Stokholm sendromu, rehinenin kendisini rehin alan kişiyle olası diyalog sürecinde oluşan, duygusal anlamda sempati ve empati oluşması olarak özetlenebilecek psikolojik durumu anlatan bir terimdir. İlk olarak Psikiyatr Nils Bejerot tarafından adlandırılan sendrom, ismini 1973 yılında İsveç'in başkenti Stokholm'de yaşanan bir olaydan almaktadır.
Bu sendromunu kıyısından köşesinden işlemiş veya tamamıyla o konu üzerine kurulmuş filmleri sizler için derledik. Bu listede olmayan bu tarz konulu hatırladığınız filmler varsa yorumlarda belirtebilir, içeriği okuyanların yararlanmasını sağlayabilirsiniz.
IMDb puanları baz alınarak sıralanmış ve film bilgileri turkcealtyazi.org dan derlenmiştir.
Kendini esir alana karşı koyamayıp onunla aynı düşünmeye başlamak farklı, ancak onun gerçek amacının haklılığını kabul edip onun tarafına geçmek daha farklı bence. Ayırt edilmesi gereken bi nokta. İlkinde zayıflık, ötekinde sadece adalet duygusunun ağır basması durumu var. V for Vandetta'da olan ise kadının, V'nin amacını haklı bulduğu için benimsemesidir. Yoksa zayıflığı yüzünden ona karşı koyamadığı için zorunlu bi kabulleniş yoktur.
yabancı'da da var bu durum bilmeyenler için : yabancı çiçeği burnunda bir kitap
çok eskiden izlediğim bir film vardı adını bilmiyorum ama konusu çok etkilemişti. konusu evli bir çifti ele alıyor. adam karısına artık başkasını sevdi,ğini ve ayrılmak istediğini söylüyor. Kadın kocasına o kadar aşık ki onun başkasına ait olmasını istemiyor ve kocasını kendine tekrar aşık edene kadar onu banyoda hatta klozetin üstüne bağlı bir şekilde rehin alıyor ve kocası bu baskı sonucunda karısına tekrar aşık oluyor. çok ilginç bir filmdi adını bilen varsa yazabilir mi ?