Bugün Altın Çocuk'un doğum günü... Blue belgeselinden faydalanarak hazırladığımız içerik ile iyi ki doğmuş diyoruz!
Bugün Altın Çocuk'un doğum günü... Blue belgeselinden faydalanarak hazırladığımız içerik ile iyi ki doğmuş diyoruz!
15 yaşından sonra gitar, 17'sinden sonra da elektro gitar çalmaya başlayan Yavuz, arkadaşlarıyla liselerarası müzik yarışmasına katılmasının ardından grup kurmaya karar verdi. Ve böylece 102. Sayfa grubu kuruldu.
Bu şarkının bestesi ve sözleri arkadaşı Ercan Saatçi'ye aitti. Yarışma kapsamında seçilen 10 bestenin içinde bulunduğu bir albüm hazırlanacaktı. Tabii ki Yavuz da bu albümde yer almaya hak kazandı.
Ancak hayatının ilerleyen safhalarında ortaya çıkacak olan sorunların etkilerini Yavuz'un yakın arkadaşları o dönemlerde de fark ediyordu. Sürekli dünyadan kopuyor, dalıp gidiyordu.
Önü açılmaya başladıkça farklı müzisyenlerle de iletişime geçme imkanı oldu. Bu isimlerden biri de Batu Mutlugil'di. Mutlugil, Yavuz'u keşfettiğinde çok heyecanlandı ve şu anda Duman grubunun gitaristi olan oğlu Batuhan Mutlugil'i onun sahnesini izlemeye götürdü.
1990'lara damgasını vuran grupta Yavuz hem şarkı söylüyor hem de gitar çalıyordu. Gruba baterist olarak Kerim Çaplı da dahil olunca grup bambaşka bir hal aldı. O dönem Blue Blues Band'in hayranları arasında Nejat İşler, Aylin Aslım gibi günümüzün ünlü isimlerinin yanı sıra usta müzisyenler de vardı. Grup performansa başladığında mekandaki insanlar sohbet etmeyi kesiyor ve sadece hayranlıkla onları izliyordu.
Teoman'a göre Yavuz'un müziğe kendisini bu kadar vermesinin nedeni küçüklükten beri çok yalnız kalmış bir çocuk olmasıydı. Gerçekten de öyleydi. Yavuz'un annesi o çok küçükken ölmüştü ve annesinin ölümü Yavuz'a büyük bir travma yaşatmıştı.
Kendisini izlemeye geldiğinde tanışıp aşık olduğu eşi Didem Berkes ile birlikteliklerinden doğan Yavuzcan için Yavuz'un çok güzel hayalleri vardı. Babasının ona uyguladığı baskıyı ona uygulamayacak, her şeyi oğluyla birlikte yapacak ve son derece yakın olacaklardı. Oğlunu iyi bir şekilde yetiştirebilmek için ebeveynlik kitapları bile okuyordu.
Ancak ne yazık ki albümün gidişatı istediği gibi olmadı. Albümünün emeklerinin karşılığını alamadığını düşündü. Onun istediği şey, insanların onu dinlemesi ve alkışlamasıydı. Albümün başarısız olduğunu düşündükten sonra her türlü konuda kaygı yaşamaya, 2. albümü yapamayacağını ve insanların artık onu dinlemeyeceğini düşünmeye başladı.
Bu depresif süreci eşiyle birlikte her şeyden ve herkesten uzakta yaşıyordu. Durumunun kötüleşmesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Hastanedeki tedavisi tamamlandıktan sonra bipolar bozukluğu olduğunu kabul etti ve bununla birlikte yaşamayı kafasına koydu. Hastalığından hiç utanmadı, soranlara dürüstçe yaşadığı süreci anlattı.
2. albümün hazırlama aşamasında eşi Didem ile ayrılmış olsalar bile albüm ve oğulları Yavuzcan için sık sık iletişime geçiyorlardı. Yavuz, eski eşine sürekli olarak parça için çok umutlu olduğundan ve herkesin dinleyeceğini düşündüğünden bahsediyordu.
2. albümünden çok umutlu olan Yavuz için kötü haber yapım firmasından geldi. Yapım firması, albümün ön görülen tarihte yayınlanamayacağını söyleyince Yavuz yıkıldı. Kötü düşüncelerden kurtulamayan Yavuz, durumunun kötüleştiğini fark edince kendi isteğiyle hastaneye yatmaya karar verdi.
Yavuz babasına söylediği gibi geri dönmedi, bir anda ortalıktan kayboldu. Herkes Yavuz'dan haber almaya çalışıyordu. Bu sırada Yavuz, eski eşi Didem'in annesini arayarak oğlu Yavuzcan'ı biraz gezdirmek için alacağını haber vermişti.
Hayatını kaybettiği 15 Ağustos 2001 Çarşamba günü sürekli çalan telefonuna cevap veren kişi ne yazık ki o değil, polis oldu. Yavuz, saat 19.00 civarında Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak hayatına son verdi.
Çünkü Yavuz yüksekten çok korkuyordu ve bilinci yerindeyken köprüden aşağı atlaması mümkün değildi. Ancak herkes eski eşi gibi düşünmüyor. Teoman'a göre Yavuz psikolojik olarak iyi bir durumda değildi. Bu yüzden istediği ünü elde edebilseydi bile ondan da memnun olmayacak, intihar edecekti.
Huzur içinde yatsın 🙏
cidden erken ayrıldı aramızdan.
Yavuz Çetin & Erkan Oğur - Dünya açıp öyle okuyun içeriği.(Bi dost)
Yaşadığımız topraklarda başımıza gelmiş en güzel hededir Yavuz Çetin. Allah vergisi yeteneği, çaldığı ensturmana olan hakimiyeti herşeyiyle mükemmel bir müzisyen, virtüözdü. Kurmuş olduğu Blues Band gurubu bile hala en kaliteli blues müzik guruplarındandır. Kerim Çaplı, Batu Mutlugil...ve dahası hepinize teşekkürler...