Kehanetten kurtulamama, bütün dünya edebiyatının en önemli konularından. Romanda “Oidipus” hikayesini yazdım, bir tane de Mevlana’dan hikaye koydum. Çadırda anlatılan, “Oğlun vefat edecek” hikayesi Mevlana’dandır. Ne kadar yakın değil mi “Oidipus” hikayesine. Ne kadar birbirine benziyorlar. Geleneksel edebiyatın en önemli konusudur, bir kehanet yapılır. Kötü bir kehanettir, baba oğlunu korumak için, oğul ise canını kurtarmak için çırpınır. Çırpındığı için de kaçınmaya çalıştığı şey başına gelir. Bu Oidipus’ta da var, Sofokles’te de var, Mevlana’da da var.
Bundan ne sonuç çıkaracağız? Kaderinden kaçamazsın, çırpınmanın alemi yok, sonucunu mu çıkaracağız? Yoksa kaderinden kaçmaya çalışan bireyin trajedisini mi anlayacağız? Kaderinden kaçamaması geleneksel yorumdur. Ama bir de o duruma düşmüş bireyin çırpınması, o kötü kaderden iyi bir insan olarak kurtulmaya çalışması vardır. Modern insanın gördüğü asıl trajedi buraya doğru evriliyor. Bizim de romanlarda bunu görmemiz lazım. İlla ki büyük güce boyun eğmeyi, “Ondan kaçamazsın, devlet baba, Allah baba ne isterse o olacak, başka da bir hayat yok”u görmememiz, bireye de saygı duymamız lazım.
Bireyin inceliklerini, kırılganlığını, trajedisini, Oidipus’un kıvranmasını, Sührap’ın babasını özlemesini, babaların oğulları için üzülmesini, oğulların babalar için dertlenmesini görmek lazım. İnsan kırılganlığı, yüksek devlet düşüncesinden daha önemlidir. Ben bireye önem veren biriyim. Benim için en kutsal şey, devlet değil, bireydir, insandır. Onun kehanetler, felaketler karşısındaki kırılganlığını, insanlığını görmek isterim. Edebiyat en sonunda devlete değil, insana inanan kişilerin oluşturduğu metinler toplamıdır.
Söyleşinin tamamı için buraya alalım
... 'Çırpındığı için de kaçınmaya çalıştığı şey başına gelir'... ? Ben böyle cümle kursam neyse de, mesleği yazarlık olan biri için biraz şey bir cümle bu da. Kaçmaya çalıştığı ya da düpedüz kaçındığı şey olsa gerek o şey? Çünkü 'kaçınmaya çalışmak' da tuhaf bir davranış olur çırpındığı belirtilen kişi için.
'Modern insanın gördüğü asıl trajedi buraya doğru evriliyor' derken modern insanın maruz kaldığı trajedi mi, yaşadığı trajedi; yoksa tanık olduğu trajedi mi? Modern insanın kitapta bulacağı, göreceği trajedi mi bahsedilen? Trajedinin evrilmesi... Evrilmek alengirli bir sözcük de… Trajedinin falanca yere doğru evrilmesi nedir? Falancaya (doğru) evrilmesi ya da buraya doğru devrilmesi diyor sanırım :))
'Bir kehanet yapılır' demiş Pamuk, tam olarak. Kehanetin yapılması nasıl bir şey? Oğulların babalar için dertlenmesi yazıyor? Biri için kaygılanmak denir genelde Türkçede. Bir kişi için dertlenmek, kulağımı çok tırmaladı. Bir kişi ya da bir şey yüzünden dertlenmek denir ama bakın...