Liderlerden Bayram Namazı Sonrası Açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram namazını Ataşehir Mimar Sinan Camisi'nde kıldı, daha sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Erdoğan, burada yaptığı açıklamada, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısıyla ilgili olarak, 'Son tutuklananlarla birlikte şu anda 30 tutuklanan var ve bu 30 tutuklananla birlikte geleceğe yönelik birçok ipuçları yakalanabilir, alınabilir. Bu ipuçlarıyla birlikte de bu işin üzerine üzerine gidilecektir. Tabii görüldüğü gibi bakıyorsunuz Dağıstan'dan var, Kırgızistan'dan var, Tacikistan'dan var. Yani komşu kuzeydeki Kafkas ülkelerinden olanlar ne yazık ki bu işin içerisinde. Olay tabii tamamen DAEŞ çerçevesi içerisinde, onların metotlarıyla yürüyen bir süreç. Konu sıkı bir takipte. Neticede bir terör eylemi olmuştur ve bu terör eyleminin neticesinde de 45 kadar dost, kardeş kaybolmuştur. Yaralılar her geçen azalmakta ve tedavileri bitenler taburcu edilmektedir.' ifadelerini kullandı.

'Biz bu terörün üstesinden kesinlikle geliriz'

'Biliyorsunuz bu bayrama ne yazık ki terörle mücadele içerisinde girmiş bulunuyoruz.' diyen Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti.

'O bakımdan tabii çok ciddi sıkıntıları yaşayarak girdik. Ama ben her kutlu doğumun sancılı olacağına inanan bir insanım. Bunun da böyle olacağına inanıyorum. Sonu bunun çok çok hayırlı olacak öyle düşünüyorum, öyle inanıyorum ve mücadelemizi de askerimizle, polisimizle, köy korucularımızla birlikte kararlı bir şekilde sürdürüyoruz. Ramazanda sürdüğü gibi ramazan sonrası bu çok daha tempoyu artırarak devam edecek. Bunu da açıkça söylemem lazım. Böylece milletimin birliği, beraberliği, kardeşlik anlayışı sürdüğü sürece biz bu terörün üstesinden kesinlikle geliriz.'

'Bu ay sonu ya da ağustos içinde Putin bir görüşme söz konusu olabilir'

Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşme ile ilgili de şunları kaydetti:

'Dışişleri Bakanımızın, Sayın Lavrov ile Soçi'de yaptığı görüşmeye göre, bu ay sonu ya da ağustos ayı içinde, yani G-20 öncesi bir görüşme söz konusu olabilir, daha kesin değil.'

'Zulme rıza zulümdür'

Erdoğan,'Ortada herhangi bir suç söz konusu değil, ne bileyim insan öldürmek böyle bir şey olmadığı halde Mursi ve arkadaşlarına karşı alınan bu kararların hepsi tamamıyla masa üstüdür ve suflörü olan kararlardır. Bu kararları bizler tasvip etmiyoruz. Çünkü zulme rıza zulümdür. Mısır'daki insanların hepsi bizim kardeşlerimiz ve bu kardeşlerimize karşı takınılan bu tavrı bizim bir defa takdir etmemiz bir Müslüman olarak, bir insan olarak, demokrasiye inanmış insanlar olarak bizi bir defa çok çok zor durumda bırakır diye düşünüyorum.' dedi.

'Bu insanları biz ülkemizde değerlendirme imkanına sahibiz'

Erdoğan, Suriyeli mültecilerin durumu ile ilgili olarak da şunları kaydetti:

'Bir defa bu noktada her şeyden önce şu anda Suriyeli mültecileri kamplarda ağırlamak veyahut da bunları değişik vilayetlerimizden insani olmayan birçok şartlarda ağırlamaktan öte bu insanların içerisinde kalifikasyonu çok yüksek insanlar var. Ve bu insanları biz ülkemizde değerlendirmek imkanına sahibiz. Üstelik ortak değerlerimiz noktasında olan bu insanlardan hem istifade ederiz hem de onların insani olmayan koşullarda yaşamasını ortadan kaldırırız.' 

