Mutfaktan uzak duranların en büyük bahanesi 'ben yemek yapmayı beceremiyorum ki!' cümlesidir. Eh durum bu olunca onları mutfakla barıştıracak, mutfağın aslında sandıkları kadar korkunç bir yer olmadığını gösteren ipuçları gerekir. Bu ipuçları sayesinde siz de bir oh çekebilirsiniz.
Anneleriyle zamanında mutfağa girmiş olanlar bilir çoğu anne elinde doğrar soğanı. Ama nasıl olur da o soğan hiç dağılmadan üstelik aynı boyda küp küp doğranır? Evet annelerimiz gibi becerikli değiliz ama doğrama tahtası da hayatımızı koylaştırmak için var. Soğanı soyun ama kök kısmını kesmeyin. Daha sonra ikiye kesin. İlk olarak uzunlamasına birkaç kesik atın kök kısmını tutup kalanını küp küp doğrayın.
*Soğan doğrarken gözlerinizin yaşarmaması için de ağzınıza bir yudum su alın ve doğrama işlemi bitene kadar yutmayın. ☺
Soğansız yemek olmaz bu konuda hemfikiriz. Ama siz ne zaman soğanları koysanız kesin yanıyorlar dimi? Şimdi bu durumun iki püf noktası var ilki ateşinizin kesinlikle orta ateşte olması şart. İkincisi de soğan yapı gereği hemen yağ çeken bir sebze bu nedenle soğanları ateşe koymadan önce üzerine bir parmaktan daha az su koyarsanız pembeleşme anına kadar içine yağ çekmez. Suyu çeken soğanların içine yağı ekleyip pembeleştirmeye başlayabilirsiniz.
*Buradaki pembeleşme tabiri soğanların bir miktar şeffaflaşması ve sarımtırak bir renk alması anlamına geliyor.
Sarımsağı soymak en zahmetli işlerden biridir. O incecik zar gibi olan kabuğunu soyacağım diye sarımsağın yarısını çöpe atarız. Bunun basiti bir diş sarımsağın üzerine bıçak ile vurmak. Çatlayan sarımsak kolayca kabuğundan soyulacaktır.
İşte bu durumun püf noktası tırtıklı bıçak ve hafif sert domates! Tırtıklı bıçak ile domates ezilip büzülmeden harika dilimler elde edebilirsiniz.
Evet üzülmeyin ben de ilk başlarda o sebzelerin yarısını çöpe atıp ve hatta soymadan yiyenlerdenim. Ama size söyleyebileceğim ilk tavsiye kendinize bir salatalık soyucu almanız. Merak etmeyin fiyatları 5 TL'den fazla olmuyor. Daha sonra işleriniz çok kolaylaşacak hafif hafif çevirerek kolayca soyabilirsiniz.
Marulları yıkadıktan sonra iç içe koyun ve uzunlamasına üçe bölün. Daha sonra dilediğiniz gibi doğrayın.
Öğrenci yemeği olarak anılan makarnayı birbirine yapışmış halde sudan çıkardığınız anı gözünüzün önüne geldi mi? 'Al işte bir makarnayı bile beceremedim bravo bana' hissiyatından kötüsü yoktur. Ama size bir sır vereyin ne suyuna konulan yağ ne de başka bir ek madde makarnalarınızın birbirine yapışmamasını sağlıyor. Önemli olan püf nokta iyice fokurdayan suda bir kaşıkla girdap oluşturmanız. Yalnız bunu yaparken mutfağı göle çevirip kendinizi yakmayın. Daha sonra bu girdabın içine makarnaları bırakmanız.
*Eğer makarnayı biraz daha diri seviyorsanız. Paket üzerindeki pişirme süresinden 1-2 dk daha az haşlamalısınız.
Evet bunu kasabınızda falan da yaptırabilirsiniz. Ama asıl amacı aromayı daha iyi tavuğa yapıştırabilmek. Şimdi ilk olarak yağlı pişirme kağıdı ya da streç film arasına tavuğu koyun. Daha sonra istediğiniz baharatları tavuğun iki tarafına da iyice serpin. Son olarak merdane gibi ağır bir şey ile tavuğu iyice inceltin. Bu sayede tavuk hem hızlı pişecektir, hem de aromasını daha kısa sürede içine çekecektir.
İki tip kıyma vardır; buzluktan çıkmış ve yeni alınmış. Yeni alınmış kıyma ile işiniz biraz daha kolaydır. Buzluktan çıkmış kıymayı direk tencereye atarsanız kocaman bir kütle pişirirsiniz. Bu nedenle benden size tavsiye iyice çözülmesini beklemeniz yönünde.
Şimdi gelelim nasıl yapılacağına. Tavaya biraz yağ ekleyin ve kıymayı parça parça tavaya koyun. Ve sonra tahta kaşık ile sürekli bastırarak ve karıştırarak pişirin.
Et pişirmenin birçok püf noktası vardır. Etinizi nasıl baharatlandırmanız gerek ya da ne derecede pişmesini istiyorsunuz gibi ayrıntıları şuradan daha detaylı olarak inceleyebilirsiniz.
Eğer mutfağa anneniz kadar aşina değilseniz göz kararı miktarlar kullanmamanızı öneriyorum. Eğer bir ölçü 1 su bardağı kadarsa üzerinde oluşan tepeciği eklemeniz size sıkıntı yaratabilir.
Evet hamur işi tariflerinin çoğunda bu ibare vardır. Sizde buzdolabından çıkardığınız taş gibi tereyağının mikserde krema kıvamına getirmeye çalışıyorsunuz. Ama olmuyor değil mi? İşin püf noktası tereyağının oda sıcaklığında olması. Tereyağınızın hemen oda sıcaklığına gelmesini istemiyorsanız. Soğukken kullacağınız kadarını rendeleyerek bekletirseniz. Zamandan tasarruf edebilirsiniz.
Son olarak sevgilinize hava atmanın yolu biraz yağ ve çizilmemiş bir teflon tava. Kırdığınız yumurtaları çevirmek için teflon dahi olsa tavayı biraz yağlamalısınız. Daha sonraki püf noktası da tavanızın size göre ağırlığı eğer narin bilekli bir kadınsanız tavayı daha hafif seçmelisiniz. Bu sayede bileğinizi rahatça hareket ettirebilirsiniz.
Mignon! Harika bilgiler paylaşıyorsun. Evlenilecek kızsın :D
bilmediğim şeyler değilmiş
makarnanın yapışmamasını istiyorsanız haşlama suyuna biraz sıvı yağ katın (tercihen zeytinyağı) yapışmaz...