İnsan Vücudunun Bir Mabet Olduğunu Kanıtlar Nitelikte, Bilgi Dağarcığına Eklemelik 15 Bilgi

Vücudumuz bizim mabedimiz, ancak onunla ilgili yeterince bilgi sahibi miyiz? Binlerce yıllık bilgi birikimiyle bile vücudun işleyişine tam anlamıyla hakim olunabilmiş değil, her geçen gün bu mükemmel mekanizma hakkında yepyeni şeyler öğreniyoruz. Ancak sahip olduğumuz bilgileri de bir ucundan öğrenmeye başlamamız lazım, öyle değil mi? E hadi o zaman, hazırsanız başlayalım!

1. Boşuna her hafta 'pazartesi sendromu' yaşamıyoruz, çünkü haftanın diğer günlerine nazaran pazartesi günleri kalp krizi geçirme riskimiz çok daha yüksek!

İskoçya’da yapılan bir araştırmaya göre, haftanın diğer günlerinde kalp krizi geçiren insanların sayısı pazartesi günlerine göre %20 daha az. İnsanlar, pazartesi günü iş veya okul stresine geri dönecek olmanın bünyelerinde yarattığı gerginlik sebebiyle kalp krizine daha açık hale geliyorlar.

2. Beynimiz, tahmin ettiğimizden çok daha karmaşık ve etkileyici bir yapıya sahip. En köklü ve en popüler bilim dergilerinden olan Scientific American'ın 2010'da yayımladığı makaleye göre insan beyni yaklaşık 2.5 pb (petabyte) yani 2.5 milyon gb’lik bir dijital hafızayla aynı kapasitede bilgi depolayabiliyor.

Temel Brittanica ansiklopedilerinin 70 tb ve en geniş internet veri tabanlarının yaklaşık 2-3 pb'lik bir kapasiteye sahip olduğu düşünülürse, tek bir insan beyni tüm bu kaynakların karşısında tek başına durabiliyor. İnanılmaz, sizce öyle değil mi?

3. Hazır insan beynine giriş yapmışken buradan devam edelim. Anlaşılan o ki, geceleri uyuyamayan insanlar gerçekten de aşırı zekadan uyuyamıyor.

Yapılan araştırmalara göre, IQ’su yüksek kişiler geceleri geç yatıp sabahları geç kalkıyorlar. Yani siz tam bir gece kuşuysanız, bu sizin o muhteşem zekanızın bir göstergesi. Ayrıca yüksek IQ'nun rüya görmekle de bağlantılı olduğu keşfedilmiş. Eğer uyku sırasında çok rüya görüyorsanız, bu da sizin zeki olduğunuzu gösteriyor.

4. Ufak bir bilgiyle insan beynine noktamızı koyalım. Tüm acıların kaynağı olan beyin, kendi üzerinde ağrıyı veya acıyı hissedemiyor. Peki, acı reseptörlerine sahip olmadığı için acıyı hissedemeyen bir beynimiz varsa baş ağrılarımızın sebebi nedir?

İşte burada devreye beynin etrafında yer alan dokular, kan damarları, dış sinirler ve kaslar giriyor. Ağrının kaynağı olan yerler, tam da bu bölgeler. Kısacası suçu beyninizde değil, başka yerlerde arayın.

5. Gelelim, nispeten çok daha sakin bölgelere... Ortalama bir insan, günde 60-100 arası saç teli kaybediyor. Tabii dökülen saç tellerinin miktarı mevsim, hamilelik, hastalık, beslenme ve yaş gibi faktörlere göre de değişebiliyor.

Yani bu aralar saçınız normalden fazla dökülüyorsa endişelenmeyin, muhtemelen mevsim değişikliği yüzündendir.

6. Atalarımızın bir sözü vardır: "Saç sefadan, tırnak cefadan uzar." Eee sizin de cefa paratoneriniz orta parmağınız olsa gerek, çünkü en hızlı uzayan tırnağınız orta parmağınızın tırnağı.

Ayrıca bir diğer ilginç nokta da şu; daha çok hangi elinizi kullanıyorsanız o elinizin tırnakları diğer elinize göre çok daha çabuk uzuyor. Bakalım daha neler duyacağız...

7. Mide gazınız mı var? Sürekli geğirme ihtiyacı mı duyuyorsunuz? Üzülmeyin, bu herkesin kanayan yarası. Ortalama bir insan, günde yaklaşık 6 kez mide gazı çıkarma ihtiyacı hissediyor.

Ha bir de bunun bağırsak versiyonu var, o da günde ortalama 14 kez oluyor. Sindirim sırasında vücutta oluşan gazların birikmesi halinde mide  ve bağırsak ağrıları çekebilirsiniz, bu yüzden içinizde tutmak yerine dışarı salıp rahatlayın!

8. İnsan kalbinin oluşturduğu basınç, kanı 10 metre yüksekliğe fışkırtabilir. Kanın vücuda dağıtılabilmesi için böyle yüksek bir basınca ve bunu kaldırabilecek güçte bir kalbe ihtiyacımız var.

