Covid öncesi öğretmen okul denen bir fiziksel mekânda öğrencileriyle sınıflarda buluşurdu. Öğretmekle meşguldü. Bilgiyi öğretmek için farklı öğrenme stillerine uygun ders tasarımları geliştirir öğrenciye bildiklerini aktarır, örnek çalışmalar ile kullandırtır ve sınardı. Eksiklerini tespit eder, onlar üzerinden yola çıkarak, ödevler verir, kontrol eder ve değerlendirirdi. Eksikler üzerinden bir tespit yapıp, sonucu bir not ile “taçlandırırdı”. Öğretmen bilgiye sahip, aktaran otoriteydi. Klasik ders anlatırdı. Öğrenci merkezli öğrenme ortamları sağlamaya çalışan öğretmenler istisnalar oluştururdu. Öğrenme niyet olarak uygulama odaklı gerçekleştirilmek istense de ağırlıklı olarak bilgi odaklı gerçekleşiyordu.