HADO bir artırılmış gerçeklik oyunu, yani rakipleriniz ve oyunun hayat bulduğu evren reel, kullandığınız yetenekler ve animasyonları yapay. Gerçek olan bir diğer şey ise rekabet!
Tabii bu topları kollarındaki sensörler yardımıyla ateşliyor ve olası bir durumda gelen bombardımana bir kalkan kullanarak yanıt verilebiliyor. Süre sonunda daha fazla sayıya sahip olan takım oyunun kazananı oluyor.
3 ülkeden 12 takım Japonya'da yarıştı ve kazanan takım 30.000 dolar ödülü evine götürdü. Turnuvanın birinci yılı için hiç de fena bir ödül değil, ne dersiniz? Bu yıl yapılacak turnuvada ödül 4 katına, 120.000 dolara yükselecek çünkü rekabet kızışıyor.
Aslında HADO hakemli, katı kurallı bir oyun değil, bu sebeple Japonya'da kimi AVM'lerde kitleler tarafından oynanıyor. Bizlerin yeni yeni karşılaştığı bu oyunun bu denli yaygın olmasının bir sebebi de HADO'nun yaratıcısı Meleap girişiminin Japonya'da doğmuş olması olabilir.
Şirket geçtiğimiz yılın Kasım ayında 2.6 milyon dolarlık bir yatırım aldıktan sonra ABD ve Malezya pazarlarına açılma hedefini zaten koymuştu, dünya kupasındaki güncelleme girişimi takip edenleri pek de şaşırtmadı esasen.
Street Fighter oyunun meşhur tekniği 'aduket' olarak hafızalarda uygun bir yere yerleştirsek de bu karşısındakinin canına okuyan tekniğin asıl adı Hadouken. Dilbilimi açısından baktığımızda hado, Japonca'da soyut bir enerji türü. Biraz da evrendeki titreşimlerden oluşan bir enerji bu, Japonlara göre.
Dünya bu ödüllü turnuvalarda boy gösterirken, kim bilir bu yıl belki önümüzdeki yıl, sizce bir Türk takımıyla HADO Dünya Kupası'na katılır mıyız?
Bu Türkiye'ye gelirse olanları anlatıyorum: Çocukların elince geçer, bunlar sokağın ortasında savaşıtken birine araba çarpar. Pokemon'un yasaklanması gibi yasaklanır. Bir YouTuber çocuğun eline geçer "enneeağ" deyip kırar. Yine bir YouTuber "arkadaşıma enerji topu yerine taş attım. (ÖLDÜ)" diye bir vdeo koyar. Yani bize gelmesin biz kaldıramayız şu an.
japonya'ya gittigimde dragonball deneyecektim ama sanirim bunu deneyecegim :D
SAO Değil mi bu?