Bugün Dünya AIDS Günü: 37 Milyon Kişi HIV Taşıyıcısı, Farkındalığınızı Artırın!

HIV virüsünün tanınması ve AIDS hastalığının artışına karşı bilincin yükseltilmesi amacıyla kabul edilen '1 Aralık Dünya AIDS Günü'nde veriler gösteriyor ki AIDS hala global bir sorun. 

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya çapında 37 milyon kişi HIV taşıyıcısı. 2016 yılında HIV'in neden olduğu AIDS hastalığı yüzünden ölenlerin sayısı ise 1 milyon. 

HIV nedir? AIDS nedir?

HIV, insanlarda bağışıklık sisteminin çökmesine neden olan bir virüs türüdür. AIDS ise HIV virüsünün neden olduğu bağışıklık eksikliği sendromudur.

İlk defa 1981 yılında ABD'nin New York ve Kaliforniya'da ortaya çıkan hastalık Türkiye'de ise 1985 yılında ortaya çıktı. 

Dünya AIDS Günü ise 1995 yılında ABD'de resmi olarak kabul edildi.

Dünyada 37 milyon kişi HIV virüsü ile yaşıyor.

Dünya Sağlık Örgütü verilene göre dünya çapında 37 milyon kişi HIV virüsü taşıyıcısı. Sadece 2016 yılında 1,8 milyon kişi HIV taşıyıcısı oldu. Bu 1,8 milyonun 160 bini çocuk.

2016 yılında AIDS nedeniyle 1 milyon kişi hayatını kaybetti.

Kaydedilen verilerine göre 2016 yılı içinde 1 milyon AIDS hastası hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden hastaların 175 bini ise 0-19 yaş aralığında.

AIDS nedeniyle meydana gelen ölümler azaldı.

2005 yılında dünya çapında 1,9 milyon kişi hayatını kaybetti. 2016 yılında ise bu rakam 1 milyona düştü. Dünya Sağlık Örgütü AIDS nedeniyle ölümlerin azalmasını antiretrovial tedavinin yaygınlaşmasına bağlıyor.

AIDS kaynaklı en çok ölüm Afrika'da

2016'da AIDS nedeniyle hayatını kaybedenlerin en fazla görüldüğü bölge 420 bin kişiyle Doğu ve Güney Afrika oldu. Bunu, 310 bin kişiye Batı ve Orta Afrika takip etti.

Geçen yıl, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da 11 bin, Asya ve Pasifik’te 170 bin, Latin Amerika’da 36 bin, Karayipler’de 9 bin 400, Doğu Avrupa ve Orta Asya’da 40 bin, Batı ve Orta Avrupa ile Kuzey Amerika’da da 18 bin kişi AIDS yüzünden yaşamını yitirdi.

21 milyon HIV taşıyıcısı antiviral tedavi görüyor.

AIDS'e neden olan HIV’in tam tedavisi mümkün değil. Ancak etkin antiviral tedaviyle virüsü kontrol altında tutmak mümkün.

HIV taşıyıcılarının 21 milyonu antiviral tedavi görüyor. Yetişkinlerin yüzde 54’ü, çocukların ise yüzde 43’ü yaşam boyu antiviral tedavi almak zorunda.

HIV taşıyıcılarının %30'u taşıyıcı olduğunu bilmiyor.

Dünya çapındaki HIV taşıyıcılarının yüzde 70'i taşıyıcı olduğunun farkında. Yüzde 30'u ise virüsü hiçbir belirti olmadan taşıyor. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün hedefi bu oranı yüzde 90’a çıkarmak. Bunun için de HIV testlerinin yaygınlaştırılması gerekiyor.

Türkiye'de 2 bin 936 AIDS vakası görüldü.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre 1985-2016 yılları arasında 2 bin 936 kişi AIDS hastalığına yakalandı. 10 bin 222 kişide ise HIV virüsü saplandı.

Türkiye'deki HIV taşıyıcılarının %44'ünün virüsü nasıl kaptığını bilmiyor.

Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre HIV virüsü taşıyıcılarının yüzde 52'si virüsü cinsel yollarla kapıyor. Yüzde 1,9'u ise damar içi madde bağımlılığı nedeniyle HIV virüsünü kapıyor. 

HIV taşıyıcılarının yüzde 44'ünün ise virüsü nasıl kaptığı bilinmiyor.

HIV, tokalaşmakla bulaşmaz!

HIV virüsü cinsel ilişki, enfekte kan ve kan ürünleri ile bulaşıyor. Ayrıca gebelikte ve emzirme sırasında anneden bebeğe de geçebiliyor. Anneye başlanacak etkili antiviral tedavi bu bulaşı önemli derecede azaltıyor.

