Bir zamanlar hepimizi ekran başına kitleyen dizilerden biridir Aliye. Göz yaşlarımızın sicim gibi aktığı hikayesiyle bütün bölümlerini merakla izlerdik. Üzerinden uzun zaman geçti tabii. Bazı oyuncular hala göz önünde, bazılarını ise artık pek görmüyoruz. Ancak gerçek şu ki, hepsi çok değişmiş.
Sinan'ın Aliye'yi aldattığını görünce hepimiz içimizden en derin beddualarımızı ediyorduk. Çocukları da Aliye'den alıp, kadını iyice harap ediyordu hatırlarsanız. Az sövmedik sana Sinan Efendi!
Ama tabii şimdi Halit Ergenç Vatanım Sensin'deki Cevdet rolüyle hepimize geçmişi unutturdu. O kadar çok seviyoruz ki, adeta evimizin bir ferdi gibi.
Bu kadının dizi boyunca yüzünün güldüğünü hemen hemen hiç görmedik. Nasıl gülsün zaten? Şeref yoksunu kocası bir yandan, iki çocuğa bakmak diğer yandan... Çok çektin be Aliye!
2006 yılında biten diziden sonra onu hemen hemen hiçbir yerde görmedik. Ancak bu sene Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisiyle yeniden ekranlara döndü. Bu sefer o kadar mutsuz değildi şükürler olsun.
Ayşe'yi babası Sinan arada kaçırıyordu, hatırladınız mı? Bu çocuk sırf anası babası yüzünden yataklara düştü, günlerce ağzını bıçak açmadı. Küçücük çocuğu niye ağlattınız be!?
O minik kız var ya, şimdi kocaman genç bir kız oldu! Su, bu yılın başında Fenerbahçe Anadolu Lisesi'nden mezun oldu. Şimdi 17 yaşında ve çok güzel!
Ah Arda Ahh... Sen nasıl ponçik bi şeydin öyle! Bir de o yaşına rağmen sürekli sağ duyulu ve olgun tavırlarıyla insanı şaşırtıyordu ya. Her evde bi tane Arda olmasını istemiştik.
O ponçik işte böyle genç bir delikanlı şimdi. Aliye'den sonra Pulsar ve Benim Hala Umudum var dizilerinde oynadı. Şimdi eğitimine devam ediyor.
Doktor Deniz hem yakışıklı, hem romantik hem de fedakar bir adamdı. Aliye'yi beklemekten harap olmuştu. Adamcağız sevdiği kadına ulaşana kadar gık bile demedi ya, vallahi hayret.
O zamandan bu zaman en büyük değişiklik belki de Nejat İşler'in hayatında yaşandı. Çok büyük sağlık sorunlarını atlattı ve şimdi Bodrum'da gayet mütevazi bir hayat yaşıyor. Hala yakışıklı tabii, o ayrı mesele.
İkbal Hanım da bizden bol bol beddua yiyenlerden. Varsa yoksa oğlu Sinan! Torunlarını da seviyordu tabii ama analarını istemiyordu. İyi mi oldu İkbal Hanım?
Ayten Uncuoğlu, Aliye'den beri neredeyse hiç değişmeyen oyunculardan. Onu genellikle babaanne ve kaynana rollerinde görüyoruz. Her türlü despot rolün hakkını verme kabiliyetine sahip kendisi.
Dizinin başında epey kötü bir adam olan Müco, sonraları altın gibi kalbi olduğunu gösterenlerden. Sinan'ın kendisine yaptığı yamukları hiçbir zaman unutmadı, intikamını da ziyadesiyle aldı.
Barış Falay, bambaşka bir oyuncu. Onu tanıdığımız günden beri çok seviyoruz bir kere. Oyunculuğundaki başarısı ile tartışmaya kapalı. En son Paramparça dizisinde arzı endam etmişti kendileri.
Bu adam ne kadar mülayim, ne kadar yanakları sıkılasıydı ya. Herkesin bir tane böyle dayısı olsa şahane olur diye düşünmüştük. Araya bir de aşk sıkıştırmıştı hatta, seni dayı seni....
İlhan Şeşen zaten hayatımıza Amca olarak girmişti, dolayısıyla onu Dayı olarak da hiç yadırgamadık. Aliye'den sonra birkaç dizide daha rol aldı ama tabii ki onun bir tanecik aşkı müzik. Şu an hala müzik çalışmalarına devam ediyor.
Meriç, her şeyden önce çok süper bir halaydı. Fitneci annesi İkbal'e ağzının payını veren yegane insan olduğunu da söylersek herhalde abartmış olmayız.
Emel Çölgeçen, yıllar geçtikçe güzelleşti orası kesin. Aliye'den sonra en aklımızda kalan Poyraz Karayel ve Kırlangıç Fırtınası'nda oynadığı roller.
Sürekli evde takılıp sınavlara hazırlanan ve ergenlik bunalımını üstünden bir türlü atmayan Özgür, seni unutmadık! En son sınavları kazanmıştı galiba da annesi rahat bir nefes almıştı.
Heh, o genç irisi şimdi ünlü oldu. Hatta o kadar büyüdü ki, adı çapkınlık dedikodularına bile karıştı. Diziyi seyrederken hiç tahmin etmezdiniz değil mi? Evet, biz de edememiştik. İnsanın Eser'i görünce 'Dolapta yemek var, ısıtıp ye' diye not yazıp evden çıkası geliyor.