1 Mayıs eylemleri sırasında Kızılay’da polisin attığı plastik
mermiyle gözünü kaybeden Barış Ceyhan’la ilgili Adli Tıp ön raporu
açıklandı. İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın Emniyette ve Jandarma’da
plastik mermi olmadığını iddia etmesine rağmen, rapor Ceyhan’ın gözünden
çıkan yabancı cisimlerin yasaklı bir plastik mermi çeşidinden çıktığına
işaret etti.
Lise öğrencisi 18 yaşındaki Barış Ceyhan’ın, sol gözünden çıkartılan
bazı yabancı cisimler ile ilgili Adli Tıp’ın hazırladığı 12 Haziran
tarihli ön raporda, “kapsüle ait çok sayıda küçük gri renkte materyalin”
bulunduğu açıklandı. Ayrıca çıkan iki küçük parçanın da 14 mm ve 7 mm
büyüklüğünde olduğu kaydedildi. Rapordaki bu ifadeler doğrudan plastik
mermiyi tarif ediyor.
Rapordaki o ifadeler şöyle: “(...)Göz kapağının ekimotik ödemli ve
hassas olduğu, göz tansiyonunun hipotansif, ışık hissinin negatif
olduğu, biyomikroskopide medial kantustan kornea santraline uzanan
yabancı cisim mevcut olduğu, alt temporalde yabancı cisim ve multiple
bulber konjoktivada küçük gri renkte yabacı cisimler saptandığı....
(...)Yabancı cismin üst kadranda serbest alt kadranda serbest olmadığı,
büyük parçanın altında serbest iki küçük tek parça çıkartıldığı
parçaların büyüklüğünün 14 mm ve 7 mm olduğu, alt temporalden yaklaşık 3
cmlik serbest parça çıkartıldığı, büyük parçanın sadece konjontiva
epitelinde tam kat defekte neden olduğu, kapsüle ait çok sayıda küçük
gri renkte materyalin bulber ve palpabral konjoktjada olması nedeni ile
gözün yıkandığı, korneanın intakt olduğu, iris bütünluğünün bozulmuş ve
parçalanmış olduğu...”
POLİS PARÇALARIN PEŞİNE DÜŞTÜ
Gazetemize konuşan Barış Ceyhan, arkadaşları tarafından hastaneye
kaldırıldığında Ulucanlar Göz Hastanesinin kendisini kabul etmediğini
söyledi. “Hastane polisinin yerinde olmadığı” gerekçesiyle acil
kapısından geri çevrildiğini aktaran Ceyhan, daha sonra Ankara Eğitim ve
Araştırma Hastanesinde aynı gün ameliyata alındığını anlattı. Gözünden
çıkan cisimlerin ilk ameliyatta bitmediğine dikkat çeken Ceyhan, ikinci
ameliyatta da aynı küçük cisimlerin çıkarılmaya devam ettiğini söyledi.
Ayrıca ameliyattan çıktıktan sonra daha narkoz etkisi bile geçmeden
polislerin kendisine saatlerce sorular sorduğunu dile getiren Ceyhan,
“Gözümden çıkan parçaların nerede olduğunu sordular. ‘Doktorda mı’
dediler. Parçaları doktordan almak istemişler” diye konuştu.
BAKAN ALA YOK DEMİŞTİ
İçişleri Bakanı Efkan Ala ise, CHP Milletvekili Umut Oran’ın plastik
mermi kullanımı ile ilgili soru önergesine verdiği yanıtta, her iki
kurumun envanterinde de plastik mermi ile yuvarlak uçlu mermi
bulunmadığını öne sürmüştü.
Emniyet Genel Müdürlüğü de, 22 yaşındaki Abdullah Koç’un Kızılay’da 2
Haziran 2013 günü plastik mermiyle yüzünden vurulmasının ardından
şüpheli polisi tespit etmeye çalışan Ankara Savcılığına verdiği yanıtta,
“Olaylar sırasında plastik mermi kullanıldığı iddiaları asılsız olup,
şube envanterimiz kayıtlarında plastik mermi bulunmamaktadır” demişti.
‘KATİL KAPSÜL’ MÜ KULLANILDI?
Barış Ceyhan’ın, en son Soma katliamını protesto eylemlerinde Ankara’da
kullanılan ve yasaklı silah olan FN 303 kapsülleriyle vurulmuş olma
ihtimali giderek güçleniyor. ABD askerleri tarafından daha önce
Afganistan ve Irak’ta kullanılan FN 303 kapsüllerin 6 çeşidi bulunuyor.
Bu kapsüllerinin boyalı, yıkanabilen boyalı, boyasız olanı ve eğitim
için kullanılanları var.
Ankara’da kullanılan “Bizmut kapsülü” ise diğer FN 303 kapsüllerinden
daha zararlı. Çünkü 100 metre uzağa gidebilen bu kapsül, 50 metreden
daha yakın bir mesafeden sıkıldığında öldürebiliyor. Bu kapsül diğer
kapsüllerden daha hızlı bir şekilde hedefe çarpıyor. Ayrıca bu kapsülün
içinde gri renkte küçük cisimler bulunuyor.
Bizmut kapsülünün tanıtıldığı İnternet sitesinde kapsülün ölümcül
tehlikesine dikkat çeken uyarı ise şöyle; “Yüksek derecede dikkat edin.
Dikkatsiz atışlarda ölüm ve yaralanmalara sebep olabilir!”.
Söz konusu silah, 2004 yılında Boston’da bir gazetecinin ölümüne neden
olmuştu. Yapılan araştırmaların ardından Boston polisi elindeki FN 303
silahlarını imha etmişti.
Evrensel | Birkan BULUT