Yasak aşkın cazibesi baş döndürücü olsa da aldatma hikayeleri çoğunlukla ilişkilerin parçalanması ile sonlanır. Acı, tutku, entrika ve kaos sadece izlerken keyifli olabilir diye düşündük. Ve sizin için aldatma üzerine çekilmiş filmlerden bir seçki hazırladık. Tutku dolu ve sürükleyici hikayeleriyle IMDB puanlarına göre sıralanmış birbirinden başarılı 12 aldatma temalı film...
Noah Baumbach'ın son filmi, yönetmenin evliliğe dair gözlemlerini samimi bir biçimde aktarması ile oldukça gerçekçi bir hikaye sunuyor. Başlangıçta çiftimizi boşanmaya götüren şeyin kocanın yaşadığı yasak ilişki olduğunu düşündürse de film, evlilik ve ilişkilerdeki hüsranlarımız konusunda bolca düşündürüyor.
Dahi tiyatro yönetmeni Charlie Barber'ın (Adam Driver) oyuncu karısı Nicole Barber (Scarlett Johansson), kocasının ihaneti sonrasında boşanmaya karar verir. Çiftin samimi ve sorunsuz halletmek istedikleri boşanma süreci kısa bir süre sonra savaşa dönüşür. Tüm insanlık halleri ve evliliklerini imkansız hale getiren suskun deneyimleriyle Charlie ve Nicole'un dramatik çatışmasını hayranlıkla izleyeceğinizden eminiz.
Kısa süre önce hayatını kaybeden Kore sinemasının en ünlü yönetmenlerinden Kim-ki Duk, bu filmle bize garip bir aşk ve aldatma hikayesi sunuyor. Tüm Kim-ki Duk filmleri içinde bir başyapıt olarak kabul edilen Bin-Jip (Boş Ev), mutlaka izlemeniz gereken filmlerden biri.
Tae-suk (Hee Jae) sahipleri yokken başkalarının evlerine girerek birkaç gün misafir olur. Ev sahiplerinin misafirperverliğine duyduğu minneti göstermek için de kirli çamaşırları yıkar, küçük tadilatlar yapar. Her girdiği evde adeta ödünç hayatlar yaşar. Bir gün, izinsiz girdiği bir malikanede mutsuz evliliğinden kaçmaya hazır genç bir kadınla tanışır. Hem fiziksel hem de duygusal anlamda birleşen bu iki insan, bir yandan da gerçek dünyadan kaçmaya çalışır.
Bir aldatma öyküsünün ötesinde Little Children, orta sınıfın muhafazakarlığı ve banliyö yaşamının sıkıcı gölgesi altında hayatı sorgulayan bir film. Dolambaçlı bir olay örgüsünün içinde ansızın bencilce davranan iki evli yetişkinin hikayesi Madam Bovary esintisi de taşıyor.
Sarah (Kate Winslet), küçük kızının oyun parkında diğer annelerin 'Balo Kralı' olarak adlandırdıkları bir baba ile sohbet etmeye başlar. Diğer annelerin yargılayıcı bakışlarının ardındaki kıskançlık, Sarah'ın Patrick'e (Brad Adams) ilgi duymasına neden olur. Sarah ve Patrick yasak ilişkileriyle şehvetten öte işlevsiz evliliklerinin yükünü de paylaşır.
Sinema tarihinin en naif yasak ilişkisini anlatan film, adeta Sezen Aksu'nun 'Dört Günlük Bir şey' şarkısının görsel hali! Şarap eşliğinde duygulanıp ağlamak ve tercihlerimizin zorluğu hakkında dertlenmek isterseniz, bu filmi mutlaka seyredin.
1965 yazında Amerika kırsalında sıradan bir ev kadını olan Francesca Johnson(Merly Streep), ilahi bir tesadüfle fotoğrafçı Robert Kincaid(Clint Eastwood) ile tanışır. Yıllar sonra annelerinin ölümü üzerine evlerine dönen iki kardeş annelerinin gizli aşkına dair detayları keşfeder.
Tipik Woody Allen filmlerinde görmeye alıştığımız karakter ve ilişkiler örgüsü, bu filmin de temelini oluşturuyor.
Maceraperest Cristina (Scarlett Johansson) ve temkinli arkadaşı Vicky (Rebecca Hall) yazı Barselona'da geçirmeye karar verir. Cristina yeni bir ilişkiden çıkmış, Vicky ise düğünü için gün saymaktadır. İkisi de aynı adama aşık olacaklarından habersiz Barselona'nın büyüsüne kendilerini kaptırır.
