Yeni yıl itibarıyla enflasyonun da desteğiyle güçlü zamlar bekleyen beyaz yakalılar, hem fiyat etiketleri hem de asgari ücret karşısında eziliyor. İş arayışlarında artışların gözlendiğini söyleyen uzmanlar maaş artışlarından memnun olmayan çalışanların başka şirketlere geçerek gelirlerini artırmayı planladıklarını belirtiyor. Şirketler de memnun oldukları çalışanları ellerinde tutmaya çalışıyorlar. Yer yer zam yer yer de unvanla bu sorun çözülmeye çalışıyor.
Havalı 'title'lar verilen yeni kuşak çalışanlar reel ücretlerindeki erimeyi hesapladıklarındaysa adeta yüksekten çakılıyorlar. Peki bu unvanlar kişilere değer katıyor mu yoksa şirketler çalışanlarını ellerinde tutmak amacıyla bu title'ları kullanıyor mu?
Haber Global'de derlenen 'Zammı mı, unvan mı?' sorgulamasında, İK danışmanı Ayşe Topaktaş, şirketlerde layık görülen 'kıdemli' unvanların sebat eden çalışanlara verilmesini savunurken, bunun aslen bir unvan olmadığını da vurguluyor.
Tabi burada en büyük tartışma da bu müdür-yönetici arasındaki unvanın görev bazında biz karşılığı olmaması oluyor. Çünkü bu yöneticinin yöneteceği bir ekibi ya da astı olmuyor.
Bankacılık gibi yapılarda daha sık karşılaşılan bu unvan meseleleri, Z kuşağını zorlarken, beklemek yerine şirket değişikliğiyle bunu çözmeye çalışıyorlar.
Şirket büyüklüklerine göre de unvanlar değişirken, az çalışanın olduğu KOBİ'lerde yükselmenin daha hızlı olabileceği de konuşuluyor. Kurumsal şirketlerde bu süreçleri yöneten bir İK ve İK politikası bulunması 'yükselmenin' süresini de uzatabiliyor.
Kim sektörlerdeyse bu unvanlar çok daha kolay edilebiliyor. Bazen unvan almak istemenin sebebi daha iyi şirketlere daha iyi pozisyonda ve maaşla geçmek de olabiliyor.
Ancak çoğu kişi unvanı bir 'sınıf' göstergesi olarak kabul ediyor. Özellikle formal dünyada tanıştığınız kişilerle maaş paylaşmadığınızı ancak unvanlarınızı konuştuğunuz göz önüne alındığında bunlar da direkt olarak imajınız etkiliyor.
Valla istedigim maasi veren firmaya asistan bile giderim. Yemisim "mudur".
Sayın Z kuşağı ya da plaza çalışanı editör. Yani normalde çok takılmam da bir kere title Türkçeye Fransızca karşılığı olan "Titre"den titr olarak geçmiştir. Yani madem illa kullanacaksınız titr yazmanız lazım. Yoksa tabi Arapçadan geçen unvan da var. Yani inatla plaza çalışanı gibi title yazmanıza gerek yok. Sevgiler