Danıştay Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair kanun Tasarısı'nın 11 maddesi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Danıştay üyelerinden HSYK üyeliğine seçilen ve kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla HSYK üyeliği devam edenler, bu görevlerinin bitmesine 3 ay kala, ilgisine göre HSYK veya Cumhurbaşkanı tarafından yeniden Danıştay üyeliğine seçilebilecek.
'Temel kanun' olarak görüşülen tasarının 1. Bölümü'nde yer alan 11 maddesine göre, Danıştay üyeliğine seçilemeyenler, HSYK ilgili dairesi tarafından, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 10 gün içinde idari yargıda sınıf ve derecelerine uygun bir göreve atanacak.
Cumhurbaşkanı tarafından Danıştay üyeliğine seçilmeyenlerden, 5 gün içinde idari yargıda bir göreve atanmak için talepte bulunanlar, HSYK ilgili dairesince 5 gün içinde idari yargıda sınıf ve derecelerine uygun bir göreve atanacak. Talepte bulunmayanlar ise başka bir göreve atanmak üzere Başbakanlığa bildirilecek.
Danıştay üyelerinden HSYK üyeliğine seçilen ve kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla HSYK üyeliği devam edenler, bu görevlerinin bitmesine 3 ay kala, ilgisine göre HSYK veya Cumhurbaşkanı tarafından yeniden Danıştay üyeliğine seçilebilecek.
Yeniden seçilenler, HSYK üyeliğinin sona ermesinden itibaren 12 yıl görev yapacak. Yeniden seçilmeyenler başka göreve atanabilecek.
Bir kişi iki defa Danıştay üyesi seçilemeyecek. Bu üyelerin atama veya seçim nedeniyle yürüttükleri görevleri, bu görevlerinin süresi bitene kadar devam edecek.
Ancak İdari Dava Daireleri Kurulunda görevi devam eden üye sayısının 14'ten fazla olması halinde, üyelerden hangilerinin görevlerini sürdüreceği Başkanlık Kurulunca belirlenecek.
Başkanlık Kurulu, iş durumunu ve ihtiyaçları dikkate alarak kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç 3 yıl içinde daire sayısını 10'a indirecek. Ancak bu daireler, Başkanlık Kurulunca kapatılıncaya kadar görevlerine devam edecek.
Danıştay Başkanı ve Başsavcısı seçilebilmek için gerekli olan 4 yıl Danıştay üyeliği yapma şartı, 6 yıla çıkarılıyor.
AA
dikkatli okuyun. patlamaya kadar günden İsrail anlaşması, Rusyadan özür dilenmesi ve müftülere nikah yetkisi verilmesiydi. Şimdi ben sade bir vatandaş olarak hukuk devletini bitiren, yargıyı cumhurbaşkanının noteri haline getiren yasanın; böylesine bir katliam sonrası yangından mal kaçırır gibi, gecenin ikisinde onaylandığını görünce, dün yaşanan katliamın bu yasa için bir kılıf olduğunu düşünürsem çok mu abartmış olurum? komploculuk olarak düşünülmesin, CB Suruç patlamasında başsağlığı bile dilememiş bir insan. Çoğunluk sandalye kaybedildikten sonra çöken dış politika ile her kötü hamle sonrası 1 yılda 11 patlama, her terör olayı sonrası artan merkez sağ oylar vs artık bana mantıklı hamleler olarak geliyor. sadece Cumhuriyet tarihinin değil topyekûn Türk tarihinin en ahlaksız zümresince esir alındık. Öfkelenin artık lütfen öfkelenin.
Nasıl güzel bir zamanlama değil mi...Yargının tamamen saraya bağlanması adım adım tamamlanıyor.Bu ülkede ki hiç bir büyük olay tesadüfen olmuyor, her birinin arkasında başka bir şeyleri örtbas etme , dikkatleri başka yöne çekme gayreti var.
şşştt...çaktırmayın...herkes patlamaya odaklanmış...şşşşşttt..sessiz...