'Zulme evet dememiz mümkün değil'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Mursi'nin cumhurbaşkanlığında o hükümete, o yönetime Türkiye ve Katar'dan başka herhangi bir mali destek veren ülke yoktu ama daha sonra hiç o destek vermeyen ülkeler şu andaki mevcut yönetime çok ciddi parasal destekler verdiler, yardımlar verdiler. Bir taraftan da Mursi ve arkadaşlarına idam cezaları, bunun yanında müebbet hapis cezaları vermeye başladılar. Bunun delili nedir, belgesi nedir? Bunu dünyaya açıklayabiliyorlar mı? Hayır. Sadece 'biz yaptık oldu' mantığıyla gidiyor. Böyle bir zulme bizim 'evet' dememiz mümkün değil.  Çünkü bizim ilkemiz; zulme rıza zulümdür. Biz buna katlanamayız.' şeklinde konuştu.

Başbakan Yıldırım: 'Terör dünyanın meselesidir'

Başbakan Binali Yıldırım, Eyüp Sultan Camisi'nde kıldığı bayram namazının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 

Herkese iyi bayramlar dileyen Yıldırım, 'Ramazan Bayramı'nın ilk günündeyiz. Eyüp Sultan Hazretleri'nin huzurundayız. Bütün milletimin mübarek Ramazan Bayramı'nı tebrik ediyorum. Özellikle bu bayramda kardeşliğimiz, birliğimiz ve beraberliğimiz inşallah daim olsun dileklerimi Cenab-ı Mevlamdan niyaz ediyorum.' şeklinde konuştu.

Bayramların, dargınlıkların sona erdiği, kucaklaşmanın, kardeşliğin doruğa erdiği güzel günler olduğunu vurgulayan Yıldırım, terör sorununa değinerek, şunları aktardı:

'Bu mücadele devam edecek'

'Sınırlarımızda, yurdumuzun dört bir köşesinde gece-gündüz demeden bu vatanın bekçileri, polislerimiz, askerlerimiz, güvenlik kuvvetlerimiz, korucularımız bizim huzurumuz için, milletimizin huzuru için canlarını ortaya koyuyorlar. Şehit oluyorlar. Şehitlerimize bu mübarek günde Allah'tan rahmet, gazilerimize hayırlı uzun ömürler diliyoruz. Bu mücadele devam edecek. 

Bu, Türkiye'nin gelecek mücadelesi, istiklal mücadelesi, beka mücadelesidir. Evelallah milletimiz müsterih olsun. Terörü, Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara getirmek için elimizden geleni yapacağız. Terör, dini yok, milleti yok, kitabı yok, kutsalı yok. Bugün İstanbul'da, yarın Londra'da, daha dün akşam mukaddes topraklarda Medine'de masum insanların canına kastetti. Dolayısıyla bu, Türkiye'nin mücadelesi değil, insanlığın mücadelesi, dünyanın meselesi, onun için birlikte, hep birlikte bu mücadeleyi yapmamız gerekir. Ben bir kez daha milletimin bayramını en kalbi duygularımla tebrik ediyorum. Nice bayramlara sağlık, sıhhat, birlik, beraberlik içinde ulaşmamızı Mevlamdan niyaz ediyorum.'

