Dizi yapımcılarına sesleniyoruz: Olayınız televizyonu bitirmekse doğru yoldasınız ama böyle yılansı bir planınız yoksa büyük yanlıştasınız dostlar; çünkü artık yemiyoruz. Zaten yabancı dizilerden belli bir kaliteye alıştık. Hele şimdi bir de Netflix diye bir gerçek var. 10 tane süper bölümü balya gibi önümüze atıyor. Bunun yanında Fi’si, Masum’u bissürü güzel online Türk dizisi var. Artık şunları yapmayın, hobi olarak da olsa yapmayın!..
Bonus iyiydi yönetici kardeş. Alkışlıyorum
Çok merak ettiğim bir şey var. Allah aşkına aranızda kudurmuş gibi zengin olan varsa bi zahmet beni aydınlatsın. Dizilerdeki gibi gün içinde yalınızda full makyajlı halde, şık döpiyes elbiseler, çivi topuklu ayakkabılar, gelin başı topuzlarla, smokin takımlarlamı oturuyormusunuz? Gece yatarken o etekleri yerleri süpüren saten geceliklerlemi uyuyorsunuz. Cidden anlatın yahu sahiden aile içindeyken bile çatal bıçaklamı yiyorsunuz, hiç yemeğin suyuna ekmek banmazmısınız? Bilmiyorum ben gariban, orta ekonomik düzey Türk vatandaşı olarak saf saf İngiltere kraliyet ailesinde bile bu kadar değildir gün içinde evde otururken rahat kıyafetler giyiyorsunuzdur zannediyorum.
-İki kişinin fısır fısır konuştuğu bir şeyi kapıdan gizlice dinleyen üçüncü kişinin, konuşmanın başındaki hiç hoşlanmayacağı kısmı dinledikten sonra gerisini dinlemeden çekip gitmesi, ama esas duyması gereken kısmın, dinlemediği kısım olması...(Arabesk'te dalga geçilen sahnelerden biriydi hatta. Şener Şen'e kızın babasının para teklif ettiği sahne...) -Her dizide karakol-mezarlık-hastane üçlüsünün yer alması. -İftiraya uğrayan melek kalpli başrol kadınının dut yemiş bülbül gibi susup kalması. Ağzını açıp da "Olay şöyle oldu" dememesi. "Açıklayabilirim" demesi, ama ağzından açıklamaya yönelik hiçbir kelime çıkmaması... Bu arada, 6 numara gerçekten son derece terbiyesizce bir davranış. Yemiyoruz zaten artık. Dizinin biteceği saat belli, son sahne olabilecek sahne belli. Oturup izler mi kimse onu son saniyeye kadar -_-