Hâlâ Onu mu Düşünüyorsunuz? Bir İnsanı Kafanızdan Atmak İçin Kullanabileceğiniz 12 Yöntem

Bir insanla yaşadıklarımızı, paylaştıklarımızı, yapılanları ve söylenenleri unutamamak zaman zaman hepimizin başına gelir. Belki biz onları üzmüşüzdür ve suçluluk duyuyoruzdur, belki de onlar bize karşı zâlimce davranmışlardır ve yaralarımızı sarmakta güçlük çekiyoruzdur. 5 gün geçer, 5 hafta geçer, 5 ay geçer ve unutmayı bekleriz, ama nâfile...

1. Kafanızda dönüp duran düşünceleri daha az dile dökün.

Yaşanmış şeyleri tekrar tekrar dile getirmeyin. Her ne kadar çevrenizde size destek olmaya hazır insanlar bulunsa ve hikayenizi dinlediklerinde size hak verseler de, bunun size dönüşü her zaman daha fazla düşünce olacaktır. Bu yüzden sakin olun ve düşüncelerinizin yatışmasını izleyin.

2. Hayatın getireceklerine açık olun ve bekleyin.

Bazen yaşananları sindiremez ve o insanla durmadan hesaplaşmaya ve konuşarak yaşananları değiştirmeye çalışırız. Ancak bunu yapmak hiçbir zaman işleri kolaylaştırmaz ve hatta düşünecek daha fazla şey yaratacağı için bizlere zarar verir. Fevri davranmak yerine açık olmak ve beklemek en iyisidir.

3. Suçlama oyununa girmeyin.

Yaşanmış ve bitmiş olayları devamlı düşünmek ve suçlunun kim olduğunu bulmaya çalışmak genellikle vaktinizi ve enerjinizi çalmaktan başka bir işe yaramaz. Suçladığınız karşınızdaki insan da olsa, kendiniz de olsanız olanlar olmuştur, olması gerektiği şekilde olmuştur ve başka türlü olması da mümkün değildir. Suçlu hiçbir zaman tek taraf değildir ve öyle olsa bile bunu bilmek hiçbir şeyi değiştirmez.

4. Başka insanların doğrularıyla kafanızı bulandırmayın.

Herkes birbirinden farklıdır, herkesin olaylara bakışı bireysel ve koşulludur ve bu yüzden insanların fikirleri size hiçbir zaman objektif doğruyu vermez. Farklı insanların söylediklerini ölçüp tartmak yerine kendi doğrularınıza tutunun olmadığınız biri gibi düşünmeye çalışmayın.

5. Reçetenizi dışarıda aramayın.

Tamam, olanlar oldu, yaşananlar yaşandı, o onu dedi, bu bunu yaptı... Peki sizi şu anda rahatsız eden şeyler gerçekten de bunlar mı? Aslında sizi rahatsız eden kendi duygu ve düşünceleriniz. Dış dünyada ne yaşanmış olursa olsun, siz şu anda kendi öfkenizin, pişmanlığınızın, hayal kırıklığınızın kurbanı oluyorsunuz. Bu duyguların hepsi size ait, o yüzden çözümü dışarıda aramayın.

6. Öfke hayatınızı tüketir.

Öfke oldukça zararlı bir duygudur: İnsanın doğru düşünmesine, doğru kararlar almasına, yaratıcılığına ve iç huzuruna darbe vurarak geleceğinizi de kirletir. Öfkeliyken doğru karar veremez ve istediğiniz hayatı yaşayamazsınız. Bu hissi içinizden silmeniz gerekiyor.

7. O insanın ne düşündüğünü ve nasıl hissettiğini anlamaya çalışmayın.

Boş verin! Gerçekten... Eğer karşınızdaki insan sizin nasıl düşündüğünüzü ve hissettiğinizi anlamaya çalışmış olsaydı bunlar yaşanır mıydı? Onlar empati yapmak için çok uğraşmadı ve büyük ihtimalle kafalarındaki tek suçlu sizsiniz. Yapacak bir şey yok...

8. Sizin düşünceleriniz evrensel doğrular değil.

Bu hataya düşmeyin; düşündüğünüz her şeye inanmayın. Biz de düşünce ve duyguları pek çok değişken tarafından belirlenen ve hayata küçük bir pencereden bakan insanlarız. Yaşadığımız duygu ve düşünceler son derece gerçek olabilir ancak bu onların doğru olduğu anlamına gelmez.

9. Kendiniz için bile bile daha fazla acı yaratmayın.

Bazen farkında dahi olmadan bu hataya düşeriz. Acı çekmeyi bırakmak sanki o insanı unutmak, hayatımızda hiç var olmamış gibi davranmak demektir ve bu yüzden kendi acımızdan beslenmeye başlamışızdır. Kendinize bilinçli olarak daha fazla acı yaratıp yaratmadığınızı düşünün ve durumun böyle olduğunu fark ettiğinizde hayatınıza dair esas konulara eğilin.

10. Düşüncelerinizi durdurmaya çalışmayın.

Düşünce ve duygularınızı izleyin. Zaman içinde değişiyorlar değil mi? Çünkü zaman içinde değişmeyen hiçbir şey yoktur. Kendi istedikleri gibi akmalarına ve yok olmalarına izin verin...

11. Enerjinizi başka bir şeye yönlendirmek sizin elinizde.

Hepimizin hayatta bir takım hedefleri var ve biz bunları düşünce ve duygularımızın normale döneceği ileri zamanlara erteliyoruz. Ancak bu yaparken fark etmediğimiz şey şu: Düşünce pasif bir eylem gibi görünse de aslında çok büyük enerji tüketicisidir. İnanmıyorsanız düşünmeye ayırdığınız vakti hedefleriniz uğrunda harcamaya başlayın ve zihninizin sizi onca zaman nasıl tükettiğini anlayın.

12. Ve her şeyden önemlisi affedin.

Yalnızca karşınızdakini değil, yaşananları da affedin, kendinizi de affedin ve tüm dünyayı da affedin. Takıntılı düşüncelerin ardında her zaman affedemediğimiz birileri ya da bir şeyler vardır ve takıntımızdan daha kısa zamanda kurtulmamızın yolu tüm bunları affetmektir. Bir an için kendi kendinize 'Affediyorum!' deyin ve zihninize hemen o anda gelen rahatlamayı hissedin. Çünkü affetmek huzur yaratır...

Popüler İçerikler

Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
YORUMLAR
22.11.2016

başka birine aşık olmadan unutulamıyor ne yazık ki.

09.12.2019

defalarca denedim unutmayı olmadı hala da deniyorum bir gün geçer mi bilmiyorum ama inanamıyorum bir türlü geçeceğine umudum o kadar az ki 4 yıl olmuş ve acılarınla savaşıp duruyorsun kendi içinde kafanı başka bir yere vermek istiyorsun başka şeylere odaklanmaya çalışıyorsun yine olmuyor yine o geliyor aklına düşüncelere engel olamıyorsun çaresizim gerçekten her yolu deniyorum onu kalbimden çıkarabilmek için yapamıyorum artık çok yoruldum güçlü gibi görünmekten sıkıldım ne yaparsam yapayım çıkış yolu bulamıyorum sürekli gülüyorum içimdeki acıyı bastırmak ve acımı saklamak için

Onu s*çarken düşün

TÜM YORUMLARI OKU (27)