Bahçeli: 'Sayın Cumhurbaşkanı, yanlış olduğunu kabul etmek durumunda'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bayram namazını Ankara'nın Ümitköy semtindeki bir camide kıldı. Bayram namazının ardından Alparslan Türkeş'in kabrini ziyaret eden Bahçeli, Türkeş'in mezarına kırmızı karanfil bırakarak, bakır ibrikle su döktü. Kendisini bekleyen partililer ve vatandaşlarla da bayramlaşan Bahçeli, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriyelilere vatandaşlık hakkı verilmesiyle ilgili yaptığı açıklamalar hakkında görüşleri sorulan MHP Lideri Bahçeli, şöyle konuştu:

'Komşu ülkelerde çok acımasızca yaşanan bir hayat var. Katliamlar oluyor, ölümler oluyor, sürgünler oluyor. Dolayısıyla bir başka ülkeye de sığınanlar oluyor. Türkiye büyük bir ülkedir. Komşulardan gelebilecek olan bu tür taleplere karşı kapısını açmıştır, ekmeğini paylaşmıştır. Türkiye'de huzur içerisinde yaşamalarını temin edebilecek, sağlıktan eğitime kadar birçok hizmeti de sunmuştur. Bunlar Türk milletine yakışır davranışlardır. Siyasi iktidar kim olursa olsun bu, onlar için bir insani görevdir. Bunun yerine getirilmesine millet olarak destek verilir; fakat gelecekte hangi amaca yönelik olacağı üzerinde tartışmalar yapılan bir konuda, 'Bunları vatandaşlığa alabiliriz' dediğiniz vakit, o zaman vatandaşlık kavramı çok farklı algılanmaya başlar. O bakımdan Sayın Cumhurbaşkanı belki bunları kucaklamak açısından böyle bir ifade kullanmış olabilir; fakat yanlış olduğunu da kabul etmek durumunda olmalıdır.'

'MHP'de alternatif bayramlaşma düzenleme gibi bir siyasi oyuna düştükleri bir kez daha görülüyor'

MHP'de muhaliflerin bayramlaşmak için Genel Merkez'le aynı günü tercih etmeleri sorulan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

'Basınımızın böyle lüzumsuz şeylerle meşgulü de bizi üzüyor. Bir şahıs, eşine, dostuna, yakınına, akrabasına, dava arkadaşlarına, ülküdaşlarına Ramazan ayında bir iftar verebilir. Bu onun hakkıdır. İnsani bir görevidir ve bir dayanışma unsurudur. Bu güzel bir davranıştır. Buna herkes saygı duyar ve nitekim çok sayıda iftar sofraları kurulmuştur. Kimsenin de buna itirazı yoktur ama bayramlaşma gibi bazı ideolojik kalıntılar doğrultusunda alternatif üretme gibi bir çılgınlık Milliyetçi Hareket Partisi'ne yakışmaz. Bana gelen bilgilere göre bu, Fethullah Gülen örgütlenmesinin taban oluşturmak maksadıyla MHP'de bir alternatif bayramlaşma düzenleme gibi bir siyasi oyuna düştükleri bir kez daha görülüyor. Bu oyun bozulacaktır. Bu davaya gönül vermiş insanlarımız, bu tür davranışlara iltifat göstermez. Ayrıca bunlar tüzüğümüze göre yanlıştır ve ihraç sebebidir. Onun için herkes ayağını denk alacaktır. Ona göre hareket edecektir. Alternatif bayramlaşmayı kabul edemeyiz. Eğer bunu böyle yaparsanız ve bunun yolunu açarsanız, Türkiye'de 34 tane alternatif bayramlaşma çıkar. Ne yapacağız o zaman? Bunlara dikkat etmek lazım. Bu işin şakası da olmaz. Bu tarihi hataya düşenlerden de siyasetçi olmaz.'

'En makul tarih 18 Mart 2018'

Muhaliflerin 11 Temmuz'dan sonra delege imzalarını tekrar Genel Merkez'e sunacağı yönündeki söylentiler hakkında görüşleri sorulan Bahçeli, şöyle devam etti:

 'Onlar saptırıyorlar, hareketin her şart altında rahatsız edici davranışlarda bulunuyorlar. İhtiyati tedbir kararı var. İhtiyati tedbir kararı sonuçlanıncaya kadar ne imza toplanır ne kongre yapılır. Diyelim ki kendi aralarında gece imza topladılar. Gündüz nereye uygulayacaklar?. O bakımdan meşgul olmamak lazımdır. Yargıyı beklemek lazımdır. Yargı ne gibi bir sonuç doğuracaksa ona göre hareket etmeleri lazım. İmza toplayıp da ne yapacaklar? Toplayabilirsiniz ama bir yeri ve anlamı yoktur. Yasal değildir. Yalnız basın yoluyla bunlar yaygınlaştıkça, herkes bir şey zannediyor imza toplamayı. Bunun haricinde başka imzalar da toplanırsa ne yapacağız? 

