Yurt dışında yaşayan kadınların oluşturduğu Göçmen Anneler grubunda, deneyimli göçmenlere bir soru sorduk; Yeni göçmenlere ve göç etmeye hazırlananlara tek bir tavsiye verecek olsanız, bu tavsiye ne olurdu?
Ve gelen cevapları derledik;
Makalenin tamamı Göçmen Anneler websitesinde.
Gidilen ülkenin dilini öğrenmek; o ülkede İngilizce konuşulmuyorsa bile yanı sıra İngilizce öğrenmek, birçok deneyimli göçmenin başlıca tavsiyesi. Göçmenlere göre sosyalleşmenin, çalışmanın, eğitim almanın, adaptasyonun yolu ilk önce dil öğrenmekten geçiyor. Göçmen Anneler grubu üyelerinin dil öğrenmek için dil önerileri burada: Yabancı Dil Öğrenmek İçin Neler Yapılmalı?
Bazı göçmenler özlem duygusunu hiç yaşamazken, bazıları kısa bir süre sonra alıştıklarını, bazılarıysa özlemin ömür boyu sürdüğünü düşünüyor. Bir yandan planlar yaparken bir yandan akışına bırakmak ve yaşadığınız yere alışmak için acele etmemek gerekiyor.Önemli olan bütün olumsuz duygulara hazırlıklı olmak, adaptasyon sürecinde duygusal gelgitlerin yaşandığını kabul etmek, özellikle de özlem duygusuyla barışmak. Yurt dışına taşınanların yaşadığı uyum sürecinin aşamalarına dair yazımız burada: Yeni Bir Kültüre Alışmak: Vaadedilen Gül Bahçesinin Dikenli Yolları
Yurt dışı olması şart değil, yeni ve yabancı bir şehre taşındığımızda, hatta yeni bir ortama girdiğimizde de olduğu gibi, daha az sancılı bir adaptasyon sürecinin anahtarı sosyalleşmek, yakınlaşmak, arkadaş edinmek. Bazı göçmenler öncelikli olarak yeni şehirdeki diğer Türkiyeli göçmenleri bulmayı tavsiye ederken, bazı göçmenler göçmen olmayan arkadaş edinmenin adaptasyon için daha önemli olduğunu iddia ediyor. Çocuklu aileler için; çocuk parklarında, oyun gruplarında ve çeşitli atölyelerde diğer çocukların aileleriyle tanışmak kolay olabiliyor. Çocuksuz insanlar içinse hobi kursları, spor salonları, okuma kulüpleri, doğa yürüyüşü grupları düşünülebilir. Ayrıca şehrinizde bulunan online Meet Up grupları denenebilir.
Yıllar içinde edinilen sınırların esneyebilmesi, kalın çizgilerin incelebilmesi, sivri köşelerin yuvarlanması, siyah ve beyazların yerini gri alanlara bırakabilmesi mutlu bir göçmenlik sürecinin olmazsa olmazlarından. Örneğin alışageldiğiniz kişisel bakım rutinleri değişebilir, daha farklı boyutlarda evlerde daha farklı eşyalarla yaşamak, eski yargılarınızla saygın olmadığını düşündüğünüz işler yapmak zorunda kalabilirsiniz. Kendinizi asla yapmam dediklerinizi yaparken, yapmazsam olmaz dediğiniz şeyleri unutmuşken bulabilirsiniz ancak yeni bir ülkede mutlu olmak en çok da insanın kendine karşı şefkatli olabilmesini gerektiriyor. Ne demişler; “En güçlü veya en akıllı değil, değişime en iyi uyum sağlayabilen türler hayatta kalır” Bu konuda uzman görüşüne yer verdiğimiz videomuz burada: Göçmenlik Sürecinde Öz Şefkat
Deneyimli göçmenlere göre; ırkçılık, cinsiyetçilik, yabancı düşmanlığı, diğer dinlere yanlış bulmak gibi yargılara sahip göçmenler bu süreçte çok daha zorlanıyorlar. Yurt dışına taşınırken bir çok yargı kalıbını da geride bırakarak gitmek tavsiye ediliyor.Türkiye'de normal karşılanan ve hatta farkına varılmayan bir çok söylem ve tutum, yurt dışında, özellikle çok fazla ulusun bir arada yaşadığı toplumlarda nefret söylemi, ırkçılık, ayrımcılık olarak algılanabiliyor. Bu sebeple gideceğimiz ülkenin kültürel kodlarını iyi öğrenmek gerekiyor.
Esnekliğin bir uzantısı olarak yeniliklere, yeni iklim koşullarına ve mutfaklara açık olmak da tavsiye ediliyor. Sürekli hayıflanmak ve özlemek yerine o ülkenin iklim koşullarına göre giyinmeyi ve gerekirse daha az üşümeyi öğrenmek; Türkiye’den bavulla yiyecek taşımak yerine yeni ülkenin malzemelerini ve yeni yemek tariflerini denemek öneriliyor.
Hem fiziksel hem ruhsal olarak zorlu olabilecek bir sürece zinde ve hazırlıklı girmek için; deneyimli göçmenlerin bir tavsiyesi de Türkiye’den taşınmadan önce gerekli kontrolleri yaptırmak, morali yüksek tutmak için b vitamini, d vitamini, omega gibi takviyeleri ihmal etmemek, beslenmeye dikkat etmek, yoga, egzersiz, dans gibi zindelik sağlayacak aktiviteleri unutmamak.
Bürokratik olarak gerekli olabilecek işlemleri yapmış olmak göçmenlerin diğer tavsiyelerinden birisi. Diplomalarınızın ve transkriptinizin çevirisi, eski okulunuzdan, iş yerlerinizden ve hatta ev sahiplerinizden referans mektupları, yenilenmiş kimlikler ve ehliyetler, banka hesap dökümleri, doğum belgesi, evlilik cüzdanı, özel bir sağlık durumunuz varsa ona dair dökümanlar, gideceğiniz ülkenin elektrik akımına uygun fişler ve dönüştürücüler tavsiye edilenlerden sadece bazıları.
Eğer yurt dışına bir iş bularak gidiliyorsa zaten en önemli aşamalardan biri hallolmuş oluyor, ancak çalışmadan gidiliyorsa deneyimli göçmenlerin tavsiyeleri; bir iş bulup çalışmanın hem kendine güveni ve cesareti artırdığı, hem de sosyalleşerek uyumu kolaylaştırdığı yönünde. Eskiden yapılan işin veya diplomada yazan mesleğimizin birebir aynısını yapamayacak olmak mümkün, bu fikre hazır olmak ve yeni mesleklere açık olmak gerekiyor. Eğer iş bulmak mümkün değilse, hem bir şeyler ürettiğiniz, çaba gösterip karşılığını gördüğünüz, hem de sosyalleştiğiniz bir uğraş edinmek bu süreci daha rahat atlatmak için önemli.
Yurt dışında taşınıp da sadece Türkiye gündemini ve medyasını takip etmek, ayakların bir yerde kafanın başka bir yerde kalmasını sağlıyor. Altyazılı bile olsa yeni ülkenin popüler Televizyon programlarına, haberlerine, dizilerine hatta reklamlarına göz atmak, yerel gazeteleri okumak, popüler instagram ve twitter hesaplarını takip etmek, yerel sosyal medya topluluklarına dahil olmak hem kafanın hem ayakların aynı yerde olabilmesinin öncelikli yollarından biri.