2012 yılında eşi Gülistan Özger ile boşanan Mehmet Ali Yılmaz, 3 Ocak günü, velayeti kendisinde olan oğlu Mertcan'ı, baygın halde hastaneye götürdü. Doktorlar, babasının merdivenden düştüğünü iddia ettiği Mertcan'ın vücudunun bazı bölgelerinde darp izleri olduğunu gördü. Bunun üzerine polise bilgi verildi. Polis, babayı gözaltına aldı. Emniyetteki sorgusunda, ödevini yapmadığı için kızdığı oğlunun kalçasına tokat attığını söyleyen baba Mehmet Ali Yılmaz, serbest bırakıldı.
Polis ekipleri soruşturmayı sürdürdüğünde ise babanın oğlunu elektrikli süpürgenin demir borusuyla dakikalarca dövdüğünü tespit etti. Baba Mehmet Ali Yılmaz tekrar gözaltına alındı. Yoğun bakımda olan Mertcan ise hastanede verdiği yaşam mücadelesini 4'üncü günde kaybetti. Baba Yılmaz, yeniden yapılan sorguda, oğlunu ders çalışmadığı için uyardığını, sözünü dinlemeyince de süpürgenin demir borusuyla dövdüğünü itiraf edince, tutuklandı.
İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce tututuklu Mehmet Ali Yılmaz hakkında 'altsoya karşı kasten öldürme' ve 'eziyet' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın bugün görülen ilk duruşmasında Mehmet Ali Yılmaz'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Cezadan herhani bir indirim yapılmadı. Yılmaz'a ayrıca 2 çocuğuna işkence ettiği için 12 yıl hapis cezası da verildi.
Mahkeme çıkışında açıklamalarda bulunan anne Gülistan Özger, karardan memnun olduğunu belirtirken, 'Çok yerinde bir karar verildi' dedi.
Daha sonra Hatay Barosu'ndan Avukat Sevinç Çakıcı, kararı değerlendirdi. Aile içi şiddeti kalıcı hale getirmek isteyen zihniyetler açısından ibret verici bir ceza olduğunu belirten Çakıcı, 'Mahkeme iyi hal indiriminin uygulanmaması yönünde bir karar vermekle böyle şiddet uygulayanlara çok güzel ders verircesine bir ceza verdi. Bu anlamda adalet yerini buldu. Her zaman söylediğimiz gibi ceza vermek bu gibi olayları azaltmıyor. Yine eğitim diyoruz, eğitimin altını çiziyoruz' dedi.
Avukat Mehtap Sert ise, sanık Mehmet Ali Yılmaz'ın suçunu reddetse de dosyadaki delillerle suçunun sabit görüldüğünü kaydederken, 'Mertcan açısından ağırlaştırılmış müebbet, işkence suçundan her 2 çocuk için 6'şar yıl ceza aldı. Sonuçtan çok mutluyuz. Ancak ben bu konuyla ilgili şunu eklemek istiyorum; Mehmet Ali de çocukken çok şiddet görmüş, babasının şiddetine uğramış, sistematik işkence neticesinde bu hale gelmiş. Yani koruyamadığımız bir çocuk, koruyamadığımız başka bir çocuğu öldürdü. Bu durum çok vahim. Bu konuda Çocuk Bakanlığı'nın kurulması için açısından yetkililere duyuruda ve talepte bulunuyoruz' dedi.
millet çocuk sahibi olmak için yıllarca tedavi görür (ben dahil) ebeveyn olma özlemiyle yıllarca emek ve para döker böyleleri de kıymetini bilemez.
20 li yaşlarımda öldüm bittim..bebeğim çocuğum olsun diye...ne isabettir ki olmadı :) o zaman ceza diyordum şimdi ödül...dinlerle bağlantılı tanrı inancım yoktur ancak tasavvuf biraz bilirim ve derim ki olan hayırlı olandır..bu komple teslimiyet değil...mantıklı olarak...geleceği olmayan bir dünyaya çocuk getirmek istemiyorum.bizi kandırıyorlar komplosuna girmeyin..tüknen kaynaklar ya da tükendiğini düşünmemizi sağladıkları kaynaklar.......mevcut hayvanlarımın hayatını sağlığını zar zor sağlarken bir insan bebek büyük sorumluluk..ona insani dğerleri vermeye çalışırken dünyanın bundan uzak olması....biz bu kadar ince eler sık dokurken....insan hariç gördüğümüz bildiğimiz dünyadaki her canlıya merhametim var..bakmayın bir bebenin bi sorunu olduğunda tabiki canım yanıyo kendimce bişeyler yapıyorum ama genel olarak artık insan canlısını sevmiyorum...
umarım içerde icabına bakarlar