2018 tarihli Le Jue isimli Fransız filmin başarılı bir uyarlaması alan Cebimdeki Yabancı, bizi yalanlarımızın kara kutusuna bakmaya davet ediyor. Ferzan Özpetek'in yapımcılığıyla Serra Yılmaz'ın ilk yönetmelik denemesi olan film, iki ilişkilerdeki aldatmaya odaklanıyor.
Terapist Banu (Belçim Bilgin) ve doktor kocası Metin (Serkan Altunorak) ev sahipliğinde, yedi yakın arkadaş akşam yemeğinde bir araya gelir. Kahkahaların eşlik ettiği sohbetlerin yapıldığı masada her şey, Banu'nun oyun teklifi ile değişir. Sağlam sanılan ilişkilerdeki çatlaklar, inkar ve aldatmalar tek tek su yüzüne çıkar.
2018 tarihli Le Jue isimli Fransız filmin başarılı bir uyarlaması alan Cebimdeki Yabancı, bizi yalanlarımızın kara kutusuna bakmaya davet ediyor. Ferzan Özpetek'in yapımcılığıyla Serra Yılmaz'ın ilk yönetmelik denemesi olan film, iki ilişkilerdeki aldatmaya odaklanıyor.
Terapist Banu (Belçim Bilgin) ve doktor kocası Metin (Serkan Altunorak) ev sahipliğinde, yedi yakın arkadaş akşam yemeğinde bir araya gelir. Kahkahaların eşlik ettiği sohbetlerin yapıldığı masada her şey, Banu'nun oyun teklifi ile değişir. Sağlam sanılan ilişkilerdeki çatlaklar, inkar ve aldatmalar tek tek su yüzüne çıkar.
Huzurlarınızda adıyla sanıyla tam bir sadakatsizlik ve ihanet filmi.
Edward (Richard Gere) ve Connie Summer (Diane Keaton) görünüşte her şeye sahip, sıradan evli bir çifttir. Her şey Connie'nin kışkırtıcı Paul Martel (Oliver Martinez) ile tanışmasıyla değişir. Aşk ve tutku sadece bu yasak aşkın kahramanlarını mı esir alacaktır?
Aldatmanın romantik ve zararsız bir macera olduğunu düşünüyorsanız bu film fikrinizi değiştirebilir.
Charles 'Chaz' Schine (Clive Owen), işe gidip gelirken banliyö treninde Lucinda Harris (Jennifer Aniston) ile tanışır. Kızının şeker hastalığı sebebiyle zor günler geçiren Chaz, güzel Lucinda ile flört etmeye başlar. İkisi de evli olmalarına rağmen tutkularına yenik düşer ve soluğu otel odasında alırlar. Romantik bir gece beklerken beklenmeyen bir saldırı ile travmatik bir deneyim yaşayan Chaz ve Lucinda için artık hiçbir şey aynı olmayacaktır.
Hollywood'un Poison Ivy'den sonra bir başka belayı eve buyur etme hikayesine hazır mısınız? İnsan doğası ve içgüdülerine yönelik bu dikkat çekici film, aynı zamanda oldukça da başarılı bir gerilim.
Dr. Catherine Stewart (Julianne Moore), kendisini aldattığını düşündüğü kocası David'i (Liam Nelson) test etmeye karar verir. Bunun için de hayatını eskortluk yaparak kazanan Chloe (Amanda Seyfried) ile anlaşır.
Karınızı bir geceliğine başka biriyle paylaşır mısınız?
Genç çiftimiz Diana (Demi Moore) ve David (Woody Hareldson), milyarder John'un (Rober Redford) ahlaki değerlerini sarsan teklifi karşısında ilişki ve aşka bakış açılarını sorgulamak zorunda kalır.
Karda yürüyüp izini belli etmemek bazı erkekler için övünç kaynağı olabilir. Peki, günün birinde bu aşk üçgeninin kadınları karşılaşırsa ne olur? Ortaya Camerion Diaz'lı şahane bir komedi çıkar!
Erkek arkadaşının aslında evli bir adam olduğunu öğrenen Carly (Cameron Diaz), sevgilisinin karısı (Kate Upton) ile tanışır. İşler tam daha da karışamaz derken, üçüncü bir kadının varlığıyla komik bir av başlar.