Ölüm, anlamanın ve tekrar denemenin mümkün olmadığı tecrübelerden biri ancak bir nörolog olan Dr. Cameron Shaw, ölü bir kadının beynini inceleyerek ölmeden önce yaşanan 30 saniyede neler olduğuna ışık tuttu. Gelin Unilad'dan derlediğimiz bu gelişmeye bir göz atalım.
Vücudu bir makineye benzetecek olursak Dr. Cameron Shaw bu makinenin işleyişini ve beynin nasıl öldüğünü açıkladı.
Benlik algımız, espri anlayışımız ve ileriyi düşünebilme yeteneğimiz; bunların hepsini 10-20 saniye içerisinde yitiriyoruz.
Ardından, kansız kalan beyin hücreleri yayıldıkça, hafızadan ve dil kabiliyetlerinden sorumlu bölgeler devre dışı kalır.
Tecrübelerimize dayanarak tünel görüşünün beyindeki ani kan kaybından kaynaklandığını biliyoruz.
Bayılırken fark edeceğiniz ilk şey görüşteki azalma ve sonrasında gözlerin kararmasıdır.
Aynı durumun ölüm için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz çünkü ikisinde de beyne yeterince kanın iletilemediği aynı mekanizma geçerli.
Bu durumun da beynimizin küçük bir hilesi olduğu ortaya çıktı.
Shaw, bu tür durumlarda yaşadığımız körlük dolayısıyla beynimizin gerçekçi bir dünya yaratabileceğini söylüyor.
Espri anlayışımız kayboluyormuş. Ölüyoz amk espri mi aricaz giderayak?
Ölümle iligili merak ettiğimiz sorulara ancak bilim cevap verebilir iddiğası koca bir yalan. Bilim bu konuda ancak hipotez üretebilir. Kesin cevabı ise sadece ölen biri verebilir. (Ölümden geri dönenler bu tanıma dahil değildir)
"Ölümle hiçbir zaman karşılaşmayacaksın.Ölüm varsa sen yoksun, sen varsan ölüm yok. O halde ölümden korkmak ahmaklıktır." Confucius