Harvard'lı Psikolog İnsanların Sizi Neye Göre Yargıladığını Söylüyor!

Birbirimizi yargılamak en eski güdülerimizden biri. Mağara duvarlarına hayvan resmi çizdiğimiz zamandan bugüne insanlar birbirini yargılamaya devam ediyor.

Biriyle tanıştığımızda ilk izlenimin çok önemli olduğunu söylerler. Gerçekten de öyledir. Peki insanlar neye dikkat eder?

Harvard Business School’da Psikoloji profesörü olan Amy Cuddy’nin yürüttüğü araştırma da tam olarak buna odaklanıyor.

Konuyla ilgili yayınladığı kitabında, insanların birbirini ne yönden yargıladıklarına eğilmiş durumda. 

Cuddy’ye göre pek çok farklı çeşidi olan yargılardan en yaygını ve geneli şu ikili:

  • Bu kişiye güvenebilir miyim?

  • Bu kişiye saygı duyabilir miyim?

Bu iki soru yargılarımızı genel olarak yönlendiriyor denebilir.

Kişisel ilişkilerde cana yakınlık vs. gibi kriterler göz önünde bulundurulurken, iş ilişkisi gibi daha çok çıkara dayalı ilişkilerde ne kadar yeterlik sahibi olduğunuza bakılıyor.

Evrimsel perspektife göre, ilişkide bulunduğumuz birine güvenip güvenemeyeceğimize karar verebilmemiz çok önemli.

Eski zamanlarda da insanlar aynı yaşam alanını paylaştıkları insanların yeterliklerini gözetiyordu. Ateş yakmak ve avlanmak gibi ihtiyaçlarını karşılayabilen insanlar tehlikeliydi, çünkü bu kişiler sizi öldürebilir ve  kendi başının çaresine bakabilirdi.

Yeterliğin yargılarımıza yön vermesi kadar, önce güvenin sağlanması gerekiyor tabii ki.

Belli bir seviyede güvenmediğimiz birinin yeterliklerini umursamıyoruz. Aynısı sizin için de geçerli.

İçine kapanık olan, yanar!

Yapılan bir araştırma, MBA yapan gençlerin çoğunluğunun kişisel yeterliklerine fazla önem atfettiği, zayıf ve bilgisiz oldukları noktalar açığa çıkmasın diye insanlarla daha az ilişkiye girip, insanlardan çok az yardım istediğini ortaya koymuş.

Sonrası kötü...

Bu da onların yeterliklerinin değerlendirilmesini sağlayacak ortamı ortadan kaldırdığı için bu kişiler, ne kadar yeterli olurlarsa olsunlar başarısızlığa mahkum olmuş. Tuhaf bir paradoks, öyle değil mi?

Bu insanlar iş teklifi alamıyorlarmış. Nedeni belli gibi. Ne oldukları belli değil!

Dört duvar ardında müktesebat sahibi olsalar dahi, dış dünyadaki insanların bunu bilme imkanı pek yok.

Sadece bu da değil. Aynı zamanda güvenilmezler!

İnsanlara kapalı oldukları için güven ortamını oluşturamıyorlar. Bu ortam oluşmadığı için de çevresindeki insanların güvenini kazanamıyorlar. 

Yani aklınızda olsun, gireceğiniz bir sonraki mülakatta olabildiğine açık olun. Böylece insanlar size güvenebilsin, ve sizi yargılayabilecek donelere sahip olabilsin.

Popüler İçerikler

Öğretmen Olmak İçin Şartlar Değişiyor: Öğretmenler Artık Üniversiteden Sonra Atanamayacak!
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 'Audi A8' Savunması: 'İhtiyaç'
Dünyanın En Güzel 100 Kadını Listesine Türkiye'den 3 Ünlü Oyuncu da Girdi!
YORUMLAR

Üniversiteye basladim sonra milletle yakin arkadas oldum samimiyet ilerleyince biz seni sinsi yılan biliyorduk dediler gözlerim kenafir bakıyormus is hayatimda ne olacak acaba

Pasif Kullanıcı
13.04.2017

Bana da yavşak tiplisin, kaşın gözün ayrı oynuyo diyolar. Yani çok açık olunca da güvenilmez bulunabiliyosun bazen.

14.04.2017

Asosyallik gerçekten kötü bir olgu, ama kalabalığın için de yalnız hissetmek dense tek başına takılmak daha mantıklı geliyor bazen... ayrıca cahil gözükme korkusu da cidden baya bir etkili

14.09.2018

beni ilk görenler benim kendimi bi şey sandığımı, ağır biri olduğumu, soyuk ve ço kötü gözüktüğümü söylüyorlar. benden kaçiyorlar. bilinçaltında korkuyorlarmış gibi.

TÜM YORUMLARI OKU (5)