Konvoylar Türkiye'de düğün ve asker uğurlamalarıyla özdeşleşmiş durumda. Avrupa'ya yerleşen Türk vatandaşlarının bir kısmı da bu 'alışkanlığı' sürdürme çabası içinde. Fakat Belçika'da mahkeme, düğün konvoyu yapan 18 Türk vatandaşını yargılamaya başladı. Gerekçe ise emniyet şeridini kapatıp 'misket oynamaları' ve trafiği yavaşlatmaları.
Euro News'te yer alan habere göre, savcılık ayrıca trafiği kapatan altı araca el konulmasını ve sanıkların 2 bin Euro ceza verilmesini talep etmişti.
İddianameye sanıkların yolda durarak dans ettikleri, araçların camlarından dışarı sarktıkları ve araçlarıyla yolda daireler çizdikleri de girdi.
Suçlamaları dinleyen yargıç Peter D’Hondt, “Sadece trafik sıkışıklığına neden olmakla kalmıyorsunuz. Aynı zamanda, diğer sürücülerin sinirlenmesine yol açıyorsunuz ve davranışınız agresifliğe ve sonucunda ırkçılığın artmasına neden oluyor. Zaten yeterince ırkçı var, buna karşı durmanız gerekiyor… Eğer bir parti yapmak istiyorsanız kafanıza kova bile geçirebilirsiniz ancak yolları amaçları için kullanılmaya bırakacaksınız” dedi.
D’Hondt, “Yaptığınızın diktatöryel bir tarafı var. Yollar hepimize ait ve kimse kendi malı gibi kullanamaz. Yolu tıkarken o esnada hastaneye yetişmeye çalışan birinin vaktini çalmış olabileceğinizi düşündünüz mü? E17 Avrupa’daki en kalabalık otobanlardan biri. Sizin dans edebileceğiniz bir yer değil.” şeklinde konuştu.
Hakkında dava açılan damat Hasan A. yaşananları Habertürk'e şöyle anlattı:
“Konvoyla yola çıktık. Kız evi 50 kilometre uzaktaydı. Konvoydan 2-3 kişi trafikte ters hareket yaptığı için otobanda trafik durdu. Halay çekildi, misket oynandı. Gelenek de olsa buranın kurallarına uymamız gerekirdi. Yolda Belçikalılar bizi kameraya almış. Polisler geldi. Gelini almaya 2 saat geç gidebildik. Düğünden 3 hafta sonra eve mektup geldi. Bu yıl nisan ayında da 250 Euro para cezası istendi. Mahkemede, görüntüleri izlettiler. İki araç kesin suçlu görülüyor. Hâkim, ‘Sizin bu davranışınız ırkçılığa davetiye çıkarıyor, ırkçıları çoğaltıyorsunuz’ dedi. Düğünüm mahvoldu. Bunu yapanlar yanlış yaptı. Hatalarını sonradan kabul ettiler ama neye yarar. Babam, abim, arkadaşlarım arasında suçsuz olanlar da mağdur duruma düştü. Parayı suçlu olanlar ödesin.”
Damadın arkadaşı A.D. ise 'Türk her yerde Türk’tür, sıkıntı yok. Cezadan korkacak değiliz. Pişman değilim, bir daha düğün olsa, bayrakları asar yine drift yaparız, yine oynarız' dedi.
Yargıç ne kadar güzel konuşmuş. Birde bizim Türk'e bakın...Anca öttürmeyi biliyoruz biz "Şöyle Türküz böyle Türküz" Bitmişiz abi biz ölmüşüz gömenimiz yok. Saygı, sevgi bir halt kalmamış bizde. Asarız, keseriz, taciz ederiz, çalarız, yakarız vb. ama Türküz. Hayır abi Türklük bu değil. Kendimi övmek asla değil niyetim; ama kendi Türklüğümle bu tarz insanları asla asla aynı kefeye koymam. Bir halt ettiğinizi sanıyorsunuz ama 5 para etmez insanlarsınız.
İsteyen bozulsun, isteyen abartı desin ama net bir şekilde toplumun büyük kesimi bildiğin ilk çağdan kalma. Sıra beklemez, başkasının beklediği sıraya saygı duymaz, sağ şerit boşken sola geçip ağır ağır gider ve bunu sadece canı istediği için yapar. Düğün konvoyu yapar kendini dünyanın merkezinde görür, sanki o gün yeryüzünde bir tek onlar varmış ve tüm kurallardan muafmış gibİ davranırlar. Asker gönderirken yol kapatır olmadı korna çalanı döverler. Toplu taşıma aracına binersin, leş gibi kokan bir sürü tip yayılır. Ayaktaki kadına ''Oturmak istermisiniz ?'' diye sorarsın boş yere geçmeden, ''Hayır beaa'' diye ağzını yayar.Minibüste ''Geçebilirmiyim'' dersin oralı olmaz ''Aç şu yolu'' dersin hepsi dağılır. ''Teşekkür etmeyi, başklarının haklarına saygılı olmayı, bilmiyorum demeyi bilmeyen, saygı gösterdiğinde bunu zayıflık sanan geniş ama çok geniş bir kitle var maalesf.
Allah'ın ayıları. Gidip de azıcık medeniyet öğrenecekleri yerde, hala magandalık yapıyorlar.