Meclis Başkanlığını Cemil Çiçek’in üstlendiği 2012 yılında İç Tüzüğü değiştirmek için bir kez daha harekete geçildi. Çiçek, siyasi parti grup başkanlıklarına 5 Aralık 2012 tarihinde yazılı davet gönderdi. Bu kez her partiden iki milletvekilinin katılımıyla bir Uzlaşma Komisyonu kuruldu.
AK Parti milletvekilleri Mustafa Elitaş ve Haluk İpek, CHP milletvekilleri Turhan Tayan ve Oğuz Oyan, MHP milletvekilleri Nevzat Korkmaz ve Alim Işık, BDP milletvekilleri Murat Bozlak ve Hasip Kaplan’ın yer aldığı komisyon çalışmalara başladı.
Komisyon, 19 Aralık 2012 tarihinde ilk toplantısını yaptı. 3 Temmuz 2013 tarihine kadar 36 toplantı gerçekleştirdi. Meclis Başkanvekillerini, komisyon başkanlarını, akademisyenleri ve parlamento muhabirlerinin görüş ve önerilerini dinledi. İngiltere, ABD ve Avrupa Parlamentosu çalışma usulleri konusunda sunumlar dinledi. Fransa, ABD ve İngiltere Parlamentolarına ziyaretler gerçekleştirdi.
Komisyon, İç Tüzüğün 86 maddesini aynen, 65 maddesini değiştirerek kabul etti. 10 maddesini kaldırdı, 1 yeni madde yazdı. Ancak 20 -22 madde üzerinde mutabakat sağlayamadı. Bunlar, kıyafet, ant içme, yasama ve denetim sürecinin hızlandırılması ve etkinleştirilmesiyle ilgili bazı maddelerdi.
3 Temmuz 2013 tarihinde yapılan son toplantıda, partilerin her maddesinde uzlaşarak birlikte sunacakları bir içtüzük taslağı hazırlanamadığı ortaya çıktı. Hazırlanan metin yine Meclis Başkanı’na sunuldu. Cemil Çiçek de ortaya çıkan metni siyasi parti genel başkanlarına bilgi ve değerlendirme amacıyla gönderdi.
Sonuç almak umuduyla bir kez de gayriresmi olarak partilerin grup başkanvekilleri biraraya geldiler. Burada uzlaşma sağlanan madde sayısı arttı ve sadece birkaç madde anlaşılamayanlar olarak kaldı. Ancak yine de sonuç alınamadı.
"Milletvekillerinin bireysel olarak yasama ve denetim süreçlerine yeterli düzeyde aktif katılım sağlayamadıkları da yapılan tespitlerden biri." demek iç tüzük yüzünden adamlar sadece el kaldırıyormuş. İç tüzük bir değişsin, el kaldırıp indirmekten başka şeyler de yapabilecekler demek. İnşallah canım ya...
Emir büyük (!) yerden gelmiş