Güzellik, Yetenek ve Sağduyu Bir Arada! Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nden Uzaklaştırıldıktan Sonra Yıldızı Parlayan Mine Tugay

Öyle Bir Geçer Zaman Ki’nin ele avuca sığmayan bakıcısı Bahar, Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi’nin soğukkanlı katil polisi Suna, Medcezir’in zerafeti dillere destan güzeller güzeli annesi Ender Serez… Zor rollerin altından başarı ile kalkan ve oyunculuğuyla olduğu kadar sağduyulu karakteriyle de herkesi kendine hayran bırakan Mine Tugay’dan bahsediyoruz. 

19 yaşında adım attığı sahnelerde Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nden Özgü Namal ve Özge Özberk’le birlikte uzaklaştırılan ve 20 yıldır herkesi kendine hayran bırakan güzel oyuncu yer aldığı bütün projelerde yıldızını parlattı. Gelin, kendisini yakından tanıyalım…

Subay babasının görev yeri olan Konya’da dünyaya gelen Mine Tugay, liseden mezun olduktan sonra Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde oyunculuk eğitimine başladı.

Kırk yaşındaki güzel oyuncu, 1997 yılında Masal Gerçek Tiyatrosu’nda oynadığı Büyük Kulaklı Küçük Ayı oyunuyla sahnelere adım attı ve MGSM’deki eğitimiyle bunu perçinlemek istedi.

Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nden Özgü Namal ve Özge Özberk’le birlikte disiplinsizlik iddiasıyla uzaklaştırıldıktan sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nı kazandı.

Müjdat Gezen o günleri şöyle anlatıyor: ““Bu çocukların hepsi bizim deneme sınıfımızdaydı. Biz onları yetenekli oldukları için bu sınıfa aldık. Onların tek sorunu disiplinle ilgiliydi. Bizim okulumuz ücretsiz bir okul. Kimseden para pul almıyoruz. Bunun karşılığında da öğrencilerden bizim disiplin kurallarımıza uymalarını bekliyoruz. Derslere gelmedikleri, devamsızlıklar yapmaya başladıkları zaman da okulla ilişiklerini kesiyoruz. Bu öğrencilerinde öyle oldu. Ama görüyorum ki bu kararımız onları hırslandırmış.”

Konservatuvardan mezun olduktan sonra Semaver Kumpanya’da oyunlarda rol almaya başlayan Mine Tugay’ı ilk kez Karambol Kamil’de izledik ama asıl yükselişini Nejat İşler ve Şevval Sam’la birlikte oynadığı Gülbeyaz’la yaptı.

Reklam kampanyalarının yüzü olarak ekranlarda boy göstermeye başladı ve Bahçeşehir Üniversitesi’nde İleri Oyunculuk master’ı yaparken sonra Aliye dizisinde yer aldı. Nejat İşler’le karşılıklı oyunculuk iletişimlerinin tuttuğunu bu noktada söylemek çok doğru olur.

Sahneler ve dizi setlerinin arasında mekik dokurken, kariyerinin en yüksek olduğu noktaya fenomen dizi Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi ile ulaştı. Canlandırdığı Suna komiser rolüyle oyunculuk yeteneğini sonuna kadar gösteren Mine Tugay, soğukkanlı bir katil olan bu karakteri adeta yaşadı.

Gönüllü olarak pek çok projede yer almasının yanı sıra, Geleneksel Nazım Günleri'nde, okuma tiyatrosu olarak sahnelenen Nazım Hikmet oyunlarında, 2007 yılından bu yana her yıl oynadı.

Öyle Bir Geçer Zaman Ki, Kalp Hırsızı, Medcezir, Çilek Kokusu, Herkes mi Aldatır? ve diğerleri… Yer aldığı her projede başarı çıtasını arşa çıkaran Mine Tugay, başta Afife olmak üzere pek çok önemli ödül aldı.

2008’de Sinepark Kısa Film Festivali’nde Yoldaki Kedi filmindeki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’ne ve 2009’da Afife Tiyatro Ödülleri’nde Karatavuk’taki rolüyle Yılın En Başarılı Oyuncusu Ödülü’ne layık görüldü.

Yakın zamanda Kanal D ekranlarında başlayacak Boğaziçi Rapsodi dizisinde izleyeceğimiz güzel oyuncu, başarıyı “Varoluşu tamamlamak ve farkındalıkla dolu bir hayat yaşamak” olarak tanımlıyor.

“Onun dışında başarı kavramı tartışılır bir şeydir. Seçimlerinize ve isteklerinize bağlı sanki. Başarının ispat amaçlı değil de kendiliğinden olanı insanın hayatında değerli bir şey gibi geliyor bana.”

Aşkı 'bilinmezlik ve sürprizlerle dolu' olarak niteleyen ve ilişkide huzur aradığının altını çizen Mine Tugay, anne olmayı çok istediğini her fırsatta dile getiriyor.

Kavga etmeyi sevmiyorum ben. Kendimle yeterince kavgam oluyor zaten. İlişki de huzur istiyorum. Huzur tutkuyu tüketen bir şey değildir ki. Kalıplara sığamayacak kadar derin ve değişken bir şeydir aşk. Kimi duyguyu içine alır, kimi duyguyu dışına iter. Sağı solu belli olmaz aşkın.”

Yolda olmayı, yeni yerler keşfetmeyi ve seyahat etmeyi çok seviyor; hatta hayatının bir yerinde mutlaka farklı bir ülkede yaşamayı ve farklı deneyimler kazanmayı istiyor.

'Gitmeye güdümlü bir ruh taşıyorum. Yaşadığım dünyanın hep aynı noktasında nefes almak anlamsız geliyor bana. Seyahat etmek benim için keşfetmek ve nefes almak anlamına geliyor. Yola çıkmak bile yeterince heyecan verici... Avrupa kültürü ve sanatı beni çok çabuk içine alır. Belçika, İsveç, Norveç ise görmek istediğim ülkeler. Biz Bulgaristan göçmeniyiz. Kendi tarihimin peşine düşmek için de Bulgaristan’ı da en kısa zamanda görmek istiyorum. Amsterdam’da tekne evlerde yaşamak isterim bir de.'

Siz ne dersiniz? 😇

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Popüler İçerikler

Çanakkale'de AK Partili Belediyenin Tepki Çeken Atatürk Afişi Kaldırıldı!
18 Yaşındaki Şampiyon Balerin Eylül Sıla Ilgaz, Aile Evindeki Odasında Ölü Bulundu
Türkiye'de 9.05'te Hayat Durdu! Atatürk'e Saygı Duruşu!
YORUMLAR

bu kadını her gördüğümde iki kutu kızıl boya alıp kafama dökesim geliyor

10.03.2018

Milf tanrıçası

10.03.2018

Yandex disk xd

TÜM YORUMLARI OKU (11)