Birlikten Kuvvet Doğmuyor! Ringelmann Etkisine Göre Grup Çalışmaları Bireysel Verimliliği Azaltıyor

Ringelmann etkisi veya sosyal kaytarma adı verilen fenomen, her grup üyesinin uyguladığı çaba miktarını sınırlayan (böylece bireysel verimliliği azaltan) insan gruplarında meydana gelen bir olgudur.

Kolektif görevlerdeki bireysel çabaların azalmasına yönelik araştırma tarihi Max Ringelmann (1861-1931) adlı bir Fransız ziraat mühendisiyle başladı.

Bir at 100 birim çekiyorsa iki at 200 birim çekmeliydi.

Ancak Ringelmann şunu keşfetti: Bir faytonu çeken iki beygirin performansı tek bir beygirin performansının 2 katı değildi.

Bu şaşırtıcı verinin insan grupları üzerinde de elde edilip edilmeyeceğini merak etti ve bir deney kurguladı.

Ringelmann, gönüllü erkeklerden oluşan bir grup birey ile sırasıyla bir, üç ve sekiz kişilik deneyler yaptı. Erkeklerden tek başlarına ve grup içindeyken, ucunda gerinim ölçer bulunan bir ipi ellerinden geldiğince kuvvetli bir biçimde çekmelerini istedi.

İnsanların bir grubun parçası olduğunda, ipi çekmek için bireysel olarak çalıştıklarından daha az çaba harcadıklarını keşfetti.

Ortaya çıkan sonuç 1 insanın gücünün tek başınayken %100’ünü kullandığını varsayarak, 2 kişi olunca gücün %93’ünü, 3 kişi olunca %85’ini, sekiz kişi aynı anda halat çekerken ise yalnızca gücün %49’unu harcadığını ortaya koyuyor.

Bir grup araştırmacı 1974'te deneyi birkaç küçük değişiklikle tekrarladı.

İlk grup Ringelmann'ın orijinal çalışması ile uyumlu şekilde ve gerçek katılımcı gruplarını içeriyordu. İkincisi ise, deneyin amacından haberdar müttefikler ve her grupta sadece bir gerçek katılımcının kullanılmasını içeriyordu. Müttefikler sadece ipi çekiyormuş gibi yaptılar.

Araştırmacılar, tümü gerçek katılımcılardan oluşan grupların performansta en büyük düşüşü yaşadıklarını gördü.

Bu da verimlilik kayıplarının grup koordinasyon sorunları yerine motivasyonel faktörlerle bağlantılı olduğunu düşündürdü.

2005 yılında yapılan bir araştırmada, grup büyüklüğünün grup performansı üzerinde güçlü bir etkisi olabileceği bulundu.

Bu durumun sebebi aslında insanların “Başkaları nasıl olsa yapıyor, benim yapmama gerek yok.” bakış açısıdır.

İnsanlar grup içerisinde harcadıkları çabanın gözden kaçacağını düşünürler. Bu nedenle tam performans sergilemek yerine sadece üstlerine düşeni yaparlar.  Tam çaba göstermedikleri için kalabalığa saklanabilirler.

Pekii ne yapmalı?

Grup verimliliğini artıran faktörlerden biri, grup üyelerinin bireysel olarak değerlendirildiklerini hissetmeleridir.

Görevlerin tanımlanabilirliğinin artırılması sosyal kaytarmayı azaltacaktır. Bu sebepledir ki kompleks şirketlerde işe girişte bir görev tanımı listesine imza attırılır.

Serbest çalışmayı en aza indirmek, grupların kaytarmayı azaltmak için atabileceği bir diğer önemli adımdır.

Serbest çalışma, grup üyelerinin daha az çaba gösterdiği durumlardır, çünkü diğerleri onları telafi edebilir.

Net hedefler koymak grup üyelerinin daha üretken olmalarına ve sosyal kaytarmalarını azaltmalarına yardımcı olur.

Sosyal kaytarmanın varlığını büyük ölçüde etkileyebilecek diğer bir faktör de gruba katılımdır.

Grup üyeleri gruba dahil olduklarını ve gruba yatırım yaptıklarını hissettiklerinde daha üretken olma eğilimindedirler. Bu nedenle, gruba daha fazla katılım ve takım bağlılığı teşvik edilebilinir.

Bu içerikler ilginizi çekebilir;

Birlikten Kuvvet Yerine Komiklik Doğurmuş 23 Birleşik Görüntü
Daha Olgun Bir Birey Olmak İçin 30 Yaşına Kadar İzlemiş Olmanız Gereken 30 Felsefî Film
Her Fırsatta Kendi Kendine Kafa Açmanın Müptelası Bireyler İçin 20 Aşırı İlginç Bilgi

Popüler İçerikler

Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı