Trakya'da Kasım Başkadır! Kurtuluşunun 94. Yılında Trakya İşgali ve Geri Alınma Süreci

Kasım ayı herkes için kışın gelişini simgelerken; Trakya'da yaşayanlar için Kasım, farklı bir anlam taşır. Tüm Trakya'nın düşman işgalinden kurtularak vatanın bir parçası olması her Kasım ayında tekrar yaşanır, hatırlanır. Bu vesile ile Trakya'nın güzel il ve ilçelerinin düşman işgalinden kurtuluşunu tarihleri ile sıralıyoruz.

Çorlu - 1 Kasım

1912-1913 Balkan Savaşları'nın birinci devresinde Osmanlı Doğu Ordusu Kumandanlığı karargahı Çorlu'daydı. 5-6 Aralık 1912 savaşlarından sonra Bulgarların eline geçti. Balkan Savaşları'nın ikinci devresinde Edirne'ye doğru ilerleyen Türk Ordusu tarafından 15 Temmuz 1913'de kurtarıldı. Kurtuluş Savaşı yıllarında ise Çorlu, 25 Temmuz 1920'de Yunan işgaline uğradı. 1918 yılından beri faaliyet gösteren ve Trakya'nın kurtuluş mücadelesini yöneten Trakya ve Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kurduğu çeteler burada da faaliyetlerine devam ettiler. Mudanya Mütarekesi kararları ile 15 Ekim 1922'de savaşılmadan Yunan yönetimi tarafından Türk yönetimine devredilmiştir. Trakya'nın giriş kapısı Çorlu 1 Kasım'da tamamen esaretten kurtulmuştur.

Silivri - 1 Kasım

Silivri bugünlerde İstanbul'un bir parçası olsa da, Trakya'nın önemli şehir merkezlerinden biri olarak biliniyor. Osmanlı döneminde oldukça küçük bir nüfusa sahip olan bu güzel sahil beldesinin de kurtuluş tarihi 1 Kasım.

Muratlı - 2 Kasım

Trakya'nın en güzel ilçelerinden biri olan Tekirdağ'ın Muratlı ilçesi 1870 yılında Avrupa-İstanbul demir yolu çalışması sırasında yapılan İstasyon ve Hıdrellez şenlikleriyle tanınıyor.  Muratlı, kurtuluşunu 2 Kasım'ı coşkuyla kutluyor.

Vize - 2 Kasım

Kırklareli'nin eşsiz tarihiyle öne çıkan ilçesi Vize; Türkiye sınırlarındaki Trakya'da bulunan tek antik tiyatroyu sınırlarında bulunduruyor. Vize için 2 Kasım yılın en özel günü.

Kıyıköy - 2 Kasım

Yeşilin her tonunu bulabileceğiniz Kıyıköy de bağlı olduğu Vize gibi 2 Kasım'da bağımsızlığını kutluyor.

Pınarhisar - 8 Kasım

1877-78 Osmanlı Rus savaşında Rusların işgaline uğramış, Balkan savaşının büyük bir bölümü burada yaşanmıştır.1912 yılında Bulgarların işgaline uğramış, 23 Temmuz 1913'te geri alınmıştır. Birinci Dünya Savaşı sonrasında ise Yunanların işgaline uğramış, 8 Kasım 1922 son kez geri alınmıştır. Tarihin her döneminde önemli konumu ile dikkat çeken Pınarhisar'ın kurtuluş günü 8 Kasım'da kutlanmaktadır.

Lüleburgaz - 8 Kasım

14. yüzyıldan 1919'a kadar Osmanlı egemenliğinde kalan Lüleburgaz, Kurtuluş Savaşı'nın önemli kongrelerinden Lüleburgaz Kongresi'ne sahne oldu. Sevr Antlaşması'ndan sonra yöre Yunanlarca işgal edildi. Yöre, işgalden ancak Mudanya Mütarekesi'nden sonra kurtulabildi. Trakya'nın en önemli yerleşim bölgelerinden biri olan Lüleburgaz'ın da kurtuluş tarihi 8 Kasım

Babaeski - 9 Kasım

Babaeski 1912 yılında Bulgarların, 1919'da da Yunanların işgaline uğramıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında Türk askeri kuvvetlerinin toplanma yerlerinden olan Babaeski'de 'Trakya Paşaeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti' kurulmuştur. Kurtuluş Savaşı sırasında 9 Kasım 1922'de işgalden kurtarılmıştır.

