşam döngüsüne göre hidrojen çıktısı olan oksijen-azot-fosfor-sülfür bileşiklerinin organik bir besiyeri oluşturması gerektiği, bu çerçevenin de kimyasal enerji devşirebilen yaşam için oldukça uygun koşullar oluşturduğu anlaşılmış durumda.
Makro ölçekte düşündüğümüz zaman okyanusun en derinlerinde yaşayan bir bakterinin çok da önemi olmasa da, küçük varlıkların yaşamını sürdürmesi büyük varlıkların yaşamını da sürdürebileceğini ya da sürdürmüş olabileceğini gösteriyor.
Geçmişte olan yaşam bir ihtimal olmakla birlikte, o uydular bizim ileride kendi gezegenimizden kopma vaktimiz geldiğinde yeni evimiz de olabilir.
Tebrikler NASA!
kendi yasadigimiz sartlari yasam icin en mukemmel ortam olarak degerlendiriyruz lakin objektif gozle bakilirsa europa yada enceladus yasam icin dunyadan bile daha ideal ortamlar. dunyada yasam uzaydan gelen kozmik isinlara, yuksek enerjili gunes ruzgarlarina, radyasyona cok daha acik cok daha korumasiz. ote yandan europa ve enceladusun kalin buz tabakalari uzayin radyasyonuna, tehlikelerine karsi gercekden saglam bir koruma sagliyor. ornegin yakinlarimizda bir super nova patlasa ve kuvvetli x yada gamma isinlari gunes sistemini vursa, bu uydulardaki muhtemel yasamin hayatta kalma sansi dunyadakinden cok daha yuksek olurdu. dunyada okyanus tabanlarinda volkanik bacalarin dibinde yasayan canlilardan gordugumuz, bu tip kimyasal enerjinin koca koca ekosistemleri, karmasik gelismis yasamlari desteklemeleri pek ala mumkun.
şu başka gezegenlerde hayat bulmaya harcadığımız enerjinin yarısını dünyamızı tüketmemek için kullansaydık keşke.
eğer bir canlı formu varsa evrim de vardır...