“Bitmesi gerektiği halde” ne demek? Aslında hepiniz anladınız, yürümüyor, sıkıyor, geleceği yok, zevk vermiyor, iki tarafı da köreltiyor, insanı dipsiz kuyuya düşmüş gibi boğuyor demek. Böyle bir ilişkiyi sürdürmenin anlamı yok, iki taraf da bunun farkında ama bitmiyor.
Araya giren faktörler nelerdir, ne engel oluyor bu insanlara bilmek mümkün değil. Çünkü her ilişki kendi iç dinamiklerini yaratıyor ve kendine özgür bir yol çiziyor. Bu ilişkilere evlilikleri de dahil etmek çok olası, yani bitmesi gereken birçok evlilik de ite kaka yürütülmeye çalışılıyor.
Peki bunun sonucunda ne oluyor? Mutsuz insanlar ülkesi oluyoruz. Yeterince derdimiz, sıkıntımız yokmuş gibi, bir de en mutlu olmamız gereken gönül ilişkilerinden de mutsuzluk damıtıyoruz. Yazık bize.
aşkın zamanla alışkanlığa dönüşmesi, insanların zamanla birbirlerini tamamen tanıyıp değiştirmeye çalışmadan olduğu gibi kabul etmesi, insanların yirmi dört saat vıcık vıcık bir aşk ilişkisi içerisinde olmaktansa hayatta aşktan başka heyecanların ve güzelliklerin olduğunun da bilincinde olarak birbirlerine bu güzellikleri yaşamak adına alan ve zaman tanıması, ilişkiyle ilgili karşılıklı verilmiş emeklerin ve yapılmış fedakarlıkların kıymetinin bilinmesi, geçmişteki güzel günlerin ve tatlı paylaşımların hatırına karışılıklı olarak daha anlayışlı olmak ve en önemlisi bu tatlı monotonluğun getirmiş olduğu huzur ve güven duygusu hayatı daha mutlu kılan şey zaten. sürekli kaygan bir zeminde geçmez bir hayat. ne mükemmel insan ne de mükemmel ilişki var, mükemmeli arayan insan mutsuz olmaya mahkumdur. mutluluk her şeyi kusurlarıyla kabul etmekte, büyük resim güzelse küçük şeylere çok da takılmamakta.
geleceğiniz yok bu belli, olursa da mutsuz olacaksın buda belli.ama kolaysa 5 yıllık sevgilini, senin her şeyini bileni, en yakın arkadaşını, sırdaşını, ne olursa olsun eğlenebildiğin ve en acısıda sevdiğin adamı terk et.
aman şimdi kim yenisini bulacak derdi var hadi buldun kendini anlatacaksın sana alışacak zor çok zor