Osmanlıcanın Türkiye'deki okullarda okutulmasıyla ilgili tartışmalar sürerken, Atina'da Bilimsel Araştırmalar Enstitüsü'nde verilen Osmanlıca derslerine 65 Yunan devam ediyor
Türkiye'de Osmanlıca derslerine yönelik tartışmalar gündemdeyken Yunanistan'da tarihçisinden ressamına, mimardan modacı ve jimnastikçiye kadar birçok meslek grubundan insanlar Osmanlıca öğreniyor.
Sabah yazarı Stelyo Berberakis Türkiye'deki tartışmalar ışığında Yunanistan'daki Osmanlıca dersleri verildiğini bugünkü köşesinde duyurdu. İşte Berberakis'in Yunanistan'daki Osmanlıca derslerine ilişkin düştüğü notlar:
Türkiye'deki Osmanlıca tartışmaları tam gaz devam ederken Atina'da tanıştığım bir maliye müfettişinin Osmanlıca dersleri aldığını öğrendiğimde çok şaşırdım. Atina'da Bilimsel Araştırmalar Enstitüsü'nde verilen Osmanlıca dersleri için tam 90 Yunan vatandaşı başvurmuş; bunlardan 65'i kabul edilmiş. Aralarında, doktor, mimar, arkeolog, ressam, öğrenci, rehber, İslam tarihçisi, modacı, sanat tarihi uzmanı, devlet memuru, maliye müfettişi, hatta bir de jimnastik öğretmeni var... Hepsi de başka başka nedenlerle Osmanlıca öğrenmeye merak salmış...
Üç yıl süren Osmanlıca dersleri, önümüzdeki yıl ilk mezunlarını verecek... Osmanlıca öğretmeni Dimitris Lupis, aslen Gümülcüneli bir Yunan... Çocukluk yıllarında Gümülcüne sokaklarında azınlık Türk çocuklarıyla arkadaşlık ederek Türkçeyi sökmüş. Daha sonra Türkçesini geliştirmek için kurslara gitmiş. Nitekim 2004-2007 yılları arasında İstanbul'da Bilkent Üniversitesi'nde Osmanlı tarihi ve dili üzerine dersler almış. Sonrasında da ABD'deki Harvard Üniversitesi'nde Osmanlı dönemindeki Ortadoğu tarihi üzerine incelemeler yapmış.
İki yıl önce Atina'ya geri döndüğünde, artık iyice hakim olduğuna inandığı Osmanlıca'yı başkalarına öğretmek için yaptığı başvuru kabul edilince Bilimsel Araştırma Enstitüsü'nde ders vermeye başlayan Lupis, Osmanlıcayı 'zor ama güzel' olarak tanımlıyor. Ona göre Osmanlı dilini ve yazısını öğrenmeye gelenlerin değişik hedefleri var. Lupis burada verdiği Osmanlıca derslerinin konuşmaya değil; yazıtların okunabilmesine ve anlamlarının öğrenilmesine yaradığını söylüyor. Ona göre Farsça, Arapça ve Türkçe'nin oluşturduğu Osmanlıca 'ölü bir dil'. Bunun sebebi artık kullanılmaması. Bu nedenle Osmanlıca Türkiye'de, İran'da ve Arap dünyasında anlaşılabilir bir dil olmaktan çıkmış durumda. Lupis'in 2. sınıf öğrencilerine verdiği derslerde; Osmanlıca yazıların okunuşu, elif, be ve güzel he harfleriyle Besmele çeşitleri, Osmanlı alfabesi, Fatiha'dan alınmış beyitler, Osmanlıcanın Kuran'daki yeri ve 1923 Harf Devrimi'ne kadar Türkiye'deki yaygınlığı anlatılıyor.
Osmanlıca dersi alan ve önümüzdeki yıl mezun olmaya hazırlanan öğrenciler çok farklı nedenlerle bu dili öğrendiklerini söylüyor. Osmanlıca ders alan Yunan öğrenciler, 'Osmanlı yazılarını anlamak için Osmanlıca dersindeyiz. Türkçe, Farsça ve Arapça kelimeleri de öğreniyoruz. Yazı şekilleri ise adeta birer sanat eseri. Osmanlı yazısını sökmek bulmaca çözmeye benziyor ve bundan da zevk alıyoruz' diyor. Örneğin mimarlar İslam mimarisini; ressamlar Osmanlı sanatını; tarihçiler İslam ve Osmanlı tarihini, rehberler Yunanistan'daki Osmanlı eserlerini merak ettikleri için ders aldıklarını söylüyorlar.
En son haber