Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür'den Uyarı: 'Beklenen Marmara Depremi Öne Çekilmiş Olabilir'

Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, beklenen Marmara depremi ile ilgili uyarılarda bulundu. Görür, 'Eylül ve ocak ayındaki son depremler, kırılmasını beklediğimiz fayın batı ucunda gerçekleşince şahsen ben endişeye kapıldım. Küçük de olsalar bu depremlerin, beklenen Marmara depremini öne çekmiş olabileceğini düşünüyorum' dedi.

'Marmara Denizi'nin altındaki kabuk fazla dayanamayacak'

Yer bilimci Prof. Görür, Sözcü'den Özlem Güvemli'ye konuştu. Görür, beklenen Marmara depremi ile ilgili ciddi uyarılarda bulundu.

Marmara'yı, 1999 depreminden bu yana izlediklerini ifade eden Prof. Dr. Görür, şunları söyledi:

'1999 depremi esnasında Anadolu levhası 5,5 metre batıya doğru savruldu. Deprem kırığı İzmit Körfezi’nin Marmara’ya girdiği yerde durdu. Böylece bu depremler belirli miktardaki stresi Marmara’nın altındaki kırılmayan kabuğa transfer etti. Depremler olmasaydı Anadolu levhası yılda sadece 2,5 cm batıya kayacak ve bu yer değiştirmeye denk gelecek bir stresi Marmara Denizi’nin altındaki kabuğa yükleyecekti. Fakat bu depremler normalde 200-220 senede birikebilecek olan bir stresi saniyeler içinde Marmara kabuğuna yüklediler ve her sene de 2.5 cm’lik bir stresi yüklemeye devam ediyorlar. İşte bu nedenle Marmara Denizi’nin altındaki kabuğun fazla dayanamayacağını ve eninde sonunda kırılarak büyük bir deprem üreteceğini düşünüyoruz.'

'Depremin, 1999'dan itibaren 30 yıl içinde olma olasılığı yüzde 60'tan fazla'

Marmara tabanını boydan boya kesen doğrultu atımlı fayın üç kola ayrıldığını anlatan Prof. Dr. Görür, İstanbul’u etkileyecek depremin 70-75 km uzunluğundaki Yeşilköy açıklarında başlayıp orta Marmara çukurluğunda devam eden Kumburgaz fayında meydana geleceğini düşündüklerini ifade etti.

Marmara’da en son 26 Eylül 2019’da meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki ve 11 Ocak 2020 tarihli 4.7 büyüklüğündeki depremlerin bu kolun batı ucunda meydana geldiğini söyleyen Görür, şunları kaydetti:

Son depremler bu kolun batı ucunda gerçekleşince şahsen ben endişeye kapıldım. Küçük de olsalar bu depremlerin beklenen Marmara depremini öne çekmiş olabileceğini düşünüyorum”

'En az 7,2 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz'

Marmara fayının en az 7,2 büyüklüğünde bir depreme neden olacağının altını çizen görür, ”Yerel yöneticileri ve hükümeti, yaklaşan bu tehlike karşısında önlem almaya davet ediyoruz. Depremde olması muhtemel zararların önüne geçebilecek tedbirleri almalı. Deprem siyasi ideoloji ve parti tanımaz. Geldiğinde hepimiz zarar göreceğiz. Dua edelim de gelmeden önce yöneticilerimiz akıllarını başlarına alsın ve bu afete karşı önlem almada kenetlensinler.” dedi.

'İstanbul'da 960 bin riskli bina'

'Devletin resmi rakamlarına göre İstanbul’daki yapı stokunun yüzde 60’ı herhangi bir mühendislik hizmeti almamış ve gecekondu mantığıyla inşa edilmiş. Resmi rakamlara göre İstanbul’da 1 milyon 600 bin bina var. Eğer bu binaların yüzde 60’ı beklediğimiz 7,2 büyüklüğündeki depreme dayanmazsa toplam 960 bin riskli bina var demektir. Bu binaların deprem olmadan önce deprem güvenli hale getirilmeleri gerekir. Resmi binaların güçlendirildiğini veya yeniden yapıldığını biliyorum ama halkın oturduğu yerlerin önemli bir kısmının henüz elden geçirilmediği de malum'

İstanbul neden 20 yılda depreme hazırlanamadı?

'İstanbul’u depreme yeterince hazırlamamış olmamız bu işi pek beceremediğimizi göstermektedir. Beceremeyişimizin nedeni bu işi nasıl yapacağımızı bilmediğimizden değil, umursamazlık. Tehlike ve risk analizlerini yaparak bir an önce belli bir program dahilinde zarar azaltma çalışmalarını kararlılıkla sürdürürseniz istediğiniz kenti veya bölgeyi depreme hazırlarsınız. Ama üzülerek söylemeliyim ki bizim yöneticilerimiz deprem gelmeden önce pek bir şey yapmak istemiyor.'

'Kanal İstanbul'un dayanması zor'

”Beklenen Marmara depremi minimum 7,2 büyüklüğünde olacaktır. Bu deprem gerçekleştiğinde Kanal İstanbul’un Küçükçekmece Gölü ile Marmara Denizi arasındaki bölümü en az 9-10 şiddetinde etkilenecektir. Bu şiddetteki bir depreme kanalın bu bölümünün ciddi bir hasar almadan dayanması çok zordur. Ben açıklandığı ilk günden beri Kanal İstanbul’a karşı çıktım. Karşı oluşum siyasi veya ideolojik nedenlerden dolayı değil tamamen bilimsel gerekçelerledir. Deprem kenti olan ve büyük bir deprem bekleyen İstanbul'da böyle bir projenin yapılması son derece risklidir.”

İBB ve ODTÜ işbirliği ile hazırlanan İstanbul Tsunami Bilgi Kitapçıkları'nda, İstanbul'un hangi ilçesinin olası tsunamiden nasıl etkileneceği açıklandı. 📌

Hangi İlçe Ne Kadar Etkilenecek? İşte İstanbul'un Tsunami Senaryosu

Popüler İçerikler

Hollanda Hükümeti'nden Örnek Karar: Scottish ve Sphynx Kedilerin Sahiplenilmesi Yasaklandı!
Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
YORUMLAR
04.07.2020

Her zaman diyorum ; bizim derdimiz ayasofyanın cami olması ya da başka bir şey değil. Gündemde deprem olmalı ekonomik sıkıntılar olmalı. Bayramda bile gsm şirketleri çöktü bir depreme kimse hazır değil. Ölüm Allah'ın emri deyip geçeceğiz bu kadar ucuz olmamalı insan canı. Ne toplanacak alan var ne bir toplu kentsel dönüşüm var.Senaryo her depremde olduğu gibi aynı olacak...

Pasif Kullanıcı
04.07.2020

Niçin ranta niçin paragöz müteahhitlere niçin kaderci yöneticilere karşı olmamızın ne demek olduğunu anlıyorsunuz değil mi ? :)

Pasif Kullanıcı
04.07.2020

Geliyor gelmekte olan, umarım o gün bu depremi en az hasarla atlatarak kurtuluruz, İstanbul ve diğer çevre illerin nufusunun azaldığı bayram tatili dönemlerine denk gelmesi temennim

TÜM YORUMLARI OKU (18)