Yurt dışına muhteşem bir tatil hayaliyle gidiyoruz. Ama oralar da kutsanmış yerler değil tabii ki başınıza bir çok üzücü olay gelebilir. Bugün dünya genelinde en yaygın olarak kullanılan dolandırıcılık taktiklerini paylaşıyoruz. Aman dikkat!
Yurt dışına muhteşem bir tatil hayaliyle gidiyoruz. Ama oralar da kutsanmış yerler değil tabii ki başınıza bir çok üzücü olay gelebilir. Bugün dünya genelinde en yaygın olarak kullanılan dolandırıcılık taktiklerini paylaşıyoruz. Aman dikkat!
Orlando'da uygulanan bu dolandırıcılık yönteminde, dolandırıcılar misafir diye girdikleri orta kalitedeki otellerin kapılarının altından sahte pizza broşürleri atıyor. Gece otele / pansiyona gelip yiyecek bulamayan müşteriler sipariş vermek istediklerinde kredi kartı ile çekim yapabileceklerini ileten dolandırıcılar ya kart numarasını istiyor ya da işi daha ileriye götürüp kopyalama cihazıyla birlikte pizzayı ulaştırıyor. Sonrası malum: 'Ben ne zaman bu harcamayı yaptım yaaa?'
Bu dolandırıcılık numarası da New York'tan. Sokakta müzik yapan 'bazı' sahtekar şahıslar siz onları dinlerken bakmanız için elinize demo CD'lerini sıkıştırıveriyor. Siz CD'yi geri vermeye çalıştığınızda da kıyamet kopuyor. grup arkadaşları ile birlikte sizi sokak ortasında rezil etmeye başlayan bu şahıslardan kurtulmak için birkaç papel verip alakasız bir CD ile tatilinize devam ediyorsunuz.
Mısır'da Piramitlere yakın bir bölgede sakin sakin bekleyen deve sahibi arkadaşlar bölgedeki turistlere deve sırtında ücretsiz fotoğraf çekme önerisinde bulunuyor. Size devenin sırtına çıktıktan sonra ise işler bir anda değişiyor ve fotoğraf için para ödemeniz gerekiyor. Ödememeniz halinde ise yine yaygara kopuyor.
Bu dolandırıcılık tekniği genellikle Roma'da gerçekleşiyormuş. Kucağında bebek taşıyormuş gibi görünen bir anne önünüzde aniden bebeğini yere düşürüyor ve insan olarak hemen yardım etmeye çalışıyorsunuz. Bu sırada arkada bekleyen takım elemanı yere bıraktığınız çanta-poşet ne varsa alıp kaçıyor.
Kolombiya plajlarında yanınıza yaklaşan ve size turist olduğunuz için bedava masaj öneren kadınlara kanmayın. Ha kabul ettiniz diyelim, tabii ki para vermeniz isteniyor. Daha sonrasında ise oradan 'tesadüfen' geçen kişiler de etrafınızı sarınca mecburen ödemenizi yapıyorsunuz. Unutmayın bu dünyada bedavaya hiçbir şey olmaz!
Bolivya ara sokaklarının ve toplu taşıma araçlarının kalabalıklığı ile de meşhur(muş). Bolivya'da çevrenizde bir anda gereksiz bir kalabalık fark ederseniz cüzdanınıza elveda demenizin vakti gelmiştir.
Las Vegas'ta bazı taksicilerin objeleri yok etmek gibi bir özelliği varmış. Size taksiye binerken valiz için yardım öneren taksicileri gözünüzden ayrımamanızı öneriyoruz. Siz 'ya şurada bir poşet daha vardı' diye arkanızı döndüğünüz anda taksici bey valiziniz ile kaçabiliyormuş.
Dünyanın pek çok yerinde gerçekleşen bu dolandırıcılık şeklinde ise bir sahte polis başrol oynuyor. Tenha sokaklarda gezen turistleri gözlerine kestiren polis giyinimli dolandırıcılar yanınıza gelip pasaport/kimlik göstermenizi istiyor. Siz hayırdır kardeş ne oluyor derken diğer sahte arkadaşlar ortaya çıkıp telefon, saat, cüzdan ve Allah ne verdiyse alıyor. İşi daha ileri götürüp sizi alıkoyan ve banka kartı şifrelerinizi isteyen ekipler bile varmış.
Bu yöntem için en 2 azılı dolandırıcı gerekiyor. Sokakta yürürken yanınıza gelen 'iyi' bir vatandaş yerde cüzdan bulduğunu ve sizin olup olmadığını soruyor. Hayır dediğiniz de ise içindeki parayı ikiye bölüşelim derken rol arkadaşı sahneye çıkıyor. O benim cüzdanım içinde şu kadar vardı verin paramı dediği anda bizim iyilik perisi arkadaşımız hemen kendine düşen payı ödüyor. Sonrası malum; ya payını öde ya da iki adamla uğraş.
Turistlerin başına gelen en popüler dolandırıcılık numarası ile karşınızdayız. Bir anda hırsız arkadaş yanınıza gelip cüzdanını çaldığınızı iddia ediyor. Siz ceplerinizde olmadığını kanıtlamak için cüzdanınızı ya da telefonunuzu çıkardığınız anda pufff. Kapkaç arkadaş rüzgarla gidiyor.
Bu numara da maalesef Türkiye'den. Alkollü olarak bindiğiniz taksiden inerken 50 TL verirseniz, 'bazı' kötü niyetli taksici arkadaşlar 'Abi 5TL verdin' deyip sizden bir 50 daha isteyebiliyormuş. Buna karşı çıkmanız durumunda da sarhoş olduğunuzu ve parasını vermek istemediğinizi söyleyip ortalığı birbirine katabiliyorlarmış.
Bir tavsiye de benden, Yunanistan'a gitmeyin, 2 sefer gittim birinde cüzdanım çalındı, diğerinde çantam çalındı, Türk olduğunuz için de kimse sizi umursamıyor.
Paranoyak yani şüphecilik insanı daima korur. Hiç kimseye güvenemyin. Ayrıca cüzdanınızı, onemli paranizi, hayati evraklarınızı cebinizde asla taşımayın boynunuza nenelerin taktiği çapraz minik çantaya koyun,asın boynunuza. iç cep yapın. Ek bir cüzdan alın ucuzudan olsun. ona da bir kaç kuruş koyun elinizin altında olsun diye.olaki biri paranızı gasp etmek istedi verin cüzdanı gitsin. Taksiye hiç binmeyin diyecem de bazen mecbur kalıyoruz maalesef. yine de çok gerekmedikce binmeyin hele yalnızsanız ve kadınsanız hiç binmeyin. Olaki yalnız bineceksiniz arkadaşınıza arabanın plakası mesaj olarak yollayın yolda sık sık konusun bu taksici üzerinde yalnız olmadığınız hissini verecektir. Belki saçma geldi ama insana güven risk taşıyor.
net kimseye güvenme ve herkese karşı ön yargılı ol.