Kırklareli - 10 Kasım

Kırklareli de Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı sıralarında Bulgar ve Yunan işgaline maruz kalarak büyük eziyet ve sıkıntılar yaşadıktan sonra 10 Kasım 1922’de nihai özgürlüğüne kavuşmuştur. Bu döneme kadar Edirne'ye bağlıyken, 1924 yılında vilayet olmuştur.

Tekirdağ - 13 Kasım

Tekirdağ, Osmanlı döneminin sonlarında Edirne vilayetine bağlı bir sancak merkezi idi. 93 Harbi'nde (1878) Rus, Balkan Harbi'nde (1912) Bulgar ve I. Dünya Savaşı'ndan sonra (1920-1922) Yunan işgali yaşayan Tekirdağ;13 Kasım 1922 tarihinde kalıcı olarak Türk topraklarına katıldı.

Malkara - 14 Kasım

Malkara, 1828 Osmanlı - Rus savaşı sırasında ilk defa işgale uğramıştır. 1878 Osmanlı - Rus savaşında da (93 harbi) Tekirdağ işgal edilince, Malkara da önemli göçlere sahne olmuştur. Malkara, tarihinin en kötü günlerini Balkan savaşı sırasında yaşamıştır. 9 Kasım 1912'de Bulgarlar tarafından işgal edilmiştir. Yerli Bulgar ve Rumlarında işbirliği ile 500'den fazla kadın, erkek ve çocuk şehit edilmiştir. Katledilen insanlar, toplu olarak gömülmüşlerdir. Şehitlik haline gelen bu yerde, bu şehitlerin anısına bir anıt dikilmiştir. İşgal 8,5 ay sürmüş, bu arada şehir yağma edilmiş, yakılmış, yıkılmıştır. 14 Temmuz 1913'te Mustafa ve Enver Paşa'nın birlikleri tarafından şehir harabe halinde kurtarılmıştır. Malkara son kez, I. Dünya Savaşı sonunda 20 Temmuz 1920'de Yunanlar tarafından işgal edilmiştir. İşgal yıllarında çok kötü günler yaşayan Malkara, 11 Ekim 1922'de sağlanan ateşkes uyarınca 14 Kasım 1922 tarihinde Yunanların şehri boşaltmasıyla kurtulmuş ve özgürlüğüne kavuşmuştur.

Hayrabolu - 14 Kasım

1914 yılında Hayrabolu'yu işgal edip az sayıdaki kuvvetlerini bölgeye yerleştirerek İstanbul'a ilerleyen Yunanlılar Hayrabolu'da ve birçok köyünde halktan masum insanları katletmiştir. Yıllar süren çarpışmalardan sonra 14 Kasım 1922 tarihinde Yunan kuvvetleri Hayrabolu bölgesinden çekilmiştir.

Şarköy - 17 Kasım

I. Dünya Savaşı sonrası gelişen olaylar neticesinde 20 Temmuz 1920 günü Yunanlılar Tekirdağ kıyılarına çıkartma yaptılar. Rum ve Ermeniler’in içeriden savaşa katılmaları ve Yunan işgal kuvvetlerine yardımcı olmaları sonunda Türk birlikleri gerilediler. Şarköy 2,5 yıl kadar Yunan işgali altında kaldı. 17 Kasım 1922 günü Yunan işgalinden kurtuldu.