Bir fazla imza olanın kurultay hakkı, bir eksiği olanın kurultay hakkı yok mu; diyeceğiz yani ne yapacağız? MHP bunlara aldırış etmemektedir. Artık olaylar netleşmiştir. MHP'yi tarlada, sokakta korsan davranışlardan sıyırıp, yasal zeminde geleneğine uygun bir tarzda büyük kurultayını yapma sürecine girmek lazımdır. Bununla ilgili de en makul tarih 18 Mart 2018'dir. Böyle bir kurultayın da ön hazırlıkları için başlama tarihi 9 Ekim'dir. Bugün Temmuz ayındayız. İmza toplayanlar da kendilerini şimdiden bütün ilçeleri ziyaret ederek, kongre çalışmalarını başlatmış olsalar daha demokratik bir yolu tercih etmiş olurlar. Belki de tabandan daha yüksek bir destek sağlamış olabilirler. Çünkü ilçe kongrelerinden başlayan bir süreçtir.'

Kılıçdaroğlu'ndan bayram mesajı: 'Türkiye Cumhuriyeti, İslam dünyasının içinde bulunduğu durumdan kurtulmasında geçmişte olduğu gibi bugün de tek yol göstericidir'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ramazan Bayramı dolayısıyla mesaj yayınladı.

Kılıçdaroğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:

'Sabır, ibadet, mağfiret, rahmet ve bereket ayı olarak kabul ettiğimiz Ramazan ayını geride bıraktık. Zor durumda olanlara karşı duyduğumuz şefkat, yaşanılan sıkıntılara karşı gösterdiğimiz direnç, bir başkasının hakkını yemekten duyduğumuz endişe ve iftar sofralarının bereketine duyduğumuz inanç, Ramazan'la birlikte daha da pekişti. Ancak Ramazan ayı, İslam dünyasının barışa, kardeşliğe ve huzura duyduğu özlemi gidermeye yetmedi. İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaşadığımız saldırılar, önceki gün Irak'ın başkenti Bağdat'ta meydana gelen patlamalar, Bangladeş'in başkenti Dakka'daki ölümler; barbarlar sürüsünün kutsal değerlerimizi istismar ederek yarattığı vahşete karşı birlik olmamızı zorunlu kılıyor. İslam coğrafyasının üstüne çöken bu barut kokusunu dağıtmanın yollarını en kısa sürede bulmak zorundayız. 

Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti, İslam dünyasının içinde bulunduğu durumdan kurtulmasında geçmişte olduğu gibi bugün de tek yol göstericidir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun temellerine yerleştirdiği laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti harcı ile köklü parlamenter geleneğimiz, İslam dünyasının ve geniş bir müslüman nüfusu barındıran diğer ülkelerin umududur. Türkiye Cumhuriyeti, 'Düşünen, aklını kullanan, kendini bilen ve kendini bulmanın yollarını arayan, tüm insanlığı sahiplenen, yaşananları sorgulayan, birbirini kucaklayan, kindar olmayan, kul hakkı yemeyen, çalmayan, ayrım yapmayan, ötekileştirmeyen, yoksulları onurlarını kırmaksızın, yoksulluklarını da yenmelerini amaç edinerek kucaklayan, en yakınından en uzağındakilere dek birlikte barış içinde yaşamayı hedefleyen, hukukun üstünlüğüne inanan' vatandaşlarıyla, bölgemizi kuşatacak daha güzel bir geleceğe, bayram coşkusuyla yürüyecektir. Bu inanç ve umutla, Atatürk başta olmak üzere tüm silah arkadaşlarını, ülkemizin birlik ve bütünlüğü için terör örgütüne karşı verdikleri mücadelede şehit düşen güvenlik görevlilerimizi rahmetle anıyorum. Acılarını bir ömür yüreklerinde taşıyacak şehit ailelerine Allah'tan sabır diliyor, bedenlerini bizler için siper etmiş gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Halkımızın ve İslam dünyasının Ramazan Bayramı'nı yürekten kutluyorum.'

Demirtaş ve Yüksekdağ'dan bayram mesajı: 'Bayram vesilesiyle, coğrafyamızda ve dünyanın dört bir yanında barış ve halkların kardeşliği için edilen duaların kabul olmasını, verilen mücadelelerin başarıya ulaşmasını diliyoruz'

HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ da, Ramazan Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Demirtaş ve Yüksekdağ, mesajında şu ifadelere yer verdi:

'Bir inançlar ve halklar bahçesi olan bu coğrafyada Ramazan Bayramı barış ve kardeşlik demektir. Düşmanlıkların yerini dostluğun, dayanışmanın ve kucaklaşmanın alması; acıların paylaşılması demektir. Ne yazık ki, bu yıl da Ramazan Bayramı'nı acı dolu günlerden geçerken karşılıyoruz. Sadece Türkiye'de değil, Irak ve Suriye'de, Ortadoğu bölgesinde de Müslüman halklar insanlık dışı katliamların yapıldığı bir ortamı yaşıyor. Ülkemizde iktidar hırsı uğruna her gün gençler toprağa düşüyor, evlat acısı yürekleri yakıyor. 

Kürt coğrafyasında evler, sokaklar, mahalleler, köyler, ilçeler yaşanmaz hale getiriliyor. Mübarek Ramazan ayında bile yaptıklarıyla, üslubuyla ve söylemleriyle halklarımızın arasına nefret tohumları ekmekten uzak durmamış olan, bir halka zulüm uygulayarak boyun eğdirmeye çalışan zihniyet bu ülkeyi yönetiyor. Ortadoğu coğrafyasında ise aynı zihniyetin beslediği ve büyüttüğü, insanlığın utanç tablosu barbar çeteler ve bunların iplerini ellerinde tutan iktidar odakları ortalığı kasıp kavuruyor, insanlığa karşı suçlar işliyor. Ramazan Bayramı vesilesiyle, coğrafyamızda ve dünyanın dört bir yanında barış ve halkların kardeşliği için edilen duaların kabul olmasını, verilen mücadelelerin başarıya ulaşmasını diliyoruz. Çabalarımız, bayramların özü olan duygu ve düşüncelerin hayatın tüm alanlarına hakim kılınması, her gün daha da ağırlaşan savaş ve çatışmaların bir an önce sona ermesi içindir. Halklarımızla el ele vererek, bu coğrafyanın hak ettiği ve özlemi duyulan adaleti, özgürlüğü ve eşitliği sağlayacağımıza olan inancımızla, tüm İslam aleminin Ramazan Bayramı'nı en içten duygularımızla kutluyoruz. Bu bayramı acı çeken halkımızla dayanışma, onların acılarını paylaşma seferberliği olarak değerlendirme çağrılarımızı bir kez daha tekrarlıyoruz.'

DHA ve AA

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
05.07.2016

hdpli teröristler ne konuşuyor acaba? ışid saldırınca terör pkk yapınca hiç bir şey yok ikiyüzlü sahtekarlar

05.07.2016

Pir Xizir yoldaşın olsun selo. Cümle erenler rehberin olsun.

05.07.2016

İmam kısa süreleri okudu fark etmedim değil, cemaat de ibadete kendini tam veremedi, daha iyisini yapabiliriz, teşekkürler.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