O dönemki eşi ünlü yönetmen Ömer Kavur’un ‘Kırık Bir Aşk Hikayesi’ filminde oynadı ancak kendi deyimiyle “yönetmen karısı” olarak aktrisliğin yolunun yönetmenin koynundan geçmediğini kanıtladı. Elbette ki o dönem sansasyon olan iddialara atıfta bulunuyordu Hümeyra ve kendisiyle dalga geçiyordu. Deniz Türkali’yle bir anısını da Asu Maro’ya verdiği röportajda şöyle aktarıyordu: “Deniz’le şikayet ederdik; hani iyi aktrisliğin yolu yönetmenin koynundan geçiyordu? Biz koynundayız, hiçbir şey yok.”
Yine Asu Maro’ya verdiği röportajında çok istediği bir rol için Ömer Kavur’un gözlerinin içine içine nasıl baktığını anlatıyordu. Asu Maro’nun sözleriyle: “Müjde Ar’ın oynadığı ‘Ah Güzel İstanbul’da çok aklı kaldı. ‘Ben oynayayım’ demeyi gururuna yediremedi, senaryodaki kadının yüzünde bıçak yarası var diye günlerce Kavur’un karşısında yüzündeki kazadan kalma yarayı göstererek oturdu ama nafile…”
Bu kadına tam anlamıyla hayranım ya. Oyunculuğuna da hayranım, sesine de hayranım, yüzüne de hayranım. Ay mutlu oldum görünce
Bazı insanlar gerçekten güzel/yakışıklıdır fakat havası olmaz ve güzellik/yakışıklılık bir anlam ifade etmez.Bazı insanların ayrı bir havası vardır güzel/yakışklı olsada olmasada.İşte Hümeyra böyle bir kadın hem güzel hem de ayrı bir havası var.Sağlıklı yaşları olsun:)
sen hiç kabuğuna çekilme hümeyra.. tam tersine daha çok ol hep gözümüzün önünde dur.... AŞKsın senn