Fi, önce kitabıyla sonra dizisiyle büyük ses getirdi. Kitabı okuyanlar, diziye az çok hakimdi. Okumayanlar içinse Ekşisözlük yazarı burlesquen serinin diğer kitaplarından kısa bir özet geçmiş.
Not: Bu içerik yazarın izniyle yayımlanmaktadır.
Fi, önce kitabıyla sonra dizisiyle büyük ses getirdi. Kitabı okuyanlar, diziye az çok hakimdi. Okumayanlar içinse Ekşisözlük yazarı burlesquen serinin diğer kitaplarından kısa bir özet geçmiş.
Not: Bu içerik yazarın izniyle yayımlanmaktadır.
Üç kitabı da bitirmiş bir tip olarak merak edilen soruları cevaplamak istediğim yapım.
Mademki böyle bir hamallık yaptım o zaman neden herkes faydalanmasın. Aşağıda üç kitabın özeti olarak karakterlerin hikayelerini kısaca yazdım fakat dizide kitapla örtüşmeyen yerler var ve çok fazla değişiklik de olabilir. O yüzden siz bunu kitapların hikayesi olarak düşünün.
Hazırsanız başlıyoruz :)
Anne babası ölmüş. Bahçeli ev Duru'ya onlardan kalmış. Deniz onun yanında kalıyor.
Köyde doğup büyümüş ve İmam Hatip mezunu Deniz ama lisede müzikle kendini bulup filtre kahve seven bir fularlıya dönüşümünü tamamlamış. Kendini kaybettiği bir süreçte duru onu terk ediyor. Dizide arada bir içtiği sigara mevzuu aslında Deniz'in marihuana kullandığına gönderme. Can da onun bu keş halinden faydalanıp Duru'yu kendine çekiyor zaten. Deniz, Duru'dan sonra bir buçuk sene kadar bir köyde ırgatlık yapıp kendini iyileştiriyor. Sonra İstanbul'a dönüp ütopik diyebileceğimiz hoşlukta bir sokakta sanat organizasyonu kuruyor.
Babasının tecavüzüne uğrayıp çok genç yaşta çocuk sahibi olmuş. Ensestten doğan bu çocuk deliriyor. Akıl hastanesinde bizim Can Manay olarak bildiğimiz Umut'la tanışıyorlar. Çocuk intihar edip ölüyor. Aynı zamanda Umut'un kimliğini çaldığı, kendisiyle aynı yaşta ve ölümü şaibeli bir çocuk daha var. Gerçek Can Manay o. (Bu kısım kitapta da (pi) çok kısa geçiyor. Net anlatıl(a)mamış.)
Fakat Eti Can'dan uzakta yurt dışında okutuyor oğlunu. Çocuk babasının kim olduğunu bilmiyor. Can Manay da umursamıyor oğlanı.
Can Manay Duru'yu elde edip saplantılı halleriyle elinden kaçırdıktan sonra Bilge'ye sığınıyor. Evleniyorlar. Hiçbir kadını sevmediği kadar Bilge'yi seviyor. Onda huzur bulduğunu söylüyor sürekli. Bilge hamile kalıyor Can'dan.
(Baştan söyleyeyim bence yazar Duru'yu sevmiyor, evlat olsa sevilecek bir tip değil zaten) Deniz'i terk edip Can'la sevgili olduktan bir süre sonra Can'ın aşırı sahiplenici tavırlarından bıkıp kaçıyor. Can o kadar sapıtıyor ki ilaç verip baygınken Duru'ya tecavüz ediyor ama Duru'nun derdi Can'ın onun dans etmesine izin vermeme ihtimali. Tası tarağı toplayıp tekneyle Avrupa'ya gidiyor. İngiltere'de çok büyük bir tiyatroda müzikallerde baş dansçı oluyor. Oluyor ama serde gurbetçilik var. Orada İstanbul'daki gibi magazin sayfalarında görünemeyince uff çk skldm ya triplerinde geziyor.
Her akşam gizlice onu izliyor tiyatroda. Sonra İstanbul'a dönüp Avrupa'nın en büyük sanat merkezi olacak bir bina yaptırıyor ve Duru'nun aklını çelip geri dönmesini sağlıyor. Duru gelince çok etkileniyor kendisi için bir mabet yapılmasına. Can'a yanaşıyor fakat Can Duru'nun kaşarlanmış halinden onun ilgi budalası, bencil bir kadın olduğunu anlayıp yüz vermiyor. Kavga ederlerken yüzünü yumruklayıp bileğini kırıyor. (Dans hayatı bitti sanırım) Duru bu noktada hikayeden çıkıyor zaten.
Ada reklam jingle'larıyla başlayıp alıp yürüyor. Türkiye'nin en meşhur şarkıcı/bestecisi oluyor fakat kendisini uyuşturucuya alıştıran ve parasını sömüren reklamcı bir herif yüzünden burnundan eroin çekip izbede ölüyor. (Evet sene 2017 ve burnundan eroin çekip ölüyor.)
Aralarında çekim olsa da beraber olmuyorlar. Sonunda Özge Deniz'le sevgili oluyor.
Özge anarşistlikten yükselip önce milletvekili, sonra muhalefet lideri, sonra Washington'ın darbe için seçtiği lider oluyor. Fakat darbe günü sağduyusuyla yine çok süper bir konuşma yapıp ülkeyi güneş enerjisi ve organik tarıma ikna ederek kitleleri coşturuyor. Sadık ipi çekildiği için yurt dışına kaçıyor tabii bu esnada. Özge, Deniz'le organik organik çiftlikte takılıyor. Müzik yapıyorlar, kütüphane kuruyorlar.
Finalde bakan ya da onun gibi nüfuzlu bir abla olan Özge gelip tımarhanedeki Can'a hayatının ayarını veriyor ve hikaye kısmı burada bitiyor.
Aşkından ölüp biterken kafasına dank edip onun da bencil, sürekli ilgi, sevgi bekleyip zerrece umursamayan bir Skyler White olduğunu anladığı için tapınma sürecinden sonra öldürmüş. Duru'dan soğuması da aynen bu şekilde oluyor.
İşte olumlu düşünce, kuantum, organik hayat, tasavvuf, dinler arası diyalog meselelerinin dışında olay örgüsünde başka bir şey kalmadı gibi ama merak ettiğiniz bir şey olursa editlerim.
Kendisine emeği için çok teşekkür ediyoruz :)
ulan duyduğum en saçma kurguya sahip kitap, yalvarıyorum diziyi böyle yapmayın ya
keşke az önce okuduklarımı unutabilsem
Can Manayla karşılıklı oturdukları ve ona ayar verdiği bir bölümde evin denizin olduğu vurgulanıyor. Demek ki kitapta ev Durunun.