Oyuncu sevgilisi Tolga Pancaroğlu'ndan şiddet gördüğünü iddia eden hatta daha öncede savcılıktan koruma kararı çıkartan sunucu Eda Pera Küçük, Twitter hesabından şiddete maruz kaldığını söyledi ve fotoğraflar paylaşarak yardım istedi. ''Yalvarıyorum, ne olur artık sesimi duyun'' diyen Küçük, şantaja maruz kaldığını da ifade etti ve ''Beni bu hale eski sevgilim getirdi'' dedi.
Habertük gazetesinin haberine göre ağustos ayında 3 yıllık sevgilisi oyuncu Tolga Pancaroğlu'ndan şiddet gördüğünü söyleyen Küçük savcılığa başvurarak koruma kararı çıkarmıştı.
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göreilişkilerinin birinci yılından sonra Pancaroğlu'ndan şiddet görmeye başladığını söyleyen Küçük, o dönem yaşadıklarını şöyle anlattı:
''Ayrıldım ama üç hafta sonra tekrar barıştık. Ancak şiddet uygulamaya devam etti. ‘Ben oyuncuyum, benim dediğim olacak. Sen evde oturacaksın, çalışmayacaksın’ diyordu. Gizlice çektiği videolarımla tehdit ettiği için ondan ayrılamıyordum.”
Küçük, 'Arkadaşlarımın polise haber vermesiyle ölümden döndüm. En son dövdüğünde bir hafta hastanede yattım. Belgelerimle savcılığa başvurdum, koruma kararı çıktı. Fakat Tolga bu kararı da ihlal etti, şu an hakkında yakalama emri var” demişti. Davayı geri çekmesi için tehdit edildiği belirten Küçük, “Tolga bana bıçak çekti ve ölümle tehdit etti. Ailesi de davayı geri çekmem için tehdit ediyor. Bugüne kadar aileme bir şey anlatamadım. Ancak artık her şey ortaya çıksın istiyorum” dedi.
Ulkecek psikologa gitmemiz lazim. Kimin psikopat oldugu belli degil herkeste o potansiyel var. Sokaga ciksan oldurulup oldurulmeyecegin bile mechul. Aslina bakarsaniz bu tip olaylar ozellikle son zamanlarda asiri artti. Abarti olacak belki ama, devlet bunlara bilerek mudahale etmiyor gibi geliyor, milleti artik bu rejimin yetersiz olduguna ikna edip seriat ister bir hale getirmek istiyorlar bence.
adam kanıtlarını sunmamış henüz ama sanatçı demeyin her oyuncuya. bu adamın esasen konservatuarda okuması bile enteresan. işte konservatuarda hiç bir psikolojik süreçten geçilmediğinin en büyük kanıtı şu olay. bundan evvel tardu flordun da sevgilisini bıçaklamıştı. ama yapımcılar utanmadan aldılar o adamı dizilere. başka bir ülkede olsa o adam bir daha hiç bir yere çıkamaz. bu ülkede erkekler herşeyi yapıyorlar ama hiç bir yaptırım yok. ben kadın olsam bu ülkede hiç bir erkekle bırak sevgili olmayı, kahve bile içmem.
Ben birşey söyleyeceğim ama bu yukarıdaki çift ile alakalı değil. Ben bir erkek olarak çok tesirginim. Belki benim gibi düşünenlerde vardır. Mesele şu bir kadın herhangi bir yerde eğer isterse benim hayatımı çok kolay karartabilir gibime geliyor. Örnek vermek gerekirse; bir kadın arkadaşımla anlaşamadım diyelim kalabalık bir ortamdayız mesela otobüste. Kadın imdat taciz ediyor dese yığınla insan lince kalkışacaktır eminim. Hadi diyelim öyle bir ortamda biri çıkar derki ben gördüm yada duydum öyle birşey yapmadı falan der belki yırtarsın. Ama iş sanal boyuta gelince, arkadaş o kadar peşin hükümcü varki, suçsuz dahi olsan kendini savunamaz duruma gelirsin. Allah inşallah yaşatmasın da sizler de her konuya hurra saldırmadan önce iyice bir okuyun karşı tarafı dinleyin ya da varsa şahitleri dinleyin. Bu anlattığım bu konu ile ilgili değildi tekrar altını çizmiş olayım. Şiddetin hertürlüsü kötü birşey ama hrm kadına hem de erkeğe. Bu şiddet sadece fiziki olmaya bilir. Anlatabildim umarım