'Cezasız kalan suç kadar suçluya cesaret veren bir şey yoktur.'
Yine bir kadın toplu taşımada korkunç bir taciz ve saldırıya maruz kaldı. Bu tarz haberler gün geçtikçe 'sıradan' bir hale gelse de, duyurmaya ve tepkimizi göstermeye devam ediyoruz çünkü alışmayacağız.
Sokakları da, sosyal hayatlarımızı da, kişisel hak ve özgürlüklerimizi de terketmiyoruz!
Bazi soforler yolcusu icin mesai saati icinde araci hizlica hastaneye surer, bazi kansizlar da insanlari sadece para olarak goruyorum der ve karakola bile gitmez. Hatta karakolu birakin adami durdurmaz bile. Yazik ya, insan utaniyor sizden.
Sevgili hemcinslerim, malum yönetici kısmın bu tip kansızlıklara çanak tuttuğunu biliyorsunuz, öyleyse neden hala dövüş sporlarına merak salmıyorsunuz? Neden yine başka bir erkekten yardım bekliyorsunuz? Bu zorunlu hale geldi artık, gözlerinizle görüyorsunuz. Türkiye'desiniz, naif olmak burada hiçbir işe yaramıyor. Baktınız durum kötüye gidiyor, o arabayı hastaneye çekene kadar söylediklerini, davranışlarını ve hareketlerini yedireceksiniz o herifçioğluna. Merak etmeyiniz, kadının beyanı esastır (tecavüz tehdidi, saldırı ve tacizden dolayı), üstüne bir de meşru müdafaaya girerse (müdafaanın dozuna göre girmesi şarttır) ceza almayacaksınız, ki alsanız dahi indirim söz konusu. Artık adalet kendi ellerimize düştü, ellerimizi güçlendirmek gerekiyor.
Bunları öyle bir hadım edeceksin ki, bu tür işleri yapmayı bırak, aklının ucundan bile geçirenlere deli gibi korku vereceksin. Allah herkesi iyi insanlarla karşılaştırsın.