Sıfır otomobil almak bir hayal, ikinci el otomobillere dair bu detaylar sizi yüzlerce lira harcamaktan kurtaracak.
Sıfır otomobil almak bir hayal, ikinci el otomobillere dair bu detaylar sizi yüzlerce lira harcamaktan kurtaracak.
Öncelikle motorun yer aldığı kaputu açıyoruz. Her araçta farklı yerde olmakla beraber yağ seviyesini gösteren çubuğu buluyoruz, çıkarıp temizliyoruz. Ardından yerine yerleştirip sonra yeniden çıkarıyoruz ve görseldeki gibi seviyeyi ölçüyoruz. Sağlıklı seviyelerin altındaysa ilk şüphemiz ortaya çıksın.
Araç satıcısı gelmeden evvel motor yağını tamamlamış olabilir o yüzden yağ seviyesi yüksek olmasından bir çıkarım yapmamak gerek.
Çünkü antifriz olmayan motor verimli çalışmaktan uzak, belli aksamları risk altında. Şayet su bölümünde antifriz yoksa o araca şüpheyle yaklaşıyoruz çünkü su eksiltiyor ve antifriz yerine su katılıyor olabilir.
Bunun yanında antifriz varsa da ikinci aşama bir fener yardımıyla sıvı yüzeyinde herhangi bir yağ tabakası olup olmadığına bakmak. Varsa bu iyiye işaret değil.
Çünkü temiz, parlak bir motor kısa zaman önce temizlenip yağ kaçakları gizlenmiş olabilir. Bu sebeple kirli görünen, tozlu motorlar bize çok daha fazla şey anlatır. En azından satıcının herhangi bir şey gizlemediğine emin oluruz.
Yağmur altında, hava kararmışken yahut araçta toz ve çamur lekeleri varken hiçbir şekilde anlamlı bir sonuca ulaşamayız. Almayı planladığımız aracı yıkatıp incelemeye başlamamız gerekiyor, bazı ufak tefek göçük ve dolu izleri, vuruklar tozun altına gizleniyor. Bir ekspertize götürdükten sonra kozmetik problemler sebebiyle araçtan vazgeçmek, boşa yüzlerce lira vermek anlamına geliyor.
30 yaşında bir otomobil alıyor olsanız da bu detay önemli çünkü kullanıcının aracına nasıl yaklaştığı, onun bakımına ne kadar önem verdiğini gösteren detaylardan biri budur. Döşemelerinde sigara yanıtı olan bir aracın titizlikle kullanıldığını düşünmek absürt olacaktır.
Tabii aracın aksamlarının çalışıp çalışmadığına da bakın. Radyo, yol bilgisayarı, cam açma kapama tuşları, 'nasıl olsa çalışıyordur' diyerek geçiştirilecek şeyler değil. Çalışmıyorsa belki yüzlerce lira masrafla karşılaşacaksınız.
Aracın havalandırma kanallarına bile tüm bu kokular sinmiş olabilir, o yüzden aracı çalıştırın ve havalandırmasından yayılan kokuları takip edin. Sistemsel bir koku probleminin maliyeti yüksek olacaktır.
Motorun uyumluluğunu test etmiş olacaksınız, bunun yanında LPG sisteminde bir arıza varsa bunu aracı benzinde kullanırken fark etmeniz mümkün değil. Satın alacağınız kişi aracını sizin yanınıza benzin modunu aktive edip getirdiyse dikkatinizi daha fazla çekmeli.
Sabit hızda motorun sesi bize çok şey anlatır, bunun yanında tümseklerden geçerken gıcırtı, tıkırtı geliyorsa şüphe kaslarınız çalışsın. Daha detaylı olarak direksiyonu tam tur sağa veya sola çevirdiğinizde ses gelip gelmediğine dikkat edin.
Bu önerilerimizi uyguladıktan sonra bir aracı satın almaya karar verdiyseniz yolun yarısını gitmiş olacaksınız, bu testlerin bir kısmını geçemeyen araçlar içn yüzlerce lira harcamaktan kurtulacaksınız. Kalan kısmı uzmanların işi. Siz üstünüze düşeni yaptınız, ekspertiz incelemelerini yaptığında her şey daha da net bir hal alacak.
Tarcanlar Oto Expertiz bunu beğenmedi :) satıcı sizi dirençle kandırmış olabilir
Antifrizin olduğu yere bakıyoruz. Evet, açtık radyatör kapağını, soğutma suyu çıktı karşımıza. Bunun içinde antifriz olup olmadığını göz ile nasıl anlayabiliyoruz?
En önemli tavsiye; ikinci el araç alırken editörün tavsiyelerine pek kulak asmıyoruz. (Zira pek bu işten anlıyor izlenimi vermiyor)...