Zihinsel açıdan güçlü olmak, insanlar tarafından çoğunlukla yanlış anlaşılan bir konsepttir. Çünkü bu güç, hangi durumda olursanız olun hem düşüncelerinizi ve duygularınızı düzenleyebilmeyi, hem de yapıcı ve yaratıcı bir biçimde davranabilmeyi kapsamaktadır. İşte bu dengeye ulaşabilmek için yapmanız gerekenler:
Kaslarınızı güçlendirmek için nasıl sağlıklı alışkanlıklar geliştirmeniz, düzenli olarak spor yapmanız ve vücut gelişiminizi aksatan şeylerden kaçınmanız gerekiyorsa, zihinsel olarak güçlenmek için de buna benzer şeyler yapmak zorundasınız.
Çoğumuz kendimizle alakalı konularda inanmak istediğimiz şeye inanırız. Bunu yapmak her ne kadar kolayımıza geliyor olsa da, güçlü bir insan olmak için önce kendimize dışarıdan bir gözle, tarafsızca bakabilmemiz gerekir. Güçlü taraflarımızın farkında olmak ve zayıf taraflarımızı geliştirmek için çaba sarf etmeye başlamak ilk adımdır.
Kendinizle yaptığınız konuşmalar mutluluk seviyenizi ve zihinsel gücünüzü belirleyen en önemli şeydir. Çoğu insan için bu konuşmalar kişinin kendisine yönelttiği acımasız eleştiriler hâlini almaktadır; ancak güçlü bir insan olmak için yapılması gereken, kafalarımızın içindeki sesle çok yakın bir dostumuz gibi iletişim kurmaktır.
Devamlı olumsuz düşüncelerle boğuşmak sizi depresif ve yapmak istedikleri için aksiyon almayan bir insana dömüştürebilir. Öte yandan gereğinden fazla olumlu düşünceler de bâzı noktalarda acımasız olan hayata karşı hazırlıksız yakalanmanıza ve fazladan üzülmenize sebep olabilir.
1) Kendimle alakalı gerçekçi olmayan düşüncelere sahip miyim?
2) Genellikle ne gibi durumlarla karşılaştığımda kendimi hırpalıyorum?
3) Doğrunun ne olduğunu bildiğim hâlde kendime nasıl bahaneler uyduruyorum?
4) Başarıyı nasıl tanımlarım?
5) Bir işte başarısız olduğumda kendi kendime ne diyorum?
6) Kendime verdiğim değer neye dayanıyor?
7) Reddedildiğim zaman ne düşünüyorum?
8) Ne sıklıkta kendimden şüphe ediyorum?
9) Ne gibi durumlarda kendime gereğinden çok güveniyorum?
Genel kanının aksine, duygusal anlamda güçlü olan insanlar duygularını bastırmaz ya da acılarını gizlemezler. Aksine duygularının son derece farkındadırlar ve bu duyguların onları nasıl düşünmeye ya da davranmaya ittiğini kolayca fark ederler.
1) Duygusal acıya nasıl tepki veriyorum?
2) Beni genellikle hangi duygular etki altına alıyor?
3) Sahip olduğum potansiyele ulaşmaktan beni hangi korku alıkoyuyor?
4) En çok hangi duyguları yaşamaktan kaçınıyorum?
5) Hangi durumlarda kendimi çok mutlu hissediyorum?
6) Hangi duygular olmadığım biri gibi davranmama sebep oluyor?
7) Kendimi kötü hissettiğimde ne yaparak modumu yükseltebiliyorum?
8) Duygularım kontrolden çıkmaya başladığı zaman ne yapabilirim?
9) Kendim için üzülmeye başladığımda bu histen nasıl uzaklaşabilirim?
Hepimiz insanız; bâzen kurallarımıza ve prensiplerimize uyamıyor, daha sonradan pişman olacağımız şeyler yapıyoruz. Bununla baş etmenin en iyi yolu ise ya kendimizi daha iyi disipline etmek, ya da içinde bulunduğumuz ortamdan uzaklaşmak gibi görünüyor.
1) Neden bu kadar çabuk vazgeçiyorum?
2) Neden bırakmam gerektiğinde ısrarla devam ediyorum?
3) Davranışlarım inandığım şeylerle tezat oluşturuyor mu?
4) Davranışlarımın belirleyicisi olan zihnimi ve bedenimi sağlıklı tutuyor muyum?
5) Hangi hataları tekrar tekrar yapıyorum?
6) İleride daha büyük problem yaratacağını bildiğim hâlde meselelere geçici çözümler buluyor muyum?
7) Ulaşmak istediğim hedefler için harekete geçmekten beni alıkoyan ne?
8) Zamanımın ve enerjimin çoğunu değer verdiğim şeyler uğruna mı harcıyorum?
9) Ve kendimi sabote ediyor muyum?
Şüphesiz hepimiz güçlü olmayı ve hayatla iyi başa çıkabilmeyi isteriz sevgili dostlar. Bilmelisiniz ki bunu yapmak için kaç yaşında ve ne durumda olursanız olun geç kalmış sayılmazsınız. Onun için, bugünden harekete geçin!
Eklemiş olduğun gifler makaleyi okumaya engel oluyor. Yazıyı okurken yazının üstünde ve altında sürekli saçma sapan hareket eden manasız gifler konsantremi bozuyor. Yarıda bıraktım.