Uzunköprü - 18 Kasım

1920 yılındaki son işgalde Yunanlar kentin adını Makrifere’ye çevirmiş ve 2 yıldan fazla bu adla anılmıştır. 18 Kasım 1922‘de kentin Türkler tarafından geri alınmasından sonra Uzunköprü olan özgün adına geri kavuşmuştur. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra İtilaf Devletleri’yle 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Anlaşması’nda Meriç nehrinin Türkiye-Yunanistan sınırı olarak kabul edilmesiyle son ve kesin olarak Türk topraklarında kalan Uzunköprü’de kentin kurtuluş tarihi olan 18 Kasım her yıl törenlerle kutlanmaktadır.

Keşan - 19 Kasım

1877 yılında Gelibolu Sancağı'na bağlı ilçe olan Keşan, sırasıyla Rus, Bulgar ve Yunan işgallerine uğramış, 11 Ekim 1922Mudanya Ateşkes Anlaşması sonrası 19 Kasım 1922'de TBMM hükümetine bağlanmıştır.

Meriç - 19 Kasım

Balkan Savaşları'na (1912-1913) kadar bugünkü ilçe topraklarının bir kısmı Sofulu'ya, diğer bir kısmı da Uzunköprü'ye bağlıydı. Sofulu'nun elden çıkmasından sonra, bölge 1913'te Kavaklı adıyla ilçe yapıldı, 1919'da da Uzunköprü kazasına bağlandı. 1930'lara kadar Kavaklı ve Kavak adlarıyla anılan Meriç de 1920'den 1922'ye dek Yunan işgalinde kaldı.

Enez - 23 Kasım

Doğanın her rengine ev sahipliği yapan, antik kent Ainos'tan günümüze Enez olarak gelen ilçe için 23 Kasım'lar çok özel.

Havsa - 23 Kasım

Edirne'nin Osmanlı başkenti olduğu dönemde sarayın av ve eğlence merkezi olan, Havsa 23 Kasım 1922'de yeniden bağımsız olmuştu.

Edirne - 25 Kasım

22 Ağustos 1829 yılında Rusların şehre girip birkaç ay kalmaları Edirne’nin uğradığı ilk işgal

felaketi olmuştur. Edirne, 20 Ocak 1887’de tekrar Rusların 13 ay, 26 Mart 1913’te Bulgarların dört

ay, 1920’li yıllarda Yunanlıların iki yıllık işgallerine de sahne olmuştur. 25 Kasım 1922 yılında düşman

işgalinden kurtarılmıştır

Lalapaşa - 27 Kasım

İşgalciler Trakya'yı 27 Kasım'da tarihi ilçe Lalapaşa'dan terk etti. Bu son kurtuluşla birlikte Kasım ayının Trakya için anlamı tamamen değişti.

Popüler İçerikler

Gazeteci Fulya Öztürk'ün Azerbaycan Milletvekiline Ağladığı Anların Beden Dili Analizi Çok Konuşuldu
Serdal Adalı, Ricardo Quaresma'ya Jübile Yaptıracağı Tarihi Açıkladı
Asgari Ücretin Açıklanmasından Sonra Cumhurbaşkanı’na Mesaj Atan Kadir İpek Gözaltına Alındı
YORUMLAR
02.11.2016

Kurtuluşla kutsandık,Atamızı kaybetmekle lanetlendik.Aynı anda yas ve düğün gibi.Efsane bi içerik,aşırı beğendim ^^

03.11.2016

Bu toprakların geçmişte (sadece bir insan ömrü kadar yakın bir tarihte) işgal altında olduğunu, Mustafa Kemal'in başlatıp yönettiği Kurtuluş Savaşı sayesinde düşman çizmelerinden kurtulup özgür ve bağımsız Türk topraklarına dönüştüğünü unutmayalım, unutturmayalım! Yaşasın tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti!

02.01.2020

Gönül isterdi ki Garbi Trakya'yı Gümülcine'yi,İskeçe'yi ve Dimetoka'yı da kurtaralım. Oradaki çoğunluk ahali olan Türk halkını da hudutlarımıza geri alalım. Nasip olmadı. Rodoplar da bu millet için bir sevda olarak kaldı

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