Bir Gurmeden Daha Fazlası Olan Vedat Milor'un Nasıl Bir Baba Olduğunu Gelin Kızı Ceylan'dan Dinleyelim!

Vedat Milor, sosyal medya kullanım tarzıyla son zamanlarda gönüllerimizde yer eden bir gurme. Ona hayranız diyebiliriz. E bir de ona hayran olan bir kızı var. 17 yaşındaki Ceylan Handan Milor, babasını Tuhaf dergisine anlatmış. Biz de sizlerle Milor'un nasıl bir baba olduğunu paylaşmak istedik.

"Küçükken, babam benimle vakit geçirir, oyunlar oynar ve kendimi bir prenses gibi hissetmem için elinden geleni yapardı. "

"Babam olağanüstü akıllı ve başarılı. Ama ben büyürken bunları pek düşünmedim. Böylesine bilgi dolu, derin ve keskin bir nedensellikle akıl yürütme konusunda zengin tecrübeye sahip biriyle tanışınca insanların gözü korkabiliyor. "

"Onun kızı olduğunuzdaysa başarılı olma baskısıyla büyüdüğünüzü düşünebiliyorlar. Dünyamız insanları çabuk sınıflandırır, konu özellikle de bilgiye geldiğinde; bir üniversite hocası, lise öğrencilerinin hiçbir zaman anlayamayacağı bir seviyede düşünür onlara göre."

"Ben bu türden ulaşılmaz bilgilerle büyümedim. Babama bir soruyla ya da fikirle gittiğimde, sorum ya da düşüncelerim, babama ona denk biri tarafından aktarılmış gibi takdir edilip değerlendirilecektir."

"Babam beni asla bir kalıba sokmaya çalışmaz. Bilakis soru sormam konusunda cesaretlendirir. "

"Küçük bir çocukken, önemli önemsiz tüm sorularımı cevapladı. Böylece bana dünyayı sorgulamayı, gerçekliğimi altüst edecek eleştirel düşünme gücünü öğretti."

"Biraz daha büyüdüğümde bu sorularıma fikirler eşlik etti. Dile getirdiğim her düşüncem üzerine konuştuk. Düşüncelerimi daha öteye götürmem konusunda beni cesaretlendirdi."

"Şimdiyse sanattan insan ruhuna, toplumsal etkileşime dair zorluklardan aile tarihine kadar uzanıyor konuşmalarımız. İlişkimiz karşılıklı güvene ve koşulsuz sevgiye dayanıyor. Benim ona her zaman sorularla gittiğim gibi, o da bana sorularla geliyor."

"Babam tutkularımı besledi, toplumsal baskılara rağmen ilgilendiğim her şeyin peşinde koşmam konusunda beni teşvik etti."

"Ne kadar vaktini alırsa alsın, onu zevk aldığı şeylerden ne kadar uzaklaştırırsa uzaklaştırsın, mutluluğu aramamda bana her daim yardımcı oldu."

"Ebeveynliğinden bana kalan en büyük miras, özgüvenin ve özeleştirinin birlikteliğidir. Öte yandan bana güvence sağladı."

"Düşünceme dair farkındalığım ne seviyede olursa olsun, düşüncem kötü de iyi de olsa, ona gittim ve takdir gördüm; böylece düşüncelerime ve yapabileceklerime güvenmeyi öğrendim."

"Yeteneklerimde çok tatminkâr olmama da izin vermedi. Fikirlerimi açarak, onları yeni yollarla düşünmemi sağlayarak, eleştirel olmam ve daha fazla öğrenmeye açık olmam konusunda yardımcı oldu.

"Bana inandı, benimle yakın ilişki kurdu ve böylece, sadece yeteneklerime güvenmeme dair değil, kendimi geliştirme, dünyaya açılabilme kudretime dair de güven aşıladı bana."

Siz neler düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!

Kaynak: tuhafdergi

Popüler İçerikler

Çileden Çıkaran Olay: Öz Kızı ve İkinci Eşini Yatakta Basan Kadının Yaşadıkları Şoke Etti
Cem Yılmaz, Ahu Yağtu'yla Çözemediği Nafaka Krizini Fırsata Çevirip "Benimki Madafaka" Esprisini Lügata Ekledi
ODTÜ'lü Profesörün Canlı Yayında 'Torpil' İsyanı: "Çocuk Sınavı Kazanıyor, Almıyorlar"
YORUMLAR

çocuk doğurmak için degil birey yetiştirmek için bir çocuk dünyaya getirmişler. ebeveynlerin degil de çocukların ütopyası adeta.

14.08.2019

bu nedensellikleri bilakisleri bu ufak kız mı söylüyor röprtajda anlamadım ben

15.08.2019

Görmek istediğimiz fakat genelde göremediğimiz çağdaş bir aile babası. 'Beni bir kalıba sokmaya çalışmaz' bence anahtar cümle budur. Saygılar usta.

TÜM YORUMLARI OKU (7)