Ancak HIV birlikte oturmak, yemek yemek, aynı iş yerinde çalışmak, aynı okulda okumak, el sıkışmak, tokalaşmak, telefon, kitap, defter gibi araçları, ortak duş-banyo alanlarını ve tuvaletleri kullanmakla bulaşmıyor.

HIV aşısı çalışmaları hala devam ediyor.

HIV'in kayıtlara geçtiği 1981 yılından beri virüse karşı aşı çalışmaları hala devam ediyor. Bugüne kadar etkili bir aşı bulunamamış olsa da çalışmalar hızla devam ediyor. 

Son olarak Johnson & Johnson öncülüğünde ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü (NIH) ve Bill & Melinda Gates Vakfı iki aşı kombinasyonunun testi için çalışmalara başlandı.

Yeni aşının küresel bir etkisinin olması hedefleniyor.

HIV virüsünün çok çeşitli olmasının, etkin bir aşı yapma yolunda büyük bir engel olduğunu belirten bilim insanları, yeni aşının ‘küresel’ bir etkisinin olmasını istiyor. Bu nedenle dünyanın her yerinden farklı virüs türlerini temsil eden ‘mozaik’ teknolojisini kullanıyorlar.

Yeni çalışmada Güney Afrika, Malawi, Mozambik, Zambiya ve Zimbabwe’de cinsel açıdan aktif kadınlara deneysel aşı veya plasebo verilecek ve çalışmanın enfeksiyonları önleyip önlemediğini görmek için üç yıl boyunca izlenecek.

Popüler İçerikler

Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Kızılcık Şerbeti'nde 4 Kişinin Öldüğü Patlama Sahnesi Nasıl Çekildi?
Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
YORUMLAR
01.12.2017

Korunmadan cinsel birliktelik yasayan herkes gidip bir kan testi yaptirsin ve daima korunsun! Hiv ne kadar günde tek bir hapla bastirilan, seker tansiyon gibi kronik bir hastalik haline gelmis olsa da, genellikle cinsel yolla bulasmasi, bunun ahlaki boyutu ve toplumdaki bilgisizlik nedeniyle abartiliyor.

cinsel ilişki yaşa zina yap özgürüm de kimse bana karışamaz de Allah belanı versin. cinsel ilişki dışındakilere bir şey demiyorum.

01.12.2017

Offff

02.12.2017

Öncelikle Hiv ve Aids'i birbirine karıştırmamak gerek. Bir kişinin kanında Hiv virüsü saptandıysa o kişi Aids değil, Hiv virüsü taşıyıcısıdır. Bu virüs ilaçlarla baskılanmazsa 2-10 yıl içinde Aids'e dönüşür. Bunun önüne geçmek için çok eşli sex yaşamı olan kişiler ve risk altındaki sağlık çalışanları 6 ayda bir CYBH testi yaptırmalıdır. Evet arkadaşlar size en yakın devlet hastanesinin "Enfeksiyon Hastalıkları" bölümüne gidiyorsunuz ve doktora CYBH ( cinsel yolla bulaşan hastalıklar) testi yaptırmak istediğinizi söylüyorsunuz, bunu söylerken utanıp sıkılmanıza gerek yok, eğer bu testi zamanında yaptırmazsanız ileride çıkabilecek hastalıkları düşünün ve korkmadan testinizi yaptırın. Ayrıca doktordan Hpv ve Hepatit C 'den ( Hepatit B aşısı okullarda zaten vuruluyor) korunmak için aşı yaptırmak istediğinizi söyleyin. Cinsel yolla bulaşan birçok hastalık vardır ancak bir kısmından aşı yaptırarak korunabilirsiniz. Sağlıklı günler.

02.12.2017

AIDS hastalığının Afrika’da maymunlardan insanlara geçtiği düşünülüyor. AİDS’e yol açan (Human Immunodeficiency Virus) virüsüne benzeyen SIV virüsü (Simian Immunodeficiency Virus (SIV)) Orta Afrika’da onbinlerce yıldır şempanzeler, goriller gibi insan haricindeki primatlarda endemik bir halde bulunuyordu. Bu virüsün orta Afrika’da şempanze avlayan insanlara bu esnada aldıkları yaralar vasıtasıyla veya sonrasında şempanze etiyle temas ettiklerinde geçtiği düşünülüyor.Zamanla da bu SIV virüsünün HIV virüsüne evrildiği düşünülüyor.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