Bebekler anne karnında yaşarken nefes almazlar; ihtiyaç duydukları oksijen, plasenta ve göbek kordonu aracılığıyla anneden gelir. Ancak doğdukları anda bu sistem kapanır ve bebek artık kendi başına nefes almak zorundadır. O ilk ağlama işte tam bu noktada devreye girer. Bebek, doğum sırasında maruz kaldığı soğuk hava ve fiziksel temasla birlikte nefes almak için içgüdüsel olarak bir nefes çeker ve bu nefes çoğu zaman ağlamayla başlar.
Ağlama, bebeğin akciğerlerini ilk kez genişletmesini sağlar. Akciğerlerdeki sıvılar sıkışıp dışarı çıkar ve yerini havaya bırakır. Bu sayede bebek artık kendi oksijen döngüsünü başlatır. Yani o ilk ağlama sadece bir ses değil, aslında bebeğin hayata tutunduğunun en net göstergesidir. Ağlamayan bir bebek, bu kritik geçişi henüz yapamamış olabilir.
Ben doğar doğmaz nefes almayanlardanım, hatta doktor beni zorla yaşatmış. Uzun yıllardır kendisine bol bol saydırıp kulaklarını çınlatıyorum. Bu kötülük dolu dünyaya gözlerimi açmayı reddetmişim işte niye uğraştınız benle 🤨
yerimde rahattım geleceğini biliyor ağlıyor yavrum.
Sıcacık karanlık ortamdan soğuk aydınlık bir ortama cekistirilsen sen de ağlarsın...o bebeğin yaşadığı şok tarif edilmez