Tam uykuya dalarken bir anda sonsuz bir uçurumdan düşercesine endişe dolu halde uyanmak... Bunu hemen herkes yaşamıştır ve bu durumun binlerce yıl öncesinden, avcı toplayıcı atalarımızı hayatta tutan refleks olduğunu çoğumuz bilmiyoruz.
Tam uykuya dalarken bir anda sonsuz bir uçurumdan düşercesine endişe dolu halde uyanmak... Bunu hemen herkes yaşamıştır ve bu durumun binlerce yıl öncesinden, avcı toplayıcı atalarımızı hayatta tutan refleks olduğunu çoğumuz bilmiyoruz.
Bu durumun derin uyku esnasında gerçekleşen basit bir kâbus olduğunu düşünsek de çoğunlukla uykuya dalmadan hemen önce başımıza gelir. Gece uyandıysak ve yeniden uykuya dalıyorsak da senaryo değişmiyor ve ilginçtir ki bu hisle uyandığımız anda neler olduğunu pek anlamayız.
Genellike çok yorgun günlerin sonunda bu durumla karşılaşmamızın bir sebebi var ve 'yorgunum fakat uyuyamıyorum' diyenler için de aydınlatıcı olacak bir sebep bu. Vücudumuz yorgunken hemen uykuya geçmeye çalışırken beynimiz uyku için henüz hazır değil, vücudumuzun da hazır olmadığını düşünüyor.
Sonuçta vücudumuzu ondan daha iyi tanıyacak halimiz yok. Eğer çok yorgunsanız vücudunuz bir anda uykuya geçmeye çalışıyor. Fakat beyniniz bu kısa süre içerisinde kas hakimiyetini iyi bir şekilde sağlayamadığı için size bir görüntü verip kaslarınızı ani bir şekilde kasıp gevşetmenizin kolay yolunu gösteriyor. Siz bu gevşemeyi dış dünyaya ''sıçrama'' olarak yansıtıyorsunuz.
Bu çözüm bir anda sarsılıp uyanmamızla sonuçlanıyor, beyin amacına ulaşıyor, vücut gevşeyip rahatça uykuya dalıyor.
Tıbbi tanımı 'hipnik seğirme' olan bu durum, uykuya dalmadan hemen önce vücudumuzun bulunduğumuz yerin güvenli olup olmadığını bir kez daha kontrol etmemiz için bize verdiği uyarı sinyali.
21. yüzyılda, güvenli evlerde yaşarken ve rahat yataklara sahipken neden güvende olup olmadığımızı kontrol edelim ki? Aslında bu sorunun bugünle ya da yüz yıl öncesiyle bir bağlantısı yok. Çok geçmişe, yerleşik düzene geçmeden evvel avcı-toplayıcı atalarımıza bir yolculuk yapmamız gerek.
Düz olmayan zeminlerde uykuya dalmadan önce yanlış pozisyonda uykuya dalarak ciddi ağrılar, vücut bozuklukları yaşanmaması için böyle bir refleks geliştirmişlerdi.
Ayrıca mevzubahis sadece rahatlık da değildi. Bugün bizim için güvenlik problemi uyku esnasında neredeyse hiç yok.Her an bir kaplan tarafından yakalanma riskimiz de yok.
Vücudun uykuya geçiş esnasında kontrol altında tutulması gerektiği için hipnik seğirme ağaçtan yahut kayalık bir yükseltiden düşmenin önüne geçiyor, fazla rahatlamayı ve hareketlilik ihtimalini kısıtlıyordu. Bunun yanında diğer canlıların erişemeyeceği noktaları ve pozisyonları bulmak gerekiyorsa bu da ancak uykudan önce gerçekleşebilirdi.
Yani, bizim sonsuz bir uçurumdan düşerken uyandığımız o ufak kâbuslar atalarımızdan bize en büyük miras. Şayet bu reflekslere sahip olmasalar türlerinin devamını sağlamaları bile imkansız olabilirdi.
Tabi atalarının maymunumsu canlılar olduğunu sanan insanlar, bundan daha iyisini düşünemezdi. Kendimizi daha ne kadar aşağılayacağız bakalım?
sonunu baglayamamissiniz, hypnic jerk olarak bilinen olayi kismen guzel tanimladiniz ama atalarimizda kalma demek yerine, insan potansiyeline boyle bir ozellik zaten yaratilistan konulmus demek daha dogru olurdu
Evrim Teorisini maymundan türediğimiz yanılgısına düşen be cahiller , hiç mi açıp kitap okumuyorsunuz . Bari Karşıt düşünce yi biraz araştırın , bilgiyi geçtim bari akıl yürütün , Yeni doğmuş bir bebek ile hayatı boyunca konuşmazsan sosyal çevrede bulundurmazsan nasıl dil öğrensin nasıl konuşmayı öğrensin, İnsanı hayvanlardan ayıran özellik sosyal çevresidir. Başka bir açıklaması yoktur. yok hayvanların sevgi gücü yokmuş yok fikir yürütemiyormuş yok su yok bu be cahil açta youtube da bi kaç şempanze videoları izle