Kıskançlık Yüzünden Okul Arkadaşları Tarafından Vahşice Öldürülen Shanda Sharer'ın Tüyler Ürperten Hikâyesi

Çocukluğumuza dair güzel anılar biriktirmemiz ve o yılları sevgiyle anmamız gerekir, değil mi? Ne yazık ki bu henüz 12 yaşındayken hayatın acımasız yüzüyle tanışan Shanda Sharer için mümkün olmadı. Mutlu ve neşeli bir çocuğun en güzel yılları, onunla aynı okulda okuyan dört genç kız tarafından elinden alındı...

Shanda Sharer, 1991 yılında Indiana’daki Hazelwood Ortaokulu’na ilk geldiğinde neşeli ve arkadaş canlısı bir genç kızdı.

Okula adım attığı andan itibaren çevresindeki insanları etkilemiş ve kolayca arkadaş edinmişti. Okul danslarından keyif alıyor, arkadaşlarıyla vakit geçiriyor ve hayatının belki de en güzel yıllarını dolu dolu geçiriyordu. Ta ki yolu yeni sınıf arkadaşı Amanda Heavrin ile kesişinceye kadar…

Shanda ve Amanda, çabucak arkadaş olmuş ve bu arkadaşlıkları kısa bir süre sonra romantik bir ilişkiye dönüşmüştü.

1991 yılının ekim ayında birlikte ilk okul danslarına katılan ikili, balo salonunda Amanda’nın eski kız arkadaşı Melinda Loveless ile karşılaştılar. Melinda, bu ikiliyi birlikte görünce kıskançlıktan deliye döndü ve Shanda’yı herkesin önünde tehdit etti. Shanda’nın annesi Jacque ise kızını koruyabilmek için onu başka bir okula verdi.

Olayların yatışacağını ve yeniden normale döneceğini düşünen anne, sonucun böyle korkunç olabileceğini düşünmemişti.

Melinda, Shanda’ya beslediği nefretten bir türlü kurtulamıyor ve ondan intikam almak istiyordu. Bunun için arkadaşları Laurie Tackett, Hope Rippey ve Toni Lawrence’dan yardım istedi. Dört genç kız, hafta sonunu babasının yanında geçiren Shanda'yı tuzağa düşürmek için bir plan yaptılar. Amanda'nın onu görmek istediğini ve acilen buluşmaları gerektiğini söyleyip Shanda'yı gizlice evden çıkardılar.

Arabaya bindirdikleri genç kızı, buluşma yerine götürdükleri bahanesiyle ıssız bir eve getirdiler. Melinda, arka koltukta duran battaniyenin arasına bir bıçak saklamıştı.

Kıskançlıkla kıvranan Melinda, bıçağı aldıktan sonra Shanda'nın boynuna dayadı ve Amanda'yı ondan çaldığını söylemezse boğazını keseceğini söyledi. Shanda ise korkudan tek kelime edemedi ve çaresizce başına gelecekleri beklemeye başladı.

Melinda, arkadaşlarını ikna edip Shanda'yı kimsenin bulamayacağı bir yere götürmelerini istedi. Melinda'nın yalnızca Shanda'yı korkutup bırakacağını düşünen kızlar bu isteği kabul ettiler.

Kızlar, Shanda’ya tam yedi saat boyunca acımasızca işkence ettiler. Shanda’yı önce ormanlık bir alana götürüp kıyafetlerini çıkarttılar. Melinda ve Laurie, genç kızı öldüresiye dövdüler ancak bu onları tatmin etmeye yetmemişti. Bıçakla Shanda’nın boğazını kesmeye çalıştılar. Bıçak keskin değildi, bu yüzden beceremediler. Shanda’yı birkaç kere göğsünden bıçaklayıp iple boğmaya kalktıştılar.

Öldüğünü sandıkları Shanda’yı arabanın bagajına atıp Laurie’nin evine gittiler. Üzerlerine bulaşan kanı temizledikten sonra hiçbir şey olmamış gibi soda içtiler.

Arabadan sesler gelmeye başlayınca Shanda’nın ölmediğini anladılar. Shanda, bagajın içinde çığlık atıyor ve birilerinin onu kurtarması için yalvarıyordu. Laurie Shanda’yı birkaç kez daha bıçakladı, Melinda ise Shanda’nın anüsüne bir demir çubuk soktu. Olanları gülerek diğer iki kıza anlatan Melinda, yaptığı işkenceden büyük zevk almıştı.

Shanda’nın ağzından artık yalnızca “Anneciğim!” kelimesi dökülüyordu. Dört kız, hala hayatta olan kurbanlarını yakmaya karar verip soluğu benzin istasyonunda aldılar.

Battaniyeye sardıkları Shanda'yı diri diri yaktılar ve az önce bir insanı acımasızca öldürmemiş gibi yemek yemeye gittiler. Dörtlü, bu konuyla ilgili konuşmamaya yemin etmişlerdi ancak işkenceye fazla dahil olmayan Hope ve Tori, aynı günün gecesi polise her şeyi itiraf edip tutuklandılar.

Çıkarıldıkları mahkemede Toni 20 yıl, Hope 35 yıl, Melinda ve Laurie ise 60'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Shanda Sharer'ın annesi, olanlardan sonra Melinda'nın gözlerine bakmak istemiş ancak orada gördüğü şeyin kocaman bir boşluk olduğunu söylemişti. Melinda, küçük yaşlardan beri babasının cinsel tacizlerine maruz kalıyor ve içindeki şiddet açlığını bir türlü bastıramıyordu. İlginçtir ki hapishanede geçirdiği uzun yıllar, onun iç huzurunu bulmasına yardımcı oldu.

Melinda, hapishanede geçirdiği yıllarda engelli kişiler için köpek eğiten bir yardım kuruluşuna dahil oldu. Hatta eğittiği köpeklerden birini Shanda'nın annesi sahiplendi.

'Melinda'ya baktığımda artık eskisi gibi olmadığını ve yaptıklarından duyduğu pişmanlığı gördüm. Eğer kötülüğe iyilikle cevap vermezseniz, hiçbir şey değişmez. Eminim Shanda benim onu affetmemi isterdi. Bunu kızım için yapıyorum.' diyor Jacque. Güzel kalbi ile kızını öldüren birini yeniden hayata döndürmeyi başaran anne, Shanda'nın hatırasını onurlandırmış. Umuyoruz ki onun bu davranışı, dünyaya kötülükle bakan gözler için iyi bir ders olur...

Popüler İçerikler

Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
YORUMLAR
26.11.2021

Melinda'ya baktığımda artık eskisi gibi olmadığını ve yaptıklarından duyduğu pişmanlığı gördüm. Eğer kötülüğe iyilikle cevap vermezseniz, hiçbir şey değişmez. Eminim Shanda benim onu affetmemi isterdi. Bunu kızım için yapıyorum. Şu cümleyi kuran bir kişi tabi ki de cennete gidecek.Yazik ki böyle bir anneye bu aciyi yaşatmişlar.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