Ama biz yine de bunca yükü bir başına taşıyan zavallı kalbimize başka yükler (bkz. aşk acıları) eklemesek iyi olur.

9. Vücudumuzdaki damarların toplam uzunluğu tahminen 96.500 km'dir. Dünya'nın çevresinin de 40.075 km olduğunu düşünürsek, yalnızca tek bir insanın damarlarıyla dünyanın etrafını iki defadan fazla dönmek mümkün.

Diyoruz ya, insan vücudu gerçekten inanılmaz bir yapı...

10. Her güzelin bir kusuru olurmuş, mükemmel vücudumuzun da ufak tefek kusurları yok değil. 60 yaşına gelmiş erkeklerin %60’ı, kadınların ise %40’ı geceleri uyurken horluyor maalesef...

Normal bir horlama 60 dB iken, kuvvetli bir horlama 80 dB’e kadar çıkabiliyor. Bu da yaklaşık olarak bir beton kırıcının sesiyle eşdeğer. Eğer horlayan birinin yanında yatıyorsanız, kendinize bir kulak tıkacı almanızı öneririz.

11. İnsan vücudu her ne kadar kırılgan bir yapı gibi görünse de mideniz, dalağınız, bir akciğeriniz, bir böbreğiniz, karaciğerinizin %75'i ve bağırsaklarınızın %80'i olmadan da yaşamaya devam edebilirsiniz.

Tabii, size kendinizi muhteşem hissedeceğinizin garantisini veremiyoruz. Sonuçta olması gereken organlarınız yerinde olmayacak, lakin eksiklikleri yüzünden de hayatınızı kaybetmeyeceksiniz.

12. Kadınların hamilelik sürecinde hormonlarının değişimine bağlı olarak başka değişimler de gözlenebiliyor. Rüyaların değişmesi de bunlardan biri...

Hamileliğin ilk üç ayında kadınların rüyada en çok gördükleri şeyler kurbağa, kurtçuk ve saksı bitkileri imiş. Bunların dışında su, doğum yapma ve seks içerikli rüyalar da hamilelikte sıklıkla görülüyormuş.

13. İnsanlar gıdasız kalmaya uykusuz kalmaya dayandıklarından daha fazla dayanabiliyorlar. Eğer siz açlık çekmek yerine uykusuz kalmayı tercih ediyorsanız, bu kararınızı iki kere düşünün deriz.

Su içebildiğiniz takdirde vücudunuzdaki yağ ve diğer faktörlere bağlı olarak bir ay kadar hayatta kalma şansınız var, lakin uykusuz kalan kişilerde birkaç gün içerisinde psikolojik problemler baş göstermeye başlıyor.

14. Eğer çok fazla yemek yerseniz duyma hissiniz azalır. Duyma eşiğinizin artmaması için bir konsere gitmeden önce mümkünse yemek yememeye çalışın.

Valla biz sizin iyiliğiniz için söylüyoruz...

15. Yapılan araştırmalara göre, kadınların kokuları ayrıştırmada erkeklerden daha iyi oldukları ortaya konmuş. Özellikle tarçın, vanilya, narenciye ve kahve kokularını kadınlar daha iyi alırlar.

Toplam nüfusun %2'si ise hiç koku alamıyormuş.

Popüler İçerikler

Kızıl Goncalar Naim'in Yıllar Öncesinin Efsane Dizisinde Oynadığı Ortaya Çıktı!
TikTok’ta "Karagül" Adıyla Açtığı Yayınlarla İnfial Yaratan Kadının Çocuklarını Devlet Korumaya Aldı!
Öğretmen Olmak İçin Şartlar Değişiyor: Öğretmenler Artık Üniversiteden Sonra Atanamayacak!
YORUMLAR
08.02.2019

birincisi, gece uyuyamayan kişiler direkt zekidir demek alenen saçmalıktır. uykusuzluk durumu bir çok faktörden meydana gelebilir. hepsinden ziyade, telefon, pc, oyun vs bağımlılığı olup da uyku düzenini mahveden kişiler de kendini böyle nitelendirmeden önce iyi düşünsün. yahu kardeşim sen uyuyamıyor değilsin, uyumuyorsun. kaldı ki zeki insanların az uyuyor olmasının nedeni genel olarak obsesif takıntılardandır. yani atıyorum adamın ciddi bir amacı vardır ve bu amaç doğrultusunda da hayatındaki uykuyu azaltır. yani uykusuzluk = çalışma değil, çalışma = uykusuzluk oluyor.

07.02.2019

Gece uyumayıp zeki olduğumu öğrendiğim için artık erken uyuyacağım, durduk yere zeki olmaya hiç gerek yok.

06.02.2019

Ve bunların hepsi evrim sürecinde oluştu. Mukaddes İyohan Pavel kilisesinin padreleri bizi korusun.

08.02.2019

ironi değil mi ?

TÜM YORUMLARI OKU